Mafya ve Hacker +18

30.Bölüm•

İyi okumalar

-Daha önce de yapmışsın işte kızım.Ne diye gerginsin?
Alice elleri belinde aynadan kötü bakışlarını yolluyordu.
Derin bir nefes verdim ve omuz silktim.
-Zaten orada müziğin ritmine kendini bırakınca çok iyi hissedeceksin güven bana.
Alice artık vazgeçmek üzere gibiydi.
Hevesi kırılmasın diye kafamı salladım.
Bir gün kendin ol ve eğlen Beste.Bir şey olmaz.

Onun peşinden odadan çıktım ve direklerin olduğu yere doğru yürüdük.O kısa bir şeyler giyerken ben kesinlikle kabul etmeyip siyah bir tayt giymiştim.
Esnek bir vücudum vardı ve yaparken zorlanmıyordum.
Müzik sesi kulaklarımı yeniden doldururken içimde ki hafif heyecanı atmaya çalıştım.
Öndekiler yeni gelen striptizciler kim diye buraya bakarken onları umursamamaya çalıştım ve Alice gibi kendi direğimi tuttum.

Alice'in beğendiği Çocuğa değdi gözlerim.
Neyse ki Alice onun dikkatini çekebilmişti.İçeceğinden bir yudum aldı ve o keskin gözleri Alice'i buldu.
Ve müzik değişmişti.
Hafifçe kendimi yukarıya doğru ittim ve sağ bacağımı düz tutarken solu kendime doğru çektim.
Hızlı bir dönme hareketimle kısa bir alkış kopmuştu.
Ara sıra Alice'e de ıslık çalanlar oluyordu.

Açıkçası eğlenceliydi ve kendimi bale yada başka bir dansı yapar gibi hissediyordum.
Uzun direğin tam ortasına geçip bacaklarımı direğin hizasında sıfır açtım.
Senin vücudun bu kadar esnek miydi?
Jimnastik kursuna boşuna mı gittik kızım.
Ama vücudum ısınmadığı için bacaklarımı öyle tutamadan başka bir hareket yapmak zorunda kaldım.
Alice benden daha iyi hareketler yapıyordu ama en azından şu halimle durumu idare edebiliyordum.
(Medyaya bakabilirsiniz)

Müzik bitince kısa bir alkışla direkten indik.
Vay be.Uzun zamandır böyle iyi dans etmemiştim.
İşte benim kızım!
İç sesimin de gazıyla beraber kıyafetlerimin olduğu odaya geçerken Alice hızla yanıma geldi.
Peruğunun olmadığını yeni fark ediyordum.
-Sen neymişsin Beste?Ben seni inek saf birisi sanmıştım.
Dudaklarım kıvrıldı.
Aslında çekingen ruhumu atabildiğim de apayrı bir kız oluyordum.
Saçını gösterdim.
-Peruğu çıkarmışsın.

Kafasını salladı.
-Hem yaparken rahat olmazdı Hem de Marc beni fark etmezdi..Birkaç kez göz göze geldik.
Kıyafetlerimizi giyerken sohbete devam ettik.Alice'in de özünde iyi bir kız olduğunu biliyordum.
Yine de kurduğu bir mesafesi her zaman vardı.İnsanlarla kolay kolay samimi olmuyordu.

Bir güven problemi olabilirdi.
Geri kıyafetlerimizi giyip Maria'nın yanına gittik.
Çenesini masaya dayamış bir şekilde bardaklarla oynuyordu.
Masa da 5 tane bardak vardı.
Eyvah.
-Sahnede mükemmeldiniz dedi Maria zar zor konuşmaya çalışarak.
Alice kardeşinin kafasına geçirdi.
-Iki dakika yalnız bırakmaya gelmiyor.
Onlar aralarında atışırken bende içeceğimden bir yudum aldım ve etrafa bakındım.

Çapraz masamızda oturanlardan birisiyle göz göze geldim.
O da benim gibi içkisinden bir yudum aldı.
Ela gözleri sürekli üzerimdeydi ve göz temasını kessem dahi o kesmemekte ısrarcıydı.
Rahatsızca yerimde kıpırdandım.
Alice Maria ile olan sohbetini bıraktı ve bu halimi görüp kaşlarını çattı.
-Bir şey mi oldu?
Bardağı bıraktım ve çapraz masayı başımla işaret ettim.

Alice de durumun farkındaymış gibi hafifçe kafasını sallayıp beni onayladı.
Yine de o benim gibi çok takmamıştı.
Kızın kendine güveni var.
Benim de var bir kere.
Oturduğum sandalye de daha da rahat oturdum.
Alice ile Marc'ın birbirlerini gizlice kesmeye çalışmalarını izlemek çok keyifliydi.

Maria ise bu müzikli ortamda bile uyumak üzereydi.Normal insanlar sarhoş olunca coşar bu da uyuyordu.
Celanto işte.
Evet hepsi bir anormaldi.
Bir anda masaya konan içki şişesiyle kaşlarımı çattım.
Öyle sert koymuşlardı ki Maria yerinde sıçramıştı.