Tan Ağardığında Başka Bir Dünya [36]

55 32 61
                                    



Adeta yeniden hayata gelir gibi derin bir nefes alarak açtım gözlerimi

Ουπς! Αυτή η εικόνα δεν ακολουθεί τους κανόνες περιεχομένου. Για να συνεχίσεις με την δημοσίευση, παρακαλώ αφαίρεσε την ή ανέβασε διαφορετική εικόνα.

Adeta yeniden hayata gelir gibi derin bir nefes alarak açtım gözlerimi. Öksürüklerim bittiğinde daha yeni hissettim ıslak zemini. Ellerime baktım. Saçımlarımı sağ omzumdan önüme doğru getirdiğimde derin bir nefes bıraktım... Her şey aynıydı. Tekrar yere bıraktım kendimi. Yerin ıslaklığına ve otobanın ortasında olmama aldırmadan.

Yoğun bir rüzgar topuyla savruluyor gibi hissetmiştim. Şiddetli bir baş ağrısı ve mide bulantısı ile çığlıklarım eşliğinde nefessiz bir yolculuk olmuştu.

Her nefes alışımda içime işliyordu ıslak zemin. Doğruldum ve sağ bacağımdan destek alarak ayağa kalktım. Bileğimdeki kesiğe takıldı gözüm. Umarım bu yara hiç geçmezdi. Gerçek beni, bana hatırlatabilecek tek şeydi bu yara izi. Etrafıma bakındım ve sonra gökyüzüne...Tan ağarmak üzereydi. Ne bir eşya ne de para vardı yanımda. Nereye olduğunu bilmeden yürümeye başladım. Ve sonra koşmaya. Bacaklarım titriyordu ama bu koşmama engel değildi. Hiçbir şey düşünmek istemiyordum. Özelliklede zihnimdeki geveze soru maymuncuklarını duymak istemiyordum. Koştum, sadece koştum. Bir üst geçitteyken birden durdum. Tabii ya, nerede olacaktım başka... 

'Tarih, mekanlar... Hepsi aynı.' demişti. 

Sea-Town. Seattle. Evim.

Ben manzaraya dalmışken bir araba durdu tam yanımda

Ουπς! Αυτή η εικόνα δεν ακολουθεί τους κανόνες περιεχομένου. Για να συνεχίσεις με την δημοσίευση, παρακαλώ αφαίρεσε την ή ανέβασε διαφορετική εικόνα.


Ben manzaraya dalmışken bir araba durdu tam yanımda. Ve birisi inip hızlı adımlarla bana yaklaştı.

"Ah Tanrı aşkına hanımefendi! Dün sabahtan beri sizi arıyoruz her yerde, neredeydiniz?"

Şaşkın gözlerle bakıyordum hayatımda ilk defa gördüğüm bu yaşlı adama. Tam önümde durup başını yere eğdi biraz.

"Vega hanım. Lütfen buyrun, eve götüreyim sizi. Anneniz çok korktu ve babanız da tabii" diyerek sağ eliyle arabaya geçmem için direktif verdi.

'Anneniz çok korktu ve babanız da tabii' sesi durmadan tekrarlandı zihnimde.

Bacaklarımın titremesi durmuştu. Islak giysilerime aldırmadan ön koltuğa geçip oturdum. Yaşlı adam kapımı açtığı gibi kapatıp koşar adımla gelip direksiyon başına geçti ve yola koyulduk. Bana çaktırmamaya çalışarak yandan bakış atıp duruyordu. Bu bakış birkaç kez olunca gerildim ve sorar gözlerle direkt ona döndüm.

KİMLİKSİZ (NO ID/EA)Όπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα