Gölge Demirkan, 17 yaşında bir lise öğrencisidir. Yaşadığı yerden ve annesinin yanından ayrıldıktan sonra geçmişinde olduğu kişiyi bir kenara bırakıp yepyeni bir ben yaratmak istesede bu sefer hayallerin içinde yaşadığı yaşamı, hayallerinden daha il...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Hoizer - Angel Of Small Death & The Codeine Scence Ruelle - Carry On
***
İzem'in Anlatımı;
Bu günkü duygularımı anlayabilmek için geçmişin içinde kalmalıyım.
Yarını hissedebilmek için geleceğimi hayal etmeyelim.
Bu anı yaşabilmek için ne yapabilirim?
Gölge'nin gidişini izlerken içimde tedirgin ama oldukça huzurlu hisler vardı. Ayhan, Feris ve Gölge'yi evlerine bırakacağı için onunla şu anlık vedalaşmış olmak bile benim için çok can yakıcıydı.
Hani bazı insanlar vardır ya, onların yanındayken kendinizi tamamlanmış gibi hissedersiniz.
Gölge de benim için öyleydi. Eksik bir parçamı üçünde saklıyordu ve bana yakın olduğunu bende olan eşiyle birleşiyor ve tamamlanıyorduk.
"Kendini çok kaptırıyor gibisin." Aşkın'ın kulakları tırmalayan sesi, bende iz bırakmaya hazırdı.
"Yine başlama..." diyerek onun gittiği yolu arkamda bırakarak içeriye girdiğimde, masanın üzerindeki boş fincanımı alıp bara doğru ilerledim.
"Tamam, Gölge hakkında diyecek bir şeyim kalmadı. Ne sana ne de ona." Dediğinde adımlarım sertçe durdu.
"Ona ne söyledin?" Diye ona dönmeden sordum. Sesim buz gibiydi.
"Senden uzak durmasını." Diye net bir sesle konuştuğunda bana doğru yaklaşıp yanımdan geçti ve barın içine girdi. Elini bana doğru uzattığında göz devirerek fincanımı ona uzattım.
"O ne dedi bari?"
"Aynı senin ki. Takmış kafayı, illa gerçeği öğrenmek istiyor." Diye dalga geçer bir sesle konuştuğunda tüylerim diken diken olmuştu.
"Bunun hakkında bir şey demediğini umuyorum." Derken barın önündeki uzun taburelerden birine oturdum. Aşkın çıkardığı yeni kırmızı bir şişe şarabı, tırbişönle açtı.
"Sence? Sen söylesen ben söylemem." Derken oldukça ciddiydi.
Sanırım Aşkın'ı bu yüzden seviyordum. Kendi kuralları vardı ve karşısında kim olursa olsun, yine o kurallara uygun hareket ederdi.
Dediği şey ile sırıttım. Sırdaşınız olacak insaları doğru seçmeniz gerekirdi. Sırtınızı yaslandığını duvar ne kadar sağlamsa, atacağınız adımlar o kadar güçlü olurdu.
