Gökyüzünün en parlak yıldızı [25]

26 6 4
                                    


Bir üst kattaki evin ahşap kapısını açıp içeri geçmemi bekledi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bir üst kattaki evin ahşap kapısını açıp içeri geçmemi bekledi. Ona öylece bakakaldım. Gerçekten de bu gece burada mı kalmak zorundaydık? 

Daha önce hiç bu kadar karanlık ve sessiz gözler görmemiştim. Ne kadar bakarsam bakayım içinde hiç ışık barındırmıyordu.

Ben onun gözlerinde bir parıltı, bir mana ararken omuz silkip içeri girdi. Ben de onu takip ettim. Evin içerisi loş ışıkla aydınlatılmıştı. Alt kattaki evden biraz daha ferah bir havası vardı ama burası da oldukça kirli ve dağınık görünüyordu.

"Eee şimdi ne yapmayı planlıyorsun?" diye sordum.

"Tabii ki uyumayı. Bence sen de uyusan iyi edersin, yarın uzun bir gün olacak."

"Ben kendi yoluma gideceğim. Bugünki yardımların için teşekkür ederim tabii ama kimseye ihtiyacım yok."

"Burada hiç olmaman gerekiyordu zaten. Şimdi sana eşlik etmek zorundayım."

"Neden?"

"Soru sorarak bir yere varabileceğini zannetmen beni gerçekten yoruyor. Sadece uyumlu olmaya çalışsan olmaz mı?"

"Uyumlu mu? Robot desen daha doğru olurdu. Neden hep başkalarını dinlemek zorundayım? Ayrıca uyumlu mu? Kiminle uyumlu olayım? Daha adını bile bilmediğim bir yabancıyla mı? Uyumlu olmaktan kastın ne? Şu an yaşananlar sana normal mi geliyor?"

Ev denilen küçük kutuda sadece iki tane oda kapısı vardı ve o da yerdeki yığıntıların üzerinen atlayarak soldaki odanın kapısını açıp;

"Uyumamız gerek. Hadi gel" dedi ve içeri girdi.

Beni duymazdan gelmesi tüm ateşimi başımda toplarken bir de onunla aynı odada mı uyumamı istiyordu?

"İşin mi bu senin? Şimdi de benim mi korumam oldun? Ne yani senin sözünden dışarı çıkmayan küçük bir çocuk mu olmamı bekliyorsun?" diye sesim yükseldi.

"Koruman değilim. İşim de senin düşündüğün şey değil. Sadece, yapmak zorunda olduğum için yapıyorum"

Yanıma yaklaştı;

"Senin anlayacağın, zorunluluktan sana 'yardım' ediyorum. Minnettarlığını, mantıklı bir uyum içinde göstermen işimizi kolaylaştırır. Merak etme uzun sürmeyecek. Sen yatakta yatabilirsin. Ben burada olacağım" dedi ve kapısı gıcırdayan bir dolaptan solgun renkli bir battaniye çıkartıp yatağın kapıya bakan kenarına, yere serdi.

"Yardım... Ne desem boş zaten. Uykum yok. Bari ne yapacağımızı, nereye gideceğimizi anlat" diyerek ilginç bir şekilde temiz görünen sarı çarşafın üzerine oturdum. Oturunca ıslak kıyafetim beni aşırı rahatsız etti ve hemen kalktım.

"Üzerimi değiştirmem gerek."

Beni baştan ayağı süzdü ve gözlerinin bu hareketi beni rahatsız etti. Kendimi çıplak gibi hissetmeye başladım. Bir şey söylemeden kalkıp hızla odadan çıktı, ardından da dış kapının sesi geldi.

Salak gibi yanıma bıçak vs almayı akıl etmemiş olduğumu farkettim. Kendimi koruyabileceğim bir şeyler bulmak umuduyla odadan çıktım. Diğer odanın kapısını açınca mutfak olduğunu gördüm. Yani sanırım mutfak. Sadece küçük bir lavabo ve küçük bir masa ile 3 çekmeceli bir dolap vardı. Hemen çekmecelere yönelip ilkini açtım. Bir kaç tane çakmak ve plastik çatal kaşık vardı. Küfür etmeye başlayıp ikinciye elimi attım. O da üçüncü gibi bomboştu. 

Etrafa bakınmaya başladım, hadi ama bir şeyler olması lazım. Ama hiçbir şey yoktu. Mutfaktan çıkıp etrafa bakmaya başladım. Banyosu tuvaleti yok muydu bu lanet kulübenin? Gerçekten de yoktu. Bu binanın var olma sebebi neydi? Lanet saçmalıklar adeta peşimi bırakmıyor. 

Giriş alanındaki döküntüleri kurcalamaya başladım. Ben çıldırmak üzereyken dış kapı açıldı ve kaslı gömlek, yine sırılsıklam bir şekilde elinde siyah bir çanta ve valizimle içeri girdi. Gümüş grisi valizim yağmur sayesinde parlıyordu. Onu görünce rahatladım. Bakışlarım kaslı gömleğin yüzüne vardığında ilk defa gözlerinden bir anlam çıkartabildim. Ne yaptığımı anlamaya çalışan bir ifade vardı o siyah derinlikte. 

Birden kendime baktım; yere çömelmiş bir vaziyette pis kıyafetlerle uğraşıyordum. Hemen doğruldum ve bir şey demeden valizimi alıp odaya sürükledim.

"Böyle bir yerde ne bulmayı umuyor olabilirsin?" diye seslendi.

Bir şey demeden odaya girer girmez kapıyı kapattım ve kapının arkasında valizimi yere koyup açtım.

**

Uyandığımda onu yatağın dibinde oturur vaziyette uyurken buldum. Yataktaki cenin pozisyonumu bozup onun yanına oturdum. 

Yüz hatları çok keskin, dudakları kalemle çizilmiş gibi ve koyu, dolgun bir pembeydi. Gözleri hafif çekik gibi. Bakışlarının ne kadar keskin ve kararlı olduğunu anımsadım. Yüzü çok pürüzsüz ve mermer gibi duruyordu. 

Ben, parmaklarımın onun mermer cildine dokunmak üzere olduğunu farkettiğimde artık çok geçti. 

Birden elimi tuttu ve durdurdu. Gözlerini açmadan elimi aşağıya indirdi ama bırakmadı. Elimi çekip oradan gitmek istedim. Hayır yer yarılsa da içine girsem istedim. O an;

Sirius " diye fısıldadı.

Ne olduğunu anlamadığım için suskunluğum devam etti. Gözlerini açtığında ilk defa gözlerinin derin ve koyu bir mavi haleden oluştuğunu farkettim.

"İsmim Sirius" dedi başını bana doğru çevirirken.

Nefesini dudaklarımda hissedebiliyordum. Kalbim deli gibi çarpıyordu ve eminim ki yüzüm çoktan kıpkırmızı olmuştu. Nefesinin yumuşak esintisi ve yüzünün Yunan mitolojisinden çıkmış gibi olması bir şeyler düşünmemi engelliyordu. 

Kalbimin sesini duyamıyordur herhalde değil mi?

"Vega" diye fısıldadı.

Al bıçağı öldür beni ama şimdi ismimi fısıldama.

Gözlerimi yumdum. Kendime gelmem gerek. İlk defa mı erkek görüyorsun Aria Grey?

"Vega. Güzel seçim" dedi.

Ben hala kendime Aria derken. Onun uykulu, erkeksi sesi beni Vega diye çağırıyordu.

Bir anda elimi çekip ayağa kalktım. Genzimi temizleyip;

"Sirius . Gökyüzünün en parlak yıldızı. Öyle mi..." diye alaycı bir tavır takınmaya çalıştım ve terli ellerimi cebime sıkıştırdım.

Yerinden kalkıp saate baktı. 

"Gitmemiz gerek."

O önden hızla çantasını ve valizimi alıp odadan çıkarken ben de ; 

"Tabii ya bu isim de gerçek değildir" diye mırıldandım.

Dış kapıyı açtığını duyunca adımlarımı sıklaştırıp onunla birlikte arabaya kadar yürüdüm.

KİMLİKSİZ (NO ID/EA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin