12.BÖLÜM: Ruhun Karanlık Gecesi.

1K 104 11
                                    

1.Kısım -} 12.Bölüm

Son Feci Bisiklet - UykuCLANN - I Hold You

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Son Feci Bisiklet - Uyku
CLANN - I Hold You

***

Bazen kontrol edemediğim duygular, içime firar ediyor. onları tutsak ettiğim kafeslerden kaçıyorlar, kalbime savaş açıyorlar.

Korku arttıkça, acı bir hastalık gibi bedenimin içinde geziniyor. Değmediği tek bir nokta kalmıyordu. Acıyı hissedebiliyordum. 

Acı kalbimde, Acı midemde, Acı aldığım her nefeste.

Sessizdik. Onun suskunluğu sesimi kesmiş, beni kendi zihnimdeki bağıran onlarca düşünceye teslim etmişti. Cevap bekliyorlardı. Bir şeyler duymak istiyorlardı. Fikirlerin tükendiği yerde umutsuzluk zihnime misafir olmuş, her düşünceyi ölümle tehdit etmeye başlamıştı.

Arabayı ıssız bir yolun kenarına çekmişti. İkimizde önümüzdeki boş yolu izliyorduk. Arabadan inip gitmem gerekiyordu, onu burada bırakmalı, kendi hayatıma geri dönmeliydim. Ama lanet duygular onun yanında kalmamı istiyordu.

"Gitmen en doğrusu gibi geliyorken, ben senin burada benimle kalmanı isteyecek kadar bencilim." Sesinde sakladığı her şey karman çorman bir şekilde üzerime düşüyor beni kendine hapsediyordu.

Elini uzattı, bacaklarımın önünde duran torpido gözünü açtı. İçindeki siyah sigara paketini aldı. İçinden çıkardığı dalı ağzına koyarken, paketi bana uzattı. Bende bir dal aldım. Sigara şu an bir çok şeyin üzerine yakılacak, duyduklarımı sindirmeme yardımcı olacaktı.

"Seninle kalırsam beni cevaplarını vermekten kaçacağın tonlarca soru ile bırakacak mısın?" Bana içi dolu bir kutu vermişti ama anahtarının nerde olduğunu söylememişti. Eğer kalırsam o anahtarı benimle de paylaşacak mıydı?

"Ben bazı şeyleri konuşarak anlatamam." dediğinde ilk defa kendisi hakkında doğru bir şey söylemiş gibi hissettim.

Onun sözleri, onun gözleri, onun nefesi. İzem son zamanlardır baktığım her yerdeydi. Ve zihnim hala onu kapı dışarı etmenin yolunu bulamadığı için acılar içinde kıvranıyordu." Ama yanımda kalırsan belki göstermeyi başarabilirim."

Onu anlayabilir miydim? Kendi yaralarımı hiçe sayıp onunla kalabilir miydim? Onun yanındayken daha yalnız hisseder miydim?

Bugün yaşadığımız olayı bile görmezden gelip devam edebilir miydim?

"Arabayı sür, İzem." Zihnimde çığlıkçılığa kalan seslere sağır kaldım. İzem'in varlığı ne kadar zor olacaksa onunla kalmayı kabul ettim. Bu bir teslimiyet miydi?

İzem'in yüzünde kocaman bir gülümseme belirdi. Mutlu görünüyordu. Suskunluğu gibi, mutluluğunun da beni beslemesine izin verdim.

Araba hareket etmeye başladı. Hızla yol alıyorduk. Yağmur  dinmişti. Artık sabaha yaklaşıyorduk. Yaklaşık 15 dakika sonra beyaz bir aparmanın önüne geldik. Arabadan indik. İzem öndeydi bende onu takip ediyordum. Bahçe kapısından geçip apartmanın açık bırakılmış kapısından içeriye girdik. Eski tarz gibi gözüken nezih bir apartmandı. Merdivenlerin yanında bir asansör vardı ancak üzerinde ki 'arızalı' yazısından dolayı geniş merdivenlere yöneldik.

GÖLGE (gxg)Where stories live. Discover now