3. Bölüm

109K 4.8K 2.9K
                                    


Watpad hesabımı takip etmeyen arkadaşlar Jutenya_ tıklayarak takip edin 15 k olmamıza çok az kaldı. Ailemiz gittikçe büyüyor ve ben çok mutlu oluyorum.

İnstagram hesabım jutenya82

Twitter hesabım Jutenya_

#azadsaruhan

#mardinetutsak

#așkadireniș

#jutenya etiketleri Twitter'dayız etiketlerimizi kullanıp bölümlerle ilgili yorum yaparsanız çok sevinirim.

Keyifli okumalar

Bazen sadece bir kuş olup özgürlüğe kanat çırpmak istersin. Koskocaman gökyüzünde herkesten uzak diyarlara göçmek gibi hayallerin vardır. Heja kanatlarına pranga vurulmuş kadınlardandı ve tek gayesi özgürlüktü...

Avluda sadece yüzüğün çıkardığı metal ses vardı. Ağir'in gözlerinde ise pişmanlık.

Bakışlarını ayaklarının önüne düşmüş yüzükten alamıyordu. Dillere destan bir aşk bugün taş bir zeminde son buluyordu. Omuzları çöktü Ağir'in ve yerde ki evlilik yüzüğüne baktı. Büyük bir hayal kırıklığı yaşıyordu. Bir ömür diye kalbine aldığı kadın gitmekle onu tehdit ediyordu. Kalbinde ondan başka kimseye yer yoktu. Değil kalbine girmek önünden bile kimse geçemezdi. Çetindi yolları bir tek Heja'ya aşıktı. Bakışları evlilik yüzüğündeydi. Oysa yerde ki evlilik yüzüğü değil bir uçurum dibinde paramparça olmuş evlikleriydi. Ağir'in parmağında yüzüğü olması gereken yerdeydi. Kumayı kabul etse parmağına takacağı yüzük tek bir kadına aitti fakat karısı ben seni kalbimden Azad ediyorum deyip yüzüğü çıkarıp fırlatmıștı. Zihni yüzükleri aldıkları güne gitti. İkisinde tarifi olmayan bir heyecan ve mutluluk... Kaç kuyumcu gezip her seferinde kararsız elleri boş bir şekilde çıkmışlardı. En sonunda kendi yüzüklerinin modelini ikisi oturup üstünde ki desenlerine kadar çizmişlerdi. Ağir için Heja kırmızı bir gelincikti. Heja için de Ağir isminin tam anlamını taşıyan ateşti. Ağir'in yüzüğünün içinde gelincik, Heja'nın yüzüğünün içine alev işlenmişti.

Ağir için Heja kırmızı bir gelincikti. Bozkırlarda dağ yamaçlarında herkese inat olduğu yeri renklendiren kırmızı bir gelincik.

Heja İçinde Ağir ateşti ve Heja bugün anlıyordu. Ağir isminin her harfini taşıyan biriydi. Çünkü yaktığı ateşte Heja'yı yakmaktan hiç çekinmemiști.


İkisi aynı anda bakışlarını yerdeki yüzükten aldı. Ağir yukarıda ona bakan karısıyla göz göze geldi. Bunu bize yapma diye bağırıp konağı öfkesiyle yakmak istiyordu ama gözleri sevdasına mahcuptu.

Heja bir kez daha yenilmişlikle baktı sevdiğim dediği adama ikisinin bakışlarında kocaman bir yenilmișlik vardı. Kadının gözlerinde ki aşkın yerini hayal kırıklığı yer alıyordu. Heja arkasını dönüp odasına doğru ilerledi. Şu anda evde yaşayan kimsenin yüzünü görmek istemiyordu. Odasına girdiği gibi adımlarını yatağa çevirdi. Uzun bir uyku istiyordu. Hatta uyuyup hiç uyanmamak çok güzel olurdu.
Yatağın üstünde bulunan pikeyi kaldırıp içine girdi, sımsıkı sarıldı. Yazın ortasında üşüyordu. Diyarbakır sıcakla kavrulurken o üşüyordu. Tavana uzun uzun bakıp gözlerini yumdu. Onu bekleyen zor günlere gözlerini açacağını biliyordu.

Saatler sonra Ağir daha fazla dayanamayıp yukarıya çıktı. En güzel anlarını yaşadığı odanın önünde durup kapı kulpuna uzandı. Kısa bir süre bir eli kapı kulpun da öyle ayakta durup kapıyla bakıştı. Bakışları parmakları arasında tuttuğu yüzüğe gidince yutkundu. Fısıldar bir şekilde "gün gelecek birgün çıkardığın bu yüzüğü yine kendin hiç çıkmayacak üzere parmaklarına kendin takacaksın" dudaklarında ki fısıltı Ağir'in umuduydu, bunları umut ediyordu lakin Heja'nın asla geri adım atmayacağını da biliyordu. Sesli bir nefes alıp bıkkınlıkla bıraktı.

Aşk'a Direniş Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin