◄ [MP:4] - BÖLÜM 01 ►

578 78 39
                                    

(Bilgilendirme: Annihilation filminden bir kesitin gifidir.) -MEDYA ÇEVİRİLERİ ÇEVRİMDIŞI OKURLAR İÇİNDİR!-

) -MEDYA ÇEVİRİLERİ ÇEVRİMDIŞI OKURLAR İÇİNDİR!-

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

👁‍🗨: "Birleşme."

[x]

Rose şaşkınlıkla ikizlerle bakışırken ellerini demir basamaklardan çekti ve bir adım yaklaşıp içeri girdi. İkizler hiçbir şey yapmadan öylece el ele tutuşmuş şekilde kendisine bakıyorlardı.

"Siz..." Rose şok ve dehşetle ellerini dudaklarına kapatırken ikizler birbirleriyle bakışıp yeniden Rose'ye çevirdiler başlarını. Eldiven taktıkları ellerini şakaklarının hizasına kaldırıp sallayarak selam verdiler. Rose şaşkınlık ve mutlulukla elini kaldırıp selamlarını alırken yanlarına doğru koştu ve dizlerinin üzerine çökerek ikizlere sarıldı. "Aman tanrım... Sizi kaybettiğimizi sandık!"

İkizler Rose'nin sırtını patpatlayarak sarılmalarına karşılık verdiklerinde Rose yavaşça başını çekip yüzlerine baktı. "Demek kaçtınız..."

İkizler başlarını salladılar aynı anda. Rose ikisine baktı. "Neler oldu, biz sizi arıyorduk kaç gündür."

İkizler ellerini bırakıp duvarın iki yanına doğru ilerlediler ve karşı karşıya geçtiler. İkizlerden biri arkasını dönünce ikisi de aynı anda koşarmış gibi yaparak anlatmaya başladılar. Rose ayağa kalkarak hafif çatık kaşlarıyla ikizleri izledi.

Silahlı adamlardan kaçtıktan sonra kalacak bir yer ararlarken doktorlara yakalandıklarını, doktorların onları odaya hapsettiğini, ancak pencereyi çatlatıp kırarak dışarı çıktıklarını, arka taraftaki mezarlıktan kaçtıklarını, ormanın yokuşuna geldiklerinde sahile doğru indiklerini, ve yakalanmamak için deniz fenerine saklandıklarını söylüyorlardı.

Rose başıyla onayladı. "Biz de doktorlara yakalandık. Ama kaçmanın bir yolunu bulunca ormandan beri sahile indik, gördüğüm bir kabûs nedeniyle uyuyamadım ve gözüme burası takılınca iç sesime uyup buraya geldim. Ve iyiki de gelmişim..." Yeniden dizlerinin üzerine çökerek ikizlere kucak açınca ikizler kendisine yanaşıp yan yana durarak sırtını patpatladılar tek elleriyle. Aynı şekilde sarılmaları son bulduğunda Rose yaşlarını sildi. "Başınıza bir şey geldi diye çok korkmuştuk, karşılaşmamız o kadar iyi oldu ki."

İkizler başlarını sallayınca Rose ayağa kalktı. "Hadi gelin, gidelim."

İkizler arkalarındaki duvarı işaret edince Rose garipseyerek kaş çattı. "Ne? N'oldu?"

İkizler anlamadığını fark edince duvara doğru ilerlediler ve duvarın üzerindeki tozu elleriyle temizleyip yazıları gösterdiler. Rose kaş çatarak duvara doğru adımlayıp çömeldi ve yazıları inceledi. "Nedir bunlar?"

İkizler omuz silktiler bilmediklerini belirtircesine. Rose garipseyerek baktı.

Neden bir deniz fenerinin duvarlarında bilinmeyen bir dilde yazılmış yazılar vardı?

[MEZAR PARTISI: DORDUNCU KITAP]

"Tahminleriniz?"

◄[SEQ/AU!]► MEZAR PARTISI® (NO.IV) | #thriller (✓)Where stories live. Discover now