SAVAŞ

6.8K 222 60
                                    

Zorla arabaya bindirildim. Arabayı şoför kullanıyorken ben elim ve ayaklarım bağlı köşede oturuyordum ve Onat diğer yanımda oturmuş beni izliyordu. 

"Ne istiyorsun benden?"

"O ihaleyi almayacaktınız Talya."

"Sen salak mısın Onat? Ticaret bu, niye almayalım?"

"Şirketin asıl sahibi sensin, istesen Doğu'yu durdurabilirdin. Öyle değil mi? O şirket sana babandan kaldı."

"Olabilir."

"Siz sapık üvey kardeşlerden başka bir şey değilsiniz. Midemi bulandırıyorsunuz."

"Sen de benim midemi bulandırıyorsun, ne tesadüf."

Güldü. "Korkusuzsun, bunu sevdim." Belinden silah çıkarttı. "Buna karşı da korkusuz olabilecek misin?"

"Bir alnıma dayanamadığın kaldı Onat."

Sana değil, Doğu'ya doğrultacağım." Durdu ve beni izledi. "İşte böyle, gözlerindeki korkuyu görmek istiyorum. Aferin Talya."

"Ne olacak şimdi? Kaçırdın beni, ne olacak?"

"Keyfim ne isterse o olacak. Bakalım." Bir sigara yaktı ve bana gösterdi. "İster misin? Aa ama pardon ellerin bağlıydı. İçeride doğurttuğun kadın nasıl peki? Böyle yeteneklerin olması çok güzel, hayran kaldım."

"Doğu seni bulacak Onat, başına dert alıyorsun."

"Olabilir," dedi omuz silkerek.

Beni bir eve getirdiler, zorla içeri soktular ve bir odaya kapattılar. İçeriyi iyice aradım, kendimi koruyabileceğim bir şey yoktu. Pencere de parmaklık yoktu ama ikinci kattaydık, aşağı atlayamazdım. Bir süre sonra Onat yeniden içeri girdi ve kapımı kilitleyip yatağımın yanındaki koltuğa oturdu. "Seni araştırdım, kimmiş bu benim katıldığım ihaleyi alan deli yürek diye merak ettim. Bu zamana kadar katıldığım ihaleyi almaya kimse cesaret edemedi. Senin dışında."

Alayla ellerimi göğsümde birleştirdim. "Ee ne buldun bari? Gizli ajan falan mıymışım?"

"Daha iyileri," dedi gözleri parlayarak. "Hayatın resmen bir aksiyon dizisi gibi. En çokta Cenk kısmı beni etkiledi."

Yüzüm düştü, o isim bile beni tedirgin ediyordu. "Korkma, onu içeriden çıkartmadım ama ufak bir ziyarete gittim. Hala ismini sayıklıyor, biliyor musun?"

"Bunları neden yaptın?"

"Uğraşacağım insanı her bakımdan tanımak isterim." Doğruldu ve benimle doğrudan göz göze geldi. "Ben Cenk değilim Talya. Çok daha güçlüyüm, eğer birini istersem onu alırım. Başka yolu yok. Aynı şekilde ihalemi de istersem alırım."

"Beni böyle korkutamazsın Onat, sen benim için bir bok parçasından daha değersizsin."

Sinirleneceğini umuyordum ama tam tersi kahkaha attı. "Seni sevdim, bayağı iyisin ya. Hiç korkmuyorsun. Doğu'nun neden evlendiği anlaşıldı. Onu küçüklükten beri tanırım. Aynı okulda okuduk. Aslında küçükken bayağı yakındık, ama sonra anlaşamamaya başladık. Kendisi bir iyilik melakesiydi, insanlara zorbalık yapmazdı. Ben de bilirsin birileriyle uğraşmaya bayılırdım, o da benimle arkadaş olmayı bırakıp sanırım evliya oldu," dedi gülerek.

"Bunları bana anlatma."

Dişlerini sıkarak kalktı ve kolumdan tuttu, çok acıtıyordu. "O zaman ihalemi geri ver."

"Vermiyorum." Elini geri ittim. "O benim ihalem!"

"Başlatma lan ihalene, vereceksin. Ben bu piyasada adımı karalatmam, ihalesini kaybetti dedirtmem."

ÜVEY ABİMİN TAKINTISIOnde as histórias ganham vida. Descobre agora