ÜVEY ABİMİN TAKINTISI

SİNEMA GECESİ

Komedi filmi seçmişlerdi. Ben komedi izlemeyi sevdiğim için hiç problem yoktu. Yasmin abla ve babam yan yanaydı, ben babamın yanındaydım ve Doğu da benim yanıma geçmişti. Aslında koltuk numaraları öyle değildi ama Doğu değiştirmişti. 

Film başladığında bacak bacak üstüne attım, mısırımı kucağıma aldım ve kafamı babamın omzuna yasladım. Çok geçmeden Doğu ceketini çıkartmış kalçalarımı örtüyordu.

"Ne yapıyorsun?" diye fısıldadım.

"Frikik vermeni önceden engelliyorum. Yan tarafımda erkekler var."

Kulağına uzandım ve babamın duymaması için sesimi iyice kıstım. "Bir de Cem kıskanç diye laf ediyordun. Bana abilik yapma."

O da benim kulağıma eğildi. "Ben senin abin değilim."

"O zaman öyle davran." Yine de ceketi ona geri vermedim ve film izlemeye devam ettim. Gerçekten güzeldi, durmadan kahkaha atıyorduk, salon da şansımıza çok kalabalık değildi. Neredeyse biz bizeydik. Mısırımı da bitirmiştim. İyi ki küçük boy almışım yoksa yemeye yer kalmayacaktı.

Filmden çıktığımızda arabalara yeniden geçtik ve sahile gittik. Deniz kenarında bir restorana oturup hepimiz köri soslu tavuk ve kola istedik. 

"Filmi beğendiniz mi?" dedi babam.

"Ben bayıldım, çok komikti."

"Ben de sevdim," dedi Doğu.

"Evet," dedi Yasmin abla. "Güzel seçim yapmışsın."

Babam böbürlenerek sırıttı. "Film seçme konusunda iyiyimdir. Bunu da ne zamandır merak ediyordum."

Yemekler geldi ve yemeye koyulduk. Sonrasında çay eşliğinde sohbet ettik ve saat iyice geç olunca kalktık. Eve vardığımızda yukarı çıktım ve üzerimi değiştirdim. Saat on ikiydi. Pijamalarımı giyindim ve sigaramı sutyenime koyup  bahçeye çıktım. Babam ve Yasmin abla yatmıştı ve Doğu da ortalıkta görünmüyordu. Daha önce sigara içtiğim yere geçtim ve bir dal yaktım. Sessizliğin tadını çıkarırken telefonumla oynuyordum. Yabancı bir numara aradığında tereddüt etsem bile açtım. 

Tabi ki Cem'di. Alkol içmişti ve sarhoştu. "Talyaa," diye bağırdı. "Neden terk ettin beni lan!"

"Off, Cem. Neden sence?"

Hıçkırdı. "Pişmanım diyorum kızım, neden anlamıyoosunn?"

"Çocuk gibi başka numaralardan mı aricaksın?"

"Ya ne yapam? Engelledin beni, bir sene ulan az mı? Nasıl sildin attın hemen?"

"Sana açıklama bile yapmicam Cem."

"Geliyorum ulan, beni bekle."

Tam o sırada arkamdan biri telefonumu çekip aldı. Doğu'ydu ve Cem o kadar bağırıyordu ki tüm dediklerini duymuştu. İlk kez bu kadar sinirli olduğunu görüyordum, kaşları çatılmış ve burun delikleri irileşmişti. "Gel lan," diye bağırdı. İyi ki evden uzaktık. "Bekliyorum yavşak, gel hemen. Bir daha bu kızı ararsan neler olacağını ben bile kestiremiyorum. Yamulturum seni piç."

Karşı taraftan ses gelmeyince kapattı ve bu numarayı da engelledi. Telefonu bana geri verirken yanıma oturdu ve o da yaktı. "Bir daha seni ararsa numaranı değiştir."

"Teşekkür ederim."

"Lafı olmaz. Böyleleri ancak erkek dilinden anlar. Yavşak herif."

"Onunla nasıl bir sene geçirdim anlayamıyorum." 

Pijamama baktı, ince askılı üstüm ve kısa şortum vardı. "Böyle üşümüyor musun?"

"Bu sıcakta nasıl üşüyebilirim Doğu?"