27. OKUL

75.1K 3.2K 1K
                                    

Şu an salonda oturuyorduk. Evet benim açıklamamdan sonra Polat da kısa ve net bir şekilde özetlemişti.
Hepsi çok şaşırmıştı. Sonra babam ve Fırat abi benimle ne kadar çok gurur duyduklarından bahsetmişti. O adama gelecek olursak ise, dışarda ki koruma abilerden gizlice girmiş, tabii bu sırada çınar abi de bahçe de yokmuş.

Her şey açığa çıktığı zaman çınar abi ve diğer koruma abiler Fırat abinin emriyle adamı alıp bir yere götürmüşlerdi. Nereye gittiğini sadece Fırat abi, Polat ve babam biliyordu.

"Of yarın okul var." Dedi efe bıkkınca. "Efe okul bir haftadır vardı, sadece siz gitmediniz." Dedi güney elinde ki telefona bakarken. "Bu okulun forması falan yok değil mi?" Diye sordum. Annem gülümseyerek cevapladı. "Yok kızım, serbest gideceksiniz." Dedi. "Hadi artık odanıza, geç oldu. Üstüne üstlük yarın erken kalkacaksınız." Dedi babam. Efe oflayarak kalktı, o kalkınca bende kalktım. "O zaman iyi geceler hepinize." Dedik ve efeyle beraber yukarı çıktık.

"Ablacım hadi iyi geceler, alarmını 7'ye kur." Sadece baş salladım ve odama girip kendimi yatağa attım. Cebimden telefonumu çıkarıp yiğidi aradım. Hemen açtı.

"Alo? Efendim yavrum?" Dedi kaba bir sesle. "Yiğit yarın okul varya, kaçta çıkacaksın evden?" Diye sordum. Derin nefes verdi. "ALLAH bilir kanka." "Tamam her neyse, yarın okul da buluşup konuşalım." Dedim. "Bana uyar, hadi iyi geceler." Dedi ve telefonu kapattı. Oflayarak ayağa kalktım ve kareli pijama takımımı giydim. Işığı kapatıp yatağa girdim ve uyumaya çalıştım.

Aradan neredeyse 20 dakika geçmişti ama hâlâ uyuyamamıştım. Tam öbür tarafa döneceğim sırada kapı açılma sesi geldi. Kıpırdamadan gözlerimi kapattım ve çaktırmadan yorganın altına kaydım.
Adım sesleri gelip yanımda durdu.

"Bugün çok korktu." Polat'ın sesini duyduğum da kısaca nefesimi tuttum. "Bir psikiyatriyle konuşması lazım, ama bugün sen de gördün." Hadi canım Fırat abi ve Polat şu an benim odamda, tam yanımda konuşuyor olamazdı değil mi?
"Abi zorlamanın bir anlamı yok, ne zaman isterse." Bunu Polat mı söyledi şimdi? Vay canına!

"Tamam her neyse, Polat artık tedavi olman lazım. İtiraz etme sakın." Dedi Fırat abi, sert ve kısık bir sesle. Polat'ın oflama sesi geldi. "Başlama sen de abi, tedavi olmak isteseydim bu zamana kadar beklemezdim." Dedi Polat bıkkın bir sesle.
"Yakında öleceksin Polat, bunu bile bile hâlâ mı? Biraz aileni düşün, umursamaz olma." Polatın hastalığı çok mu ileride acaba? Ben kimsenin ölmesini istemiyordum.

"O pisliği ne yaptın?" Dedi Polat konuyu değiştirerek. Yanımda bir ağırlık oldu ve bir el yavaşça saçlarımı okşamaya başladı. "Güzelce dövdükten, sonra da tüm suçlarını ortaya dökerek polise teslim ettirdim." Ses çok yakınımdan geldiğinde saçımda ki elin Fırat abiye ait olduğunu anladım.
"Pekâlâ, çıkalım." Dedi Polat ve adım seslerinden anladığım kadarıyla kapıya doğru gitti. Fırat abi de yanımdan kalktı, bir an da dudaklarını alnıma bastırmasıyla şaşırmıştım ama hâlâ gözlerimi açmamıştım.

"İyi geceler." Diye fısıldadıktan sonra gittiğini hissettim. Kapının kapanma sesi geldiğinde gözlerimi açıp derin bir nefes verdim.
Daha fazla da oyalanmadan kendimi derin bir uykuya bıraktım.

∆∆∆

Alarmın üst üste birkaç defa çalmasıyla gözlerimi açtım. Yavaşça yerimden doğrulup esnedim. Güneş daha yeni doğuyordu, bu yüzden gökyüzü çok güzel bir renk almıştı. İçimde küçük bir heyecan vardı. Bugünün güzel geçmesini umarak ayağa kalktım ve banyoya girdim.
Günlük işlerimi hallettikten sonra banyodan çıkıp dolabımın karşısına geçtim. Kareli ince bir gömlek, beyaz bir tişört, siyah bir kot pantolon ve gri bol bir hırka çıkarıp giydim.

BİYOLOJİK AİLEM ✔️ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin