Bölüm - 12

198 25 98
                                    


Merhabalar öncelikle kapak fotoğrafımızı yeniledik yeayyy ! Dünyada iyi ki yetenekli insanlar var :) Bu güzel kapak için @cheosdal ' a çok çok çok teşekkür ederiz! Artık bana bir sürü yorum ve oy borçlusunuz arkadaşlar çünkü bu hafta neredeyse her gün bölüm geldi ehe ! Yazar notu aşağıda olur derler ama ben de bölümü güya pazar salacaktım.. Her şey istediğimiz gibi olmaz değil mi? Minjun karakterimiz geldi bu bölüm birazcık ve aşırı mutluyum onu paylaştığım için. 

İyi okumalar yorumlarda görüşelim mi ?



Kim Jongin

Pijamalarımı giyinirken bir yandan da son bir haftanın nasıl geçtiğini düşünmeden edemiyordum. Yanımdaki yatakta düzenli nefes alış verişlerini duyduğum adamın geçtiğimiz beş günde nelerle uğraştığını görme fırsatı bulmuştum. Tanrım bu insanlar delirmiş olmalı diyerek elimde evrip çevirdiğim tişörtü giyinip Kyungsoo'yu uyandırmamaya çalışarak yastığımı aldım. Tam odadan çıkacakken seslenmişti.

"Jongin gidiyor musun?" yanındaki gece lambasını açıp patlamış dudağıyla, morluklarıyla yüzleşmemi sağlamıştı.

"Hıhımm içerde olacağım ben, sen rahatına bak."

"Özür dilerim.." bir anda bakışları benden kucağındaki ellerine kaymıştı. Parmakları hala yaralarla doluydu. Onlarla oynaması bana geçmişi hatırlatıyordu. Benim yüzümden karıştığı kavgaları.. Ne değişmişti Jongin onca yıldan sonra hala bu koca gözlü ve gülünce dünyanı aydınlatan adam hala seni korumak için yaralanıyordu.. Yavaş adımlarla yanına yürüdüm. Yatağa onun karşısına gelecek şekilde oturup tırnağının kenarındaki etlerle oynayan elini ellerimin arasına alıp parmaklarını sevmeye başlamıştım.

"Neden özür diliyorsun ki? Hem bak bunlarla böyle oynarsan iltihaplanabilirler canın daha çok acır."

"Acıyor zaten.." cümlesiyle gözleri dolmuştu. Canımı yakıyordu bu hali..

"Soo, bana her şeyi en başından anlatmak ister misin? En azından bunlar nasıl oldu bilmeme müsaade eder misin?" parmaklarımı canını yakmaktan korkarcasına yaralarının üzerinde gezdirirken elim yanaklarındayken gözlerini kapatıp olumlu anlamda başını sallamıştı.

Artık bahsetmek istiyordu, derin bir nefes aldırmıştı bu hareketi bana. Onu eve getirdiğim zaman ağzını bıçak açmıyordu sadece uyumak istiyorum diyebilmişti. Onu evde bırakıp işe de gidememiştim ya ben evde yokken çekip giderse, ya onu bulamazsam diye korkmuştum. 

O kendini rahat hissetsin diye olabildiğince normal davranmaya çalışmıştım. Şimdi bu geçtiğimiz günleri anlatacaktı. Ben yaralı elini avuçlarımın içine alıp hafifçe sıkınca o da tüm gücünü toplamışcasına gözlerimin içine bakıp anlatmaya başladı.

"Geçtiğimiz günlerde biliyorsun Yönetim Kurulu toplantısı yapılacaktı ve ondan öncede Minho hastaneyi ziyaret etmişti. Aslında her şey Minho Ve Hwa Young'un planıydı bence."

FLASHBACK

Doh Kyungsoo

"Saçmalama Baekhyun toplantı yarın ve ben nasıl senin yerine Jongdae ile katılayım. Aptallaşma!!"

"Düzgün konuş be! Ha ben olmuşum ha Jongdae olmuş ne fark eder alt tarafı Jongin'in doktorluk açısından bu pozisyona uygunluğu açısından bir hekimin görüşü gerekiyor. Hem Chanyeol'e çoktan söz verdim ekemem." Tam ağzımı açmıştım ki ellerini yukarıya kaldırıp beni susturdu.

"Hem sen ameliyat başarılı geçerse sana bir aylık ücretli izin vereceğim dedin. Bunu sen söyledin bak hem de tam daşurda dedin!"

Baekhyun ameliyat için konuştuğumuz günü hatırlatıp koltukları göstermişti. Haklıydı ona söz vermiştim ama bu hafta geçse öyle gitselerdi olmuyor muydu! Lanet olasıca özelgün takıntıları.. Sevgiliysen her gün özeldir işte ne diye başladığın güne anlam yüklersin ki. Sıkıntıyla saçlarımı karıştırıp kravatımı gevşetmiştim.

Ne Zamandır SendeyimWhere stories live. Discover now