18. Bölüm

83.8K 4.1K 1.6K
                                    

Merhaba yeni bölümle tekrar aranızdayım.

Öncelikle hepinizin mübarek kurban bayramı kutlu olsun. Rabbim kalbinizdekini ömrünüze hayırlı etsin.

Bölüm tatlı okuyucum Harun Kaymaz geliyor.

Unutmayın hepiniz benim hayal dünyamın evreninde dünyama değinen yıldız tozlarısınız.

Ve emin olun küçücük dünyama kocaman ışık oldunuz.

Duyurulardan haber almak için şurayı Jutenya_ tıklayarak hesabımı takibe alabilirsiniz. Unutmayın beraber büyüyor ve kocaman bir aile oluyoruz. Kitabı arkadaşlara ve çevrenize önererek ailemizin daha çok büyümesine yardımcı olabilirsiniz.

Hepinizi çok seviyorum.

Keyifli okumalar.

Narin sabah erken kalktı kimseye görünmeden konaktan çıkıp arabasına bindi. Gideceği yere doğru yola koyuldu. Kısa bir yolculuğun ardından arabasını park edip indi. Önünde durduğu binaya bakıp büyük bir nefes aldı. Belki kendisine en büyük kötülüğü Berat ağa yapmıştı Narin'e göre nefret ettiklerinin listesinin başında yer alıyordu o. Büyük adımlarla ilerleyip kapının kolunu indirip içeri girdi.

Berat ağa içeri giren kişiyle büyük bir şaşkınlık geçirdi . Karşısında en son görmeyi beklediği, insandı belkide!

Narin Karadağlı.

Yıllar ondan hiçbir şey götürmemiş gibiydi, hala bakana duruşuyla bile ben benim dedirtiyordu, Berat ağa burukça gülümsedi. Hayattaki en büyük şansı, son anda Narin'den vazgeçişi diye düşündü.

Berfin onun için nimet gibiydi. Berat ağa Narin'le asla yapamazdı, ona göre, kadın dediğin uysal olacak, olduğu yeri, durduğu konumu bilecek. Bu yüzden hep iyi ki
Berfin diyordu. Narin yüzünü ekşiterek, baktı Berat ağaya iliklerine kadar nefret ediyordu! Berat ve onun gibilerinden.

"Hayırdır, Narin hanım seni buralara hangi rüzgar attı. Sağlığımı merak ettiğini hiç düşünmüyorum. Gül cemalimi görmek istediğini de hiç zannetmiyorum."

Narin bu adamın sesindeki tınıdan bile nefret ettiğini ve tahammül edemediğini fark etti. Tek kaşını kaldırıp alay vaki bir tavırla,

"Haklısın Berat ağa buraya senin şekli şimalini görmeye gelmedim." Bakışlarıyla onu göstererek yüzünü somurttu.

"Eee malum ortada bir gül cemalde yok. Nerden baksan ancak zebani olabilirsin."

Berat ağa seslice güldü, gerçekten yıllar geçsede bu kadın hiç değişmeyecekti.

"Haklısın Narin, insanın kendini bilmesi ayrıca güzel bu arada, ben zebani isem, sende melek değilsin. Yani senin de ne olduğun ortada sadece süpürgen eksik."

Narin kafasını sallayıp ilerledi. Ayağında ki ayakkabıların topuğu yerle buluştuğunda tok bir ses çıkarıyordu. Narin hanım özgüveni yerinde olan bir kadındı özgürlüğüne düşkündü ve dizginlenmeyen bir ruhu vardı. Berat ağanın yanına, yatağın kenarın da durup ona üstten bakarak başladı konuşmasına, zira bu konuşma için çok beklemişti.

Aşk'a Direniş Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin