From Black To Pink · Lıskook

Eighth Dream

"Ah! Hadi ama!"

Odamda yalnızdım. Dün olan şeylerden sonra kendimi değişik hissetmiştim ve ilk defa uykum bu kadar uzun sürmüştü.

Bilmiyordum ama, dün söyledikleri herşey kafama yavaş yavaş yatıyordu. Artık düşünüyordum, belki de gerçekten başından beri rüyadaydım.

Ve bence diğer hayatımda bilincim yavaş yavaş yerine geliyordu. Eğer burada hatırlamaya başladıysam, orada da beynimde birşeyler dönüyordu.

Ruhsal olarak bilincimi geliştirmiştim dediğim gibi. Ama o adamlar, çıkış için birsürü oyun olacağını söylemişti. O yüzden fiziksel olarak da çalışıyordum.

Şuan yapmaya çalıştığım gibi, önce ayağa kalkmam lazımdı. Sonra yürümemi geliştirmem. Hem bu sürede de bilincimi iyice kazanmış olurdum. Yani benim planlarım öyleydi.

Ayrıca, burası bir paralel evren olabilirdi. Olamaz mıydı? Bence paralel evrenin içindeydim.

Tekrardan ayağa kalkmaya çalıştım. Yatağın ucundan destek alarak. Bulunduğum tüm gücü kollarıma vererek kendimi yukarı çekmeye çalıştım.

Kol kaslarım belirginleşirken gücüm tekrar biterek geri yatağa oturdum. Yani bir nevi düştüm. Gücüm bittiğinde kenardaki sudan birkaç yudum alırken biraz da dinlendim.

Tekrardan yatağın ucunu tuttum. Bu sefer diğerinden daha fazla güç uygularken yavaşça oturduğum yerden kalkmam ile gülümsedim. "Evet evet!"

Tamamen ayağa kalktığımda yavaşça yükümü ayaklarıma vermeye başladım. Ayakta durmaya devam ederken gülümsedim.

"İşte böyle sevgilim."

Karşıdan bana bakan Jungkook'u gördüğümde ellerim yatak başlığından ayrılmış, yük tamamen bacaklarımda toplanmıştı.

"Jungkook."

Hızlıca yanına giderek kenardan tutundum. Tutunmama bile gerek kalmadan ayakta durduğumda gülümsedim. "Bak Jungkook!"

Gülümsedi.

"Böyle kavuşacağız Lisa, böyle sevgilim."

|Bölüm Sonu|

Sırf kitap geç bitsin diye kaos oluşturma challenge🙂