Heja güzelliği ve cesaretiyle Amed'e nam salmış kadın.
Ağir yakışıklılığı ve bastığı yeri titreyișiyle Amed'in saygı duyulan ağası... Kadın çok sevdi ve sevdiği adam için ailesini herkesi karşısına aldı.
Adam çok sevdi... Sevdiği kadın için ölüme...
Bu kitabın yeri bende hep farklı olacak. İlk göz ağrım ilk heyecanım. Yazarlık gibi bir hayalim yokken kocaman bir aile olduk ve buradayız.
Jutenya_ beni takip etmeyen aşklarım şurayı tıklayarak lütfen takibe alın ve gelişmelerden haberdar olun.
Neyse çok uzatmayacağım ve bomba gibi bir alıntı bırakıp gideceğim.
Biliyorum heyecan dorukta... Şaka bir yana benim de öyle Aşk'a Direniş benim ilk göz bende her zaman yeri ayrı olacak.
Narin ve Heja karekterlerini hepimiz çok sevdik. Asil ve güçlü kadınlarım.
Heja'nın Direnişi bitmiyor. Aslında savaşı mücadelesi yeni başlıyor diyebiliriz.
Neyse çok uzatmak istemiyorum ve keyifli okumalar diliyorum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Heja güzelliğiyle Amed'in kızıl topraklarına nam salmış kadın. Hazar’ın kalbi onun için atmıştı lakin bundan habersiz kalbini Ağir'e kaptırmıştı. Ve yenilgi hayatının en büyük yenilgisi ve en büyük acısı olarak onda yer almıştı.
Kader ağlarını adamın ihanetiyle örüp onda kapanmaz yaralar açmıştı.
Ağir göğsünde ki kadına hasretle bakıyordu. Ellerini yüzüne dağılan saçlarına götürüp aşık olduğu simaya hasretle baktı. Artık onu kimsenin almasına izin vermek gibi bir niyeti yoktu. Uslu durmadığı için onu bayıltmak mecburiyettinde kalmıştı. 2 defa kendisini arabadan atmaya 1 kez de lavaboyu bahane edip kaçmaya çalışmıştı. Dudaklarını onun hasret kaldığı saçlarına bastırıp geri çekildi. Adama göre kadının yeri sadece orasıydı lakin kadın uyandığı ilk andan itibaren ondan kaçabilidiği en uzak noktaya kaçacaktı.
Ağir sırtını arka koltuğa dayayıp gözlerini kapadı. Gidecekleri yol uzundu ve onun da dinlenmesi gerekiyordu.
Aradan geçen dört beş saatlik uykudan sonra göğsünde ki hareketlilikle Ağir'de uykulu bakışlarını göğsünde uyanmaya çalışan kadına çevirdi.
Heja yarı baygın bir şekilde gözlerini aralayıp "su " dedi. Ağir hızlı bir şekilde yanında ki suyun kapağını açıp onun dudaklarına götürdü. Heja aldığı bir kaç yudumdan sonra kendisini biraz toparlayıp Ağir'le göz göze geldi. Büyük bir nefes alıp gözlerini kısa bir süre kapatıp açtı yaşadıkları rüya olmalıydı. Yutkunarak Ağir'i itip sırtını arabanın kapısına dayadı. Yaşadıkları rüya değildi. Elini hızlı bir şekilde arabanın sürgülü kapısını Ağir arkasına yaslanıp "kendini hiç yorma kapılar kilitli ve ben istemediğim süreçe açılmayacak."
Heja gözlerini yumup öfkesinin geçmesini bekledi lakin geçecek gibi değildi. Ela irisler ateş saçarcasına açılıp "arabayı durdur."
Ağir keyifli bir tınıyla "yolumuz zaten az kaldı biraz sabırlı ol"
Genç kadın yüzünü sıvazlayıp "delirmișsin ne yaptığını bilmiyorsun. Babamlar her yerde bizi arıyordur. Bu gidişle 2 aşiretin arasında kan davasına sebep olacaksın."
"Ben Amed'en ve ülkeden ayrıldıktan sonra umrumda bile değil"
"ne demek istiyorsun."
"birazdan gittiğimiz yerde ne demek istediğimi anlarsın."
"Ağir durdur arabayı ben seninle hiçbir yere gelmek istemiyorum."
"ben sana gelmek istiyor musun diye bir soru sorduğumu hatırlamıyorum."
"Allah'ın cezası evli barklı adamsın benden ne istiyorsun.
" oraya gittiğimizde yeniden evleneceğiz. Yani benim için sorun yok."
"bu seferde beni mi kuma yapmak istiyorsun."
"Heja sabrımı sınıyorsun. Gitmene izin verdim diye dilin çok uzamış kesip eline vermeme az kaldı."
"niye yalan mı söylüyorum."
Ağir eğilip onu kolundan tutup kendisine çekti. Heja'nın kolları arasında çırpınmasıyla elini onun yüzüne dağılan saçlarını götürüp "sana kıyamacağım bildiğin için böyle yapıyorsun. Lakin sana kıyamam demek senden bu kadar uzak kalmama demek değil. Ben sabrımın son demlerindeyim. İstersen fazla zorlama güzelim."
Heja iğrenir bir şekilde yüzünü buruşturup Ağir'in elini itti. Ağir itilen eliyle onun çenesini tutup işaret parmağıyla çenesinde ki deqi okşayıp" açıyor mu? "
Heja çenesini onun elinden çekip"deq yaparken tenime iğne batıyordu ama senin dokunan parmaklarınla tenime bıçak batıyor. Sana yemin ederim ki deq nakș ederken batan iğneler tenime değen parmakların kadar acıtmadı."
Ağir burun kemerini sıkıp öfkeli bir tınıyla" o zaman canın daha çok yanacak"
Heja arabanın içinde ondan ne kadar uzaklaşa bilirse uzaklaşıp "rahat ol yeteri kadar canımı acıttın. Bundan sonra yapacağın hiçbir şey canımı acıtamaz."
"yanımda olda istersen acı çek istersen mutlu ol... İkimizde yanalım ama sen yanım da ol... Ben sensizlikle sınandım bundan sonra hiçbir şey beni ilgilendirmez."
Heja ona cevap vermeyecekti. Zira ailesi gereken cevabı ona verirdi.
Diğer tarafta onları her yerde arayan Karadağlı'lar vardı. Mirakan konağı basılmıştı lakin orada olmadıkları ve ailenin hiçbir şey habersiz oluşlarıyla geri çekilmişlerdi.
Hazar öfkeden kafayı yememek için çaba sarfediyordu. Çünkü Ağir'i artık kimse onun elinden alamazdı.
Murat'a gelen telefonla hepsi bakışlarını ona çevirdi.
Murat'ın dudakları kenara kıvrıldı. Ağir'i artık kimse elinden alamazdı.
Gecenin karanlığına tezat bir şekilde şafak ışıklarını yayarak günün ilk ışıklarıyla odanın penceresinden aralanıyordu.
İki aşiret için iyi gitmeyen günler başlıyordu. Ağir Mirakan Heja Karadağlı'yı kaçırmıştı...
