A favor // Z.M

•Cops!•

"Oh,geldin demek!"

Etrafımda göz gezdirirken onu gördüğümde gülümsemeye çalıştım,ne kadar samimi olduğum tartışılırdı.

"Evet,buradayım."

Parmaklarımızı birleştirip beni içeri sürükledi. Gürültülü müzik ve kalitesiz alkol kokusu suratımı buruşturmama sebep oldu.

"Şey..." dili alt dudağının üzerinde gergince gezindi. "Bizimle oturmak ister misin? Başka bir yere geçmek istersen kesinlikle anlarım. Hatta seninle gelebilirim."

Zayn'in de içinde bulunduğu kalabalık sayılabilecek gruba baktım. Oh,tabiki onlarla oturacaktım.

"Sorun değil," dedim. "Biz bunları aştık,gerçekten."

Rahat bir nefes aldı.

"Harika,zaten seni bana ayarlamasından anlamıştım. Normalde bu tür şeyler yapmaz."

Dudağımı dişledim. Böyle söyleyince gerçekten tuhaf duruyordu ve söylemenin başka bir yolunu aramaya çalışıyordum,fakat yoktu.

Drew'in kendini attığı koltuğun kenarına oturdum. Tek başına oturduğu koltukta gözleri hemen beni buldu,dudaklarını ısladı.

"Ne içiyoruz?"

Etrafımdakilerin kıkırdaşmalarını duyuyordum, ama gözlerimi ondan alamıyordum. Bana dik dik bakarken bunu yapmam imkansızdı.

"Değil mi güzelim?"

Drew'in bacağımda hissettiğim eliyle ona döndüm.

"Efendim?"

"Lou bize biraz bira almaya gitti,içersin,değil mi?"

Omuz silktim. Biradan nefret ediyordum, ama konuşmak için fazla sıkıntılıydım.

"Belki bu gece için kafamızın biraz iyi olması işe yarar?"

Kulağıma fısıldarken bacağımın üzerinde gezinen eline yutkunarak baktım. Zayn'de aynısını yapıyordu.

"2 kutudan sonrası için para ödemeniz gerektiğini biliyor muydunuz? Bu parti bir çöp."

Louis dikkatleri üzerine çektiğinde eteğimi aşağıya çekiştirdim. Rahatsızlık seviyem gittikçe artıyordu ve bunun iyi bir fikir olmadığını düşünmeye başlamıştım.

"Sana ve bu geceye."

Gülümsemeye çalıştım.

"Zaynie,sanırım bu gece ikiden fazlaya ihtiyacın olacak."

Lora ayakta bile zor duruyordu. Göz devirdim.

"Evet," dedi. "Biliyorum."

...

"Bu inanılmaz," güldüm. "Bu yaşta bu kadar şeyi yapmış olmana inanamıyorum,ben evden dışarı çıkmaya bu sene başladım."

Kıkırdadı. "Tanrım,beni şaşırtmaya hep devam ediyorsun."

Yanağıma bir öpücük bıraktığında gülümsedim. Yani,en azından denedim.

Öpücükleri yavaşça çeneme indi. Boynuma sürten burnu dudaklarımı dişlememe sebep oldu. Sikeyim,Zayn beni öldürecek.

Göz gözeydik. Drew boynuma küçük ısırdıklarını bırakırken ben onu izliyordum.

"Onu rahat bırak."

Ayağa kalktı ve Drew'i üzerimden aldı.

"Ne oluyor dostum?"

Drew kaşlarını çatmış ona bakıyordu.

"Ona yaklaşma Drew,yemin ediyorum,seni sikerim."

Ayaklanıp aralarına girdim.

"Zayn!"

Elimi tuttu.

"Bunu yapmanı istemiyorum," dedi. "Sen benimle olmalısın."

Oh,Drew elimi tuttuğunda tamamen arada kalmıştım.

"Biz birlikteyiz ve şu an kız arkadaşıma asılıyorsun."

Zayn güldü.

"İstersem annene bile asılırım," dedi. "Gel ve beni durdur."

Pekala,böyle konuşurken fazla çekiciydi.

"Buna bir son ver."

Gözlerimin içine bakıyordu,bir şeyler söylemeye korkuyordum çünkü oynadığımız "küçük oyunların" ortaya çıkması genelde iyi sonuç vermiyordu.

"Drew...üzgünüm."

Tek kaşını kaldırdı.

"Benimle dalga geçiyor olmalısın."

Başını öne eğip,sinirle gülerken dişlerimi sıktım.

"Biliyor musun," tek kaşımı kaldırdım. "Masum kız hareketlerin çok seksi. Peşinden koşmalarının tek sebebi lanet bir sürtüğe benziyor olman."

Zayn üzerine atladığında aradan çekilip suratımı buruşturdum. Herkes buraya bakıyordu.

"Harika,Zayn ve bütün arkadaşlarını kavgaya düşürüyorsun,akıllıca."

Lora'ya hızlı bir tokat attım. Siktir! Ben!

"Bella?"

Zayn beni gördüğünde durdu ve güldü.

"Üzgünüm," dedim. "Oh!"

Durması onun da bir tokat yemesine sebep olmuştu. Herkes birbirinin üzerindeydi ve bu düşündüğümden daha az korkutucuydu, hatta eğlendiğimi bile söyleyebilirdim. Lora'ya uyguladığım şiddettin her türlüsü güzeldi.

"Polis! Polis burada!"

Oh,lanet olsun.

...