25➰

1.3K 127 211
                                    

Selamlar!

Her bölümü shy'ı severek okuyan okuyucularıma ithaf yapmak istiyorum onlardan biri sensin 👉🏻  utopria_0418

Kitabı okumayı bıraktınız mı vote sayıları da azaldı :( sizin için daha erken atmaya çalışıyorum. Yorum bırakan birkaç kişiye de minettar oldum, bilmiyorum ama böyle giderse finali erkenden yapmaya çalışırım.

Diğer bölüm için +30 vote ve +140 yorum, beklentilerimi karşılarsınız umarım! Önceki bölüme vote vermeyi de unutmayın :) 🤍
---

Kai gülümseyerek bize yaklaştı ve önümüzde durdu. Jungkook'a elini uzattıp,"Pişman olmak mı istersin yoksa iyi geçinmek mi?"diye sordu.

-

Jungkook, uzatılan ele bir de sahibine baktı. Soğuk bir sesle,"Hiçbirisi."dedi.

Kaşlarımı çatarak olan biteni anlamaya çalışıyordum. Sadece bir kıskançlık yüzünden böyle davranıyor olamazdı, öyle değil mi? Beni abisinden bile kıskanıyordu. Ah bilemiyordum. Belki de başka bir şey vardı.

Jungkook kapıyı çekip gittiğinde esmer yakışıklı modern dans öğretmeni Kai ile bakıştık. Arkasından gitmem gerektiğini anlayarak mahçup bir şekilde eğilip,"Ne olur kusura bakmayın, o saygısız biri değildir."diyerek oradan ayrıldım.

Koridordan merdivenlere doğru yöneldiğini görünce peşinden ilerledim. Benim geldiğimi görünce adımlarını hızlandırdı. "Jungkook durur musun?" Sesimi duyduğunda hızını arttırdı. Bu beni çok sinirlendirmişti. Ne yaptığını sanıyordu?

"Dur artık!"diyerek bağırdım. Kısa bir süreliğine durup bana döndüğünde yüzünde anlamdıramadığım bir ifade vardı. Anlamıyordum, sorun neydi?

"Neden böyle yapıyorsun? Seul'e geldiğini bana haber vermedin bile."

Üst dudağını yalayıp derin bir nefes aldı. Bir şey demiyordu. Konuşmamaya yemin etmiş gibiydi. Birkaç kişi bulunduğumuz katta bize bakıp durduğunda konuşmak için iyi bir yer olmadığını biliyordum.

"Dışarıda konuşalım mı?"diye öneride bulundum. Asansöre bindiğimizde ikimizde sessizdik. Binanın bahçesindeki parka kadar yürüdük.

"Anlat bana neyin var?" Gözlerimi yan profiline çevirdim. 3 hafta önceki Jungkooktan eser yoktu. Aramızda açılan uzaklık neyin nesiydi böyle?

"Bir şey olduğu yok, o adamın hareketlerini hoş bulmadım."dediğinde alayla güldüm. "Saçmalıyorsun, başka bir şey var."

"Olmadığını söyledim."derken yıldızsız gözlerini gözlerime dikti. İçimdeki ses iyi şeyler söylemiyordu.

"Neden beni bir kez bile aramadın?"diye sordum bu sefer. Kulağındaki siyah halka küpeyle oynarken diğer eli yumruk halindeydi. "Meşguldüm, biliyorsun düğün işleri vardı."

Dudaklarımı birbirine bastırdım. Hareketleri 'yalan söylediğini' apaçık belli ediyordu. Gözlerim hafiften dolarken kırık bir sesle konuştum. "En son telefonla konuştuğumuzda bir kız sana sesleniyordu, kim olduğunu sorduğumda yüzüme kapattın. Neden Jungkook?"

"Öyle dediğini hatırlamıyorum. Acelem vardı kapattım." Yalan söylemeye devam ediyordu ve bu beni daha çok kırıyordu. "Sen beni salak mı sanıyorsun? Başka birisi varsa söyle! Bir süre uzak kaldığımız için benden soğuduğunu başkasına gittiğini söylemeye yüzün yoksa farklı tabi!"

Sinirle parlayan gözlerim, dudaklarını ısıran Jungkookla ayrı bir sinir olmuştum. "Hep böyle susacak mısın? Jungkook bana beni üzmeyeceğine söz vermiştin, sözlerini çok güzel tutuyorsun."

𝙎𝙝𝙮 |𝗝𝗶𝗸𝗼𝗼𝗸Where stories live. Discover now