bölüm beş⁵

572 126 118
                                    

∿

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Tanrım, bu kızın aklı
yerinde mi?"

Chenle, büyük yudumlarla bitirdiği suyu hızla masaya koyduğunda tiz bir ses kulaklarımı doldurmuştu, gözlerimi başka taraflara doğru çevirerek derin bir nefes aldım.

Basketbol takımının kutlama partisinin yapıldığı yerdeydik. Koç Kim'in de içinde bulunduğu birkaç spor hocası tarafından düzenlenen bu kutlama, oldukça büyük ve iki katlı olan bir kafede yapılıyordu. Okulumuz pek büyük sayılmazdı ancak ne olur ne olmaz diye masa sayıları arttırılmış, üstüne kafenin terası ve arka bahçesi de oturulmak üzere açılmıştı. Işık çok fazlaydı, içerinin beyaz dekorasyonu göz alıyordu ve bir sürü insan vardı.

"Bırakın kız istediğini yapsın.
Zaten nasıl biri olduğunu anlar
en kısa zamanda."

Jaemin, yanında oturan kız arkadaşı Minji'nin bitmiş sodasını yenilerken konuşmuş; işi bittiğinde ise kaşları çatık bir şekilde Jinu ve Jihoon'u izleyen Chenle'ye bakmıştı.

"Chenle, sana diyorum." Gülerek
söyledi Jaemin.

Alt dudağımı dişlerken göz ucuyla Chenle'ye doğru bakmıştım. Jihoon'un benden rica ettiği o teklifi Jinu'ya söylediğimde Jinu bunun fena bir fikir olmadığından bahsetmişti, emin değildim; o anda hemen kararı değişebilirmiş gibi görünmüştü ancak demek ki kabul etmişti. Chenle ise geldiğimizden beri birkaç ilerimizdeki masaya oturmuş gülüşerek sohbet eden onları izliyordu, daha çok kızgın gibiydi ki sebebi Jinu değil; Jihoon'du.

Şu an oturduğum masada onu seven tek bir kişi bile yoktu.

"Senin bu durumla bir alakan
var mı Yifei?"

Karşımda, hemen Jaemin'in yanında oturan Donghyuck konuştuğunda sorunun bana yöneltildiğini anlamış bir şekilde kafamı kaldırmıştım. Önüme düşen siyah tutamlarımı kulağımın arkasına sıkıştırmış ve cevaptan kaçmanın mantıksız olduğunu düşünerek başımı sallamıştım.

Chenle, Renjun, Jaemin ve Donghyuck aynı anda bana döndüğünde dudaklarımı araladım.

"Evet," ,demiştim yüzlerine bakarken.
"Jihoon bana Jinu'yu kutlamaya
davet etmek istediğini söyledi."

Chenle elini anlına vurduğunda Donghyuck sabır dilenir gibi derin bir nefes almış, Jaemin sıkıntıyla geriye yaslanmıştı. Renjun ise gergince ensesini kaşımıştı. Onların gözlerinde en yakın kız arkadaşlarını en nefret ettikleri insanla bir araya getiren ahmak arkadaş gibi gözüktüğümü biliyordum, gerçi, ben onların arkadaşı bile sayılmazdım.

there is a superhero in our school 英雄 jenoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin