Bölüm - 6

202 28 22
                                    


Kim Jongin

Az önce olanlara gerçekten inanamıyordum. Kyungsoo çocuğun ameliyatının iyi geçmesi haberine sevinip boynuma atlamıştı. O an gerçekten kollarımı beline doladığım an başımı da boynuna koymak istedim fakat benim için gelip geçen zorlu yıllar, başardığım şeyler ve onu aştım düşüncesi buna engel oldu. Ben onun istediğinde sarılıp, istediğinde ise yüzüne bakmayacağı bir insan değildim.

O günden sonra çok değişmiştim, şimdi bana sarıldı diye üstesinden geldiğim her şeyi yıkıp, boş bir umuda, saçma bir hayale tutunup her şeyi mahvetmeye, eski haline döndürmeye hiç niyetim yoktu. Eminim ki Kyungsoo beni hala arkadaşı olarak görüyor, bana sarılmasının nedenini ise o anki mutluluğu olarak düşünüyordum. Benim yerimde başkası olsa ona da aynısını yapardı. Kendimi özel hissetmemem lazımdı. O dipsiz kuyuya tekrar düşmek istemiyordum.

Tüm bu düşüncelerimin eşiğindeyken yıllar önce ciğerlerime baharı getiren o kokuyu anımsadım birden. Ne yani onu ve eskileri düşünmem hala bana güzel şeyler mi hatırlatıyordu. Gözlüklerimi biraz indirip dosyaya daha da yoğunlaşmaya çalıştım. O sırada kapının çalmasıyla kafamı kaldırıp o ışıl ışıl parlayan gözleri görmem bir olmuştu.

Tıpkı geçmişteki gibi parlıyordu gözleri, bana her şeyin iyi olacağını beni koruyacağını hep mutlu olacağımızı anlattığı günlerdeki gibi.. İçeriye saçma bir neşeyle girdiğinin farkındaydım. Sarılmamız belki de onu da mutlu etmiştir diye düşünmeden kendimi alamıyordum. Bu sorularımdan aramızda geçen kısa diyalogla beraber kurtulmuştum.

Gözleri, dudakları o güzel kokusuyla güzel sözleriyle aklımı bulandırıyordu. Bir an için kalbimi dinlemek istemiştim. Sadece bir anlığına. O bir anlık istisnamda dahi ona çekilmeden edememiştim. Biz asla beraber olamayacaktık Doh Kyungsoo. Sen hazır olsan ben eksik olacaktım ben hazır olsam sen bana geç kalmış olacaktın. O yüzden senden uzak durmam kalbimi yıllardır yaptığım gibi devreden çıkarmam hepimiz için en iyisiydi.

Bana ne anlatabilirsin ki Kyungsoo.. Bana anlattığın o şeyler yıllar önce parçalanan duygularımı iyileştirebilir mi? Yıllar önce kaybettiğim inançlarımı bana geri verebilir mi? Ben artık ne senin ne de senin gibilerin vicdanlarını rahatlatmak için kullandıkları bir kurban değildim.

5dakikaya kapının önünde ol, seni almaya geldim. Telefonumun mesaj sesi sayesinde düşüncelerimden ve ondan ayrılıp ekrana baktım. Ahn Hyejin adlı kişiyi görünce mutlu oldum, onunla görüşmeyeli çok uzun zaman olmuştu. Sırt çantamı da alıp buradan bir an önce uzaklaşmam gerektiği yönündeki düşüncelerime uyup arkama bile bakmadan odadan ayrıldım.

Hyejin ile üniversite okurken Amerika'da tanışmıştık. Ben ilk taşındığım zamanlarda arkadaş bulmak istemiyorsam da o Koreli olduğu için sürekli yanıma gelip benimle konuşuyordu. Arkadaşlığımız da bu şekilde başlamıştı. Kendisi benden üst dönem olduğu için ders notları ve sınavlar konusunda her zaman bana yardımcı olmuştu. Hatta ikimizin de ekonomik zorluk çektiği bir süre ev arkadaşı bile olmuştuk. İkimiz de birbirimize çok destek olup, her şeyi beraber atlatmıştık.

Fakat o mezun olur olmaz Kore'ye dönüp mesleğini burada yapmak istediğini söylediğinde iletişimimiz azalmıştı. Her ne kadar telefonla konuşmaya çalışıyor olsa dahi aramızdaki saat farkı buna çoğu zaman engel oluyordu.

Çantamı alıp hastanenin önüne indim. Buradaki arabalardan hangisinin onun olduğunu bilmiyordum bu yüzden onu bulmamın zor olacağını düşünüyordum ki o arabanın camını indirmiş bana kocaman gülümseyerek el sallıyordu. Yanındaki küçük kız çocuğu beni görür görmez koşarak yanıma geldi.

Ne Zamandır SendeyimWhere stories live. Discover now