Stray Kids / Texting

birileri kıskanıyor

Felix dün olanlardan sonra Chan ve minhonun suratına tüm gün bakmamıştı. Bir an önce şu kızın gelmesini ve bu günün bitmesini istiyordu. Zaten çok geçmeden de seo-hyun etrafına gülücükler saçarak onların yanına gelmişti. Diğerleri de kısa bir baş selamı verip yanlarından ayrılmıştı. Minho ve jisung beraber takılmak için ayrılırken diğerleri okulun basketbol sahasına gitmişti.

Felix changbinin koluna ahtapot misali sarılmış onunla muhabbet etmeye çalışan kıza yıkıcı bakışlarını gönderiyordu. " Seninle ödev için eş olduğuma mutluyum uzun zamandır seninle konuşmaya çalışıyordum ama " sonra durup kafasıyla Felixi gösterdi. " Arkadaşlarından pek fırsat olmuyor " diye de devam etmişti.

" Neden benimle konuşmak isteyesin ki yani etrafın oldukça dolu görünüyor " changbin umursamazca konuşsada ona cevap vermeye çalışıyordu. Felixse oldukça sessiz bir biçimde " evet o kadar dolu olmalı ki ödev yapıcağı kişi bile vicdanı yüzünden burda " diyerek göz devirmişti. Changbin felixe susması için bakarken seo-hyun duymuş olmalı ki sinirle nefesini verip gözlerini yola çevirmişti.

Bir kafeye gelip oturalı neredeyse yarım saat olucaktı ve kitaplar yeni çıkartılıyordu. Oldukça konuşkan bir kızdı ve kendinden bahsetmeyi seviyordu. Felix changbinin yanına oturmuştu ama seo-hyun karşısından bile her türlü changbine dokunmanın yolunu buluyordu. Felix ona laf yapıp muhabbeti uzatmicaktı. Sadece changbin rahat olsun ve gününü stresli ve gergin hissederek devam ettirsin istemiyordu. " Neden yanıma oturmadın ki daha kolay olurdu sürekli kitabı çevirmek zorunda kalıyorum " seo-hyun ofladıktan sonra konuşmuş ve ikisininde ona bakmasını sağlamıştı.

" Böyle iyi hem bana göstermene gerek yok bir dağılım yaptık bittikten sonra birbirimizinkine bakarız " changbin konuştuğunda Felix kendini sırıtmaktan alıkoyamadı. Seo-hyun bunu gördüğünde bozulsada lafına devam etmişti. " Geçenlerde kavga ettiğinizi duydum Felix yüzündenmiş " seo-hyun sırıtarak felixe baktığında anında düşen suratıyla istediğini almış olucakki changbine bakmıştı.

" Hiçbir şey Felix yüzünden değildi seo-hyun burnunu bu işlere sokma dong-honun ne mal olduğunu biliyosun bunu konuşma " changbin sert bir dille konuştuğunda masanın altından elini felixin bacağına koydu ve destek olmak için sıktı.

" Biliyorum ama okul bir süre bunu konuştu felixle senin aranda birşey olduğunu düşünüyorlar. Gerçi böyle saçma bir ihtimale inanmadım ama felixin gerçekten erkeklerle yatıp kalktığını düşünenler var. Gerçi kalabalık bir arkadaş grubunuz olduğundan bunu yayan kimse olmadı. " Felix ellerini masaya koyup hızla kalktığında changbin kitabını kapatıp hızla çantasına attı ve " bir kelime dahi etme seo-hyun ! Felixle aramızda ne olduğu anca bizi ilgilendirir ve bir kere daha söylüyorum sakın burnunu bu işlere sokma ! Felix yürü gidiyoruz " diyerek ayağa kalktı ve felixin kolundan tuttu. Ama Felix kıpırdamamıştı bile hala gözlerini sakince oturan kıza dikmiş bakıyordu.

" Senin gibi onun bunun altına yatıp bununla böbürlenen biri olmadığım için sırf popüler ve zenginim diye arkadaşlarım olmadığı için mutluyum seo-hyun. Kim ne derse desin eğer doğru değilse umrumda değil. Ama senin ne mal olduğunu sen bile bilirken benim olmadığım şeyler için bana laf yapmaya çalışman çok acınası. Changbini böyle mi elde etmek istiyorsun ya da changbin seninle değilde benimle olmaktan mutlu diye kıskanıp kendini daha ne kadar acınası yapabilirsin. " Felix sonunda sırıtıp ellerini masadan çekmişti.

Changbin şaşkınca ona bakarken seo-hyun sinirden kıpkırmızı olmuştu. " Şimdi gidelim binie yarın okulda yaptığın kısmı gösterirsin." Felix changbinin kolundaki elini tutup kafeden çıkarmıştı. " Sen ne yaptın az önce ya ?" Changbin yolun ortasında durup felixe baktığında Felix gülüp " ne ? Seni zor duruma sokmadım değil mi ? " Demişti. Az önce olanlara elbette kırgındı okulda bunun döndüğünü bilmiyordu bile ama kendisi ve değer verdiği insanlar neyin ne olduğunu biliyorken geri kalan kimse umrunda değildi.