7. Bölüm: Ev

330 32 0
                                    

Şarkı: Avril Lavinge - Let Me Go

Kirpiklerimi araladığımda içeri giren güneş ışığıyla elimi alnıma götürüp gözlerimi kıstım. Yavaş hareketlerle doğrulurken tatlı canımın ağrısıyla "Ah," diye bağırıp belimi tuttum.

Kapı pat diye açıldığında içeri  telaşla koşan kıza korkuyla baktım. Kaçırılmış olma ihtimalim ve bu olasılığın nedenlerini beynim bir bir sıralarken "Ne oldu? İyi misin?" demesiyle dudaklarımı birbirine bastırdım.

Gözüme komik görünen sarışın kız kafasını sağa sola oynatıp aynı soruları tekrarlarken arkasında tanımadığım esmer bir çocuk göründü. Kızın omuzuna elini koyduktan sonra "Sakin ol. Misafirimizi korkutmaya devam edersen Okyanus bizi kapı dışarı edecek."

Anılar beynime üşüşürken bugünki kendimi kaybediş hatıram ruhuma kanat gerdi. Boğazıma oturan koca kayanın ağırlığı göğsüme serilip beni ezerken zorlukla yutkunup bakışlarımı kucağıma diktim.

Ellerimle oynamaya başladığımda oğlanın konuştuğunu duyup bana söylediğini ancak idrak edebilmiştim.

"İyi misin?"

"Sanırım." Başımı kaldırmadan verdiğim cevaptan sonra ayak seslerini duydum. Kapıyı kapattığında başımı kaldırdım. Tek başıma kaldığım koyu mavi duvarlar, kahverengi eşyalarla hüzünlü tabloların asıldığı odaya baktım.

Yastık ve çarşaf düz beyaz iken, yorgan koyu maviydi, içi boş siyah yıldızlarla bezenmişti. Kendimi çok zorlamadan belimi tutarak kalkarken gözüme komodinde açık duran defter takıldı.

Dudağımı ısırarak oraya ilerledim. Yanlış bir şey yaptığımı bilsem de merakıma engel olmayıp sadece ilk satırı okudum.

Karanlık bir boşlukta süzülürken, bütün hücrelerim yanıyor.

Kaşlarımı kaldırarak "Ne?" dediğimde kapının gürültüyle açılıp duvara çarpması beni yerimden zıplatırken "Ne yapıyorsun?" diyen öfkeli ses beni bozguna uğrattı.

"Be- ben..." Kekelediğimde yanıma hızlı hareketlerle gelip defteri kapattığında geriye gidip duvara yapıştım.

"Özür dilerim," dediğimde Okyanus'un sinirli bakışları bana kaydı. Karşıma geçerek bir elini omuzuma koyduğunda yutkunup bakışlarımı kaçırdım.

"Bir daha yapma," derken ses tonundaki sabırın hayra alamet olmadığını düşünüp suratına baktım. Omuzumu hafifçe sıkıp geriye çekildiğinde "Yapmam," dedim kendimi bir şey söylemek zorunda hissederek.

"Umarım." Arkasını dönüp çıktığında bir elimle sol kolumu kavrayıp dizlerimin üzerine çöktüm. Ruhum kanla kaplanırken bedenim kendi minik ağırlığımın altında eziliyordu.

"Ağlamak yok. Her şeye ağlamak yok," diye mırıldanıp burnumu çektiğimde kolumun tersiyle silip gözlerimi kuruladım. Bir hıçkırık boğazımı mesken tuttuğunda fısıltıyla "Ağlama," dedim.

Nihayet zor da olsa sakinleştiğimde aradan birkaç dakika geçmiş, ben de belimin ağrısına aldırmadan ayağa kalkmıştım. Burada ne işim olduğunu öğrenme merakım tutarken odadan çıkıp koridorda ilerledim. Gelen konuşma seslerinden bir şey anlamayarak takip ettiğimde bir kapıyı açıp salon olduğunu gördüğüm yere girdim.

Beyaz ile koyu mavi, kahverenginin buluştuğu eşyalar sade dekore edilmiş odanın yine koyu mavi duvarlarına yansıyordu. Az önce gördüğüm kız koltukta otururken, oğlan oturduğu yerin koluna tünemişti.

Okyanus elleriyle yüzünü kapatmış büyükçe kanepede otururken tanımadığım bir diğer esmer çocuk da onun yanında yerini almıştı.

"Neredeyim?" diyerek sorduğumda sesimin fısıltıyla çıkmasının beni aciz gibi gösterdiğini düşünüp bana dönen bakışları umursamadan daha yüksek sesle tekrarladım.

"Neredeyim?"

"Bizim evimizdesin. Evini bilmediğimden dinlenmen için seni buraya getirdim." Başımı sallayarak arkamı döndüm. Kapı olduğunu fark ettiğim yere gidip kenarda gördüğüm siyah sporlarımı ayağıma geçirdim.

"Çantamı getirir misin Okyanus? Gitmem lazım." Seslendiğimde salondan çıkıp başını salladı. Beş dakika sonra elinde çantamla döndüğünde hızlıca el koyup sırtıma taktım.

"Evine bırakmamı ister misin?" dediğinde omuzumu silkerek kapıyı açtım. Bilmediğim bir sokakta olduğumu gördüğümde sinirle oflayıp omuzumun üzerinden arkaya baktım.

"Beni evime bırakır mısın?"

Ruhu Yaralı Kız (Tamamlandı.)Where stories live. Discover now