Sevgilim mi?

1.7K 115 107
                                    

"Sevgilim mi?"

Ne olacağını bilemeyerek kafamı hem onaylar anlamda salladım hem de konuştum. "Bu seni hiç alâkadar etmez."

"Sen ne hakla buraya geliyorsun! O senin arkadaşın yüzünden buradayız biz!" Jungkook bıkmış gibi tekrar nefes verdi.

"Tzuyu umrumda değil! Onun böyle yapacağını bilemezdim! Bilmiyordum! Ben sırf Lalisa'ya bakmak için gelmiştim!"

"Artık gidebilirsin!" Dedim kapıyı göstererek. "Ne?" Yavaşça kaşlarını çatıp bana baktı. "Artık gidebilirsin diyorum."

Onaylar anlamda kafasını salladığında tekrar önce BamBam'a sonra bana baktı. "Tamam, görüşürüz."

"Görüşmeyiz." Diyerek düzelttim. "Bir daha seni ya da sizi görmek isteyeceğimi düşünmüyorum."

Kapıyı açarak odadan çıktı. Kapıyı açık bırakarak gitmesi üzerine BamBam hızlıca kapıyı kapatıp koltuğa oturdu.

"Hala nasıl yüzsüz gibi geliyor anlamıyorum. Seni kendi takım arkadaşı bu hâle getiriyor ve gelip sana mı bakıyor. Ayrıca niye sana bakıyor?"

Omzumu kaldırarak dudağımı büzdüm. "Bilmiyorum."

"Her neyse, aşağıda o kadar büyük magazin topluluğu var ki. İnternette bile Tzuyu'nun yaptıkları her yerde. Nereye girsen orada."

Birşey söylemeden hafif kaydığımda artık tavana bakıyordum. "Uyuyacak mısın?" Kafamı olumsuz anlamda salladım. "Jennie kulaklığımı getirmişti, onu verir misin?"

Kafasını sallayarak ilerdeki çantaya yöneldiğinde biraz karıştırıp minik kulaklıkları bulmaya çalıştı.

"Lalisa çantanda yok yok. Bir karton parçası ne alaka?" Kafanı olumsuz anlamda salladım. "Bilmiyorum, şimdiye kadar okul hariç hiçbir yerde karton kullanmadım."

Kulaklığı bana uzatırken devam ettim. "Versene şunu bir, bakayım." Kafasını onaylar anlamda sallarken karton parçasını bana uzattı.

Minik bir parçaydı. Avucumun içi kadardı. İki tarafı da beyaza boyanmıştı. Önde bulamadığım şeyi arkada bulurken kaşlarımı çattım.

"Ne oldu? Birşey mi yazıyor?" Kafamı onaylar anlamda sallarken okuduğum şeyin altında yazan isimle kaşlarım çatıldı. 'Tzuyu'

"Bakayım."

Kafamı onaylar anlamda sallarken çantamı alıp içine attım. "Ha önemli birşey değil ya, şimdi hatırladım. Önceden bir adres yazacaktım elime de bu kağıt geçmişti."

Bana doğrularmış gibi bakarken kafamı salladım. Geri yerine geçtiğinde bende kulaklığımı takıp rastgele bir şarkı açtım.

Telefonum titrediğinde tekrar yüz hizzama getirip gelen bildirime baktım.

Bilinmeyen:
Kimseye haber vermeyeceksin.
Ve tek olacaksın.
-T

Göz kapaklarım sanki yeni uyanmamış gibi ağırlaşıp, kapanırken aklımda tek birşey vardı. 'Oraya gidecek miydim?'

×××

Etrafımda duyduğum birkaç ses ile uyandım. Gözümü açar açmaz karşımda gördüğüm doktor ile irkilerek geri çekildim.

"Oh, korkma. Sadece kontrol ediyorum. Arkadaşın da yorgun düşmüş olmalı." Kafamı BamBam'a çevirdim.

Ya da çevirmedim. "Jungkook? BamBam nerede?" Diyerek BamBam'ın yattığı koltukta uyanan Jungkook'a baktım.

From Black To Pink · LıskookWhere stories live. Discover now