40

5.3K 437 118
                                    


Selamm 

Tekrardan hoşgeldiniz

Okullar açılıyor, ne düşünüyorsunuz? 

Kaçıncı sınıfa geçtiniz? 

Neyse oy verip yorum yaparsanız çok sevinirim, sizi seviyorum...

Ayrıca röportajımsı bir şeyler yapmıştık, görmeyenler panomdaki bağlantıdan erişebilirler. <33

Derin nefes alıp veriyordum. Heyecanlanmak kim, ben kimdi değil mi? Alakası yok, stresten karnıma kramp bile girmişti. Böyle giderse yüksek ihtimalle mahkemeye sedyeyle falan katılacaktım. O derece...

"Her şey tamam, diyeceklerim hazır. Belgeler sorunsuz. Her şey tamam, kazanacağım." dedim salak salak sırıtarak yanımdaki Bulut'a dönerken.

Yüzümü ellerinin arasına alırken "Evet, kazanacaksın. Her şey tamam. Ayrıca kasma kendini ikiz, asıl kasması gereken o" dedi.

Pis pis sırıtırken "Doğru" dedim. Şu an yüzümde seri katil tipi falan vardır herhalde. Özgüvenim bir anda tavan olmuştu ve biraz sonra bir kişinin hayatını çürütecektim. Her şeye acıyan, herkesi düşünen Yaprak yoktu artık, sanırım serotonin hormonumu falan kaybediyorum.

Benim için de güzel bir deneyim olacaktı bence. Gelecekte savcı olacaktım ve böyle yerlerin havası nasıl olacak bir bilgim olacaktı.

Aklıma gelen detayla gülümsedim. Ablam o adamı süründürebilmek için savcı olacaktı, ama başaramadı. Umut abim ablamın hayalini bir nebze gerçekleştirebilmek için hakim oldu. Ben ise ablam olabilmek için savcı olacaktım. Sarp çok zeki olmadığı için onu kendi haline bırakmıştık.

Aslında sanki kendimize kenetlenmiş gibiydik. Hayatımda en sevdiğim detaylardan biri de buydu sanırım.

Kafamı camdan çektiğim an bana bakan bir Kaan Soydan gördüm. Hazır gitmişken şunları da mı tıktırsam ha? Düşünmedim değil.

O bana gülümserken ben tekrar önüme döndüm. Bazen ona yumuşak davranıyordum ama içimde bir yer onu asla affetmemem gerektiğini söylüyordu. Ama şimdi de sürekli karşılaştığım biri sonuçta ve bir yere kadar. Hem iki buçuk aydır çekiyorlardı değil mi?

Birkaç dakika sonra adliyeye vardık. Ben kendimi anında arabadan atarken diğerleri normal insanlar gibi indi tabi. Ailedeki herkes gelmemişti. Babam, amcam, Yıldırım, Poyraz, Meriç abi ve Bulut vardı.

Kapının önündeyken etrafıma bakındım. İçimi aniden korku kaplarken "Umut abi nerede, o olmadan giremem. Hem avukat da yok Allah kahretsin. Valla gelmezlerse ben biterim. Gelmezlerse gömün beni şu saksıya" dedim son cümlemde kapının yanındaki saksıyı gösterirken.

Saksı da güzelmiş ha, çaktırmadan alsak kim fark edebilir ki-

"Kızım sakin, bak bakayım karşına kimler var?" dedi babam. Karşıma baktığımda gözlerim dolmaya başlamıştı bile. İki cübbeli insan vardı, birinde avukat varken diğerinde Umut abi geliyordu.

"Ama titretme o çeneni" diyip sarıldı diğer tarafımızda gelen Sarp.

Ağzımdan bir hıçkırık kaçtı. Büyümüş de hakim olmuş kerata ya!

"Hani sen davaya katılamayacaktın?!" dedim Umut abiye. "2. hakimim desem?" dedi.

Ben anında gözlerimi büyütürken "Yuh 2 hakim mi?" dedim. Umut abi başını onaylar anlamda sallarken "Dava büyük Yaprak hanım. Başka davacılarımız ve tanıklarımız da var." dedi. Ben de onaylar anlamda başımı salladım.

Yaprak KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin