Ne Zamandır Sendeyim

Bölüm - 5

Yorumlarınızı bekliyorum hepinize iyi okumalar.

------

Byun Baekhyun

"Rahat dur artık. Saatlerdir dönüp duruyorsun."

Gözlerim kapalı ve sırtım dönük şekilde sesimi olabildiğince kızgın tutmaya çalışarak başladım sözlerime. Sabahları erkenden uyanmayı hiç sevmiyorum. Özellikle nöbetten sonraki boş sabahımda hiç sevmiyorum. Uykusuz kaldığımda çok huysuz olduğumu söylüyorlar ki haklılar. Ama kendileriyle çelişiyorlar bu insanlık soyu.. Huysuz olmamı istemiyorlarsa beni erkenden uyandırmaktan vazgeçmeliler.

"Özür dilerim sevgilim. Ben kahvaltı hazırlayacağım sen biraz daha uyu."

Sabahları nasıl bu kadar neşeli olduğunu asla anlayamadığım sevgilim kıkırdayarak konuşmasını bitirip yataktan kalkarak sessizce mutfağa ilerledi. Ben de biraz daha uyuyabilmek için gözlerimi kapattım fakat artık bir kere uyandığım için bir daha uykuya dalamıyordum. Bu hep olurdu ben bir kere uyanırdım asla geri uyuyamayacağımı bilmeme rağmen tekrar gözlerimi sımsıkı yumup uyumaya çalışırdım.

Artık bu lanetli sabahı kucaklayıp uyuma çabalarıma bir son verdim. Komodinde şarja takılı halde bekleyen telefonumu açar açmaz dünyanın en sinir bozucu patronu olan Kyungsoo'dan gelen onlarca mesajla karşılaştım. Günüme Kyungsoo'dan gelen mesajlarla başlamak... Bundan daha kötüsü olamazdı herhalde. Demiştim bu sabah lanetli!

Amerika'dan benim sayemde getirdiği ve bana borçlanmasına neden olan profesör tüm mesajların ana konusuydu. Kyungsoo'nun mesajlarına göre profesör kendine ameliyatta yardımcı olacak herhangi bir doktorun bu hastanede bulunmadığından bahsedip Amerika'dan doktor arkadaşını getirmek istiyormuş. Kyungsoo ise profesörün isteği karşısında sinir küpüne dönmüş. Ekrandaki onlarca küfürlü mesajdan bu anlaşılabiliyordu zaten.

Profesörü hiç sevmediğini, hastanede o kadar çok doktor varken hiçbirine güvenmemesine sinirlenmişti. Aslında Kyungsoo haklıydı. Hastanemizde başarılı doktorlar vardı, profesörün yanına başka doktor istemesi bize hakaretti fakat benim isteğimi kırmayıp uzunca bir yoldan geldikten sonra adamın istediklerini yapmamak saygısızlık olurdu. Amerika'dan gelecek diğer doktor yüzünden ameliyat birkaç gün ertelenecekti fakat bu bir sorun değildi. Sonunda o çocuğun iyileşecek olması hepimiz için güzel bir sondu.

Kyungsoo'nun mesajlarına cevap vermeyip yataktan kalktım. Ona cevap vermemem daha çok sinirini bozacaktı ve bu durum beni keyiflendirdi. Madem sabahımı lanetlemişti ben de onu sinirlendirirdim. Yıllardır yanında çalışıp onun kahrını çekiyordum zaten. Bazen bu boş çenemden ve yufka yüreğimden çok çektiğimi düşünüyorum. Kyungsoo yirmili yaşlarımda sahip olduğum ilk dostumdu. Nasıl böyle sinir bozucu bir kişiliğe sahip olursa olsun bana farkında olmadan birçok kez yardım etmişti. Miniğimi kazanmamı sağlayan bile oydu ama hala sevgilimle tanışabilmek için kırk takla atıyordu. Aptal herif asla gözlerini bu dünyaya tam anlamıyla açamıyordu. Bakıyordu ama göremiyordu. Büyük bir yarısını kaybettiğinin farkındaydım ama ona bu aptal davranışları yüzünden her ne yaşadıysa üzülemiyordum bile.

Yatağın kenarında sevgilimin benim için bıraktığı terlikleri giydim, aslında evimiz soğuk değildi ama benim ayaklarım hep üşürdü ve eğer terlikleri giymezsem tüm kahvaltı boyunca bana üşürsem ortaya çıkabilecek hastalıkları anlatacaktı. Evet doktor olan bana gelip bunları anlatacaktı. Terliklere tekrar bakınca istemsizce gülümsedim. Benim sevimli ve evhamlı miniğim.

Mutfağa doğru ilerlerken tek düşündüğüm tek şey mutfakta çok hasar olmamasıydı. Sevgilim çok güzel yemekler yapıyordu fakat bunları yaparken etrafı savaş alanına çevirmek de onun göreviydi. Sonrasında çoğunlukla birlikte toplardık, bana yemek hazırlaması karşılığında onunla mutfağı toplamak eğlenceliydi. Bulaşıkları yıkarken yüzüne köpükler sürüp güzel kıkırdamalarını dinlemek beni mutlu ediyordu. Ama aynısını o yaptığında yine huysuz birine dönüşüp ona misliyle karşılık verirdim. Byun Baekhyun ile tanışın millet!!