21. UYKU

79.7K 3.5K 882
                                    

Odaya girer girmez kendimi yatağa attım. Umarım bugün kâbus görmezdim. Gerçi akşam olanlar çoktan bilinçaltıma yerleşti. Bu yüzden zor uyurdum. Kalkıp kapıyı kapattım ve ayakkabılarımı ile şişme yeleğimi çıkardım. Saçlarımı da tepeden dağınık bir topuz yaptıktan sonra geri yatağa oturdum ve  telefonumu alıp yiğiti aradım.

-alo kanka ne olmuş?

Açar açmaz sorduğu soruyu derin bir nefes verip cevapladım.

-kanka ben hayatımda hiç bu kadar duygu karmaşası yaşamadım.

Dedim yatak başlığına yaslanırken.

-ay anlat kız merak ettim, zaten sen benle konuşmadığından beri hiç kimseyle ne dedikodu yapıyorum, ne de kavga ediyorum.

Dedi yiğit hafif bir sitemle.

-yiğit ben seni affedeceğim ama bir şartla.

Dedim aniden.

-ne?! Vallahi mi?! Söyle kanka gerekirse anamın ruhunu ortaya koyarım!

Son cümlesine sırıtarak göz devirdim.

-kanka bak biz yarın buluşalım ama mümkünse dışarlarda bir yerde olmasın, ya siz de ya bizde. Sonra ben sana her şeyi anlatayım o zaman da sana şartımı söylerim.

Dedim.

-tamam da neden dışarıda değil?

Diye sordu. Ofladım.

-yiğit galiba benim dışarı fobim var artık. Ne zaman dışarı çıksam başıma bir iş geliyor!

Dedim sitemle.

-kızım saçmalama ben varım burada.

-oğlum öyle saçma bir şey de değil ki amk, ya mafyalar tarafından kaçırılıyorum ya da aptal insanlar tarafından takip ediliyorum.

Dedim bıkkınca.

-oha! Kanka mafya falan hayırdır? Yarını falan bekleyemem bize şimdi gelsene, ya da ben geleyim? Yok lan şimdi senin o psikopat abilerinle uğraşamam.

Dediğinde güldüm.

-bu biraz zor yiğidim, şimdi evdekiler bir sürü soru sorarlar özellikle de güney.

-of ya! Lan varya zengin oldun diye sevindik her gün buluşuruz falan zannettim fakat bu insancıklar her şeyi mahvetti.

Dediğinde ben de ofladım.

-yiğidim biz yine buluşuruz da

Cümleme devam edemeden birden odanın kapısı açıldı ve içeri dünya da en son görmek isteyeceğim kişi olan Polat girdi.

-yiğit ben seni sonra ararım hadi görüşürüz!

Deyip telefonu hızlıca kapattım.

-ne oldu ya yine?

Dedim bıkkınca. Polat da sanırım duş almıştı. O da üstüne siyah bir eşofman ile beyaz bir tişört giymişti. Valla ne yalan söyleyeyim baya karizmatik duruyordu.

-neden hâlâ yatmadın?

Sorusuna göz devirdim.

-sanane, çık çabuk odamdan!

Dedim ve ayağa kalkıp telefonumu şarja taktım. Polat ise hâlâ orada duruyordu.

-ya sen işsiz misin? Git artık bıktım sorularından!

Dedim laptopumu yatağa koyarken.

-niye uyuyamayacaksın?

Oflayıp kafamı kaldırdım.

BİYOLOJİK AİLEM ✔️ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin