3.5

43.2K 2.9K 1.1K
                                    

sizce ben önceki bölüm sonunda size fake atmış mıyımdır?
KSÖQĞQLDLAÇAŞLDPDĞWİQPQÖDİWÖAPFMQJ
bir de bu bölüm biraz kısa ama sonuç olarak bugün iki bölüm atmış oldum o yüzden hiç kısa falan demeyin 🥲

buray - alaz alaz
bu kitapta bu şarkı olmazsa olmazmış

🩺

Naz Yılmaz

"Alaz?"

Aniden irkilip kafamı sesin geldiği yöne çevirdiğimde Doğukan'ı ve yanında sevgilisini gördüm. Doğukan abartılı hayal kırıklığı ile Alaz'a bakıyordu. Alaz da onu fark edince kafasını bacaklarımın üzerinden kaldırdı ve yattığı yerde biraz doğruldu.

"Doğukan?" dedi onunla aynı ses tonunda. Yerden destek alarak ayağa kalktığında ben de birine basılmanın yarattığı telaşla çantamı alarak oturduğum yerden kalktım. Alaz elini belime yerleştirip kendisine çekince Doğukan'ın gözü Alaz'ın eline kaydı.

"Ne demek lan bu?"

"Kör müsün? Oradan bakınca neye benziyor Doğukan." dedi belimdeki elini çekip yanındaki elimi tutarak. Şu an ilk defa birine sevgili olduğumuzu söylüyorduk. Bunun yüzünden gereksiz bir heyecana kapıldığım için kalbim hızlandı. Doğukan yüzüne yazıklar olsun der gibi bir ifade yerleştirdi.

"Demek beni aldatıyorsun ha? Beni, beni, Doğukan'ını..."

"Ne saçmalıyorsun oğlum sen? Ne aldatması? Ya sabır ya." dedi Alaz sakin bir sinirle, boynunu esnetip sola yatırdı. Doğukan'ın gözleri bu sefer bana döndü.

"Siz şimdi, sevgili misiniz?" dediğinde Alaz'a baktım, bana bakmadan Doğukan'a gözlerini devirdi. Sonra yüzümü Doğukan'a çevirip kafamı evet anlamında salladım. Doğukan hızla gözlerini yumdu.

"Ah çok fena. Tansiyonum düştü galiba Miray, dil altımı getir çabuk." diye rol yaptığında Miray elini Doğukan'ın kafasına hafifçe vurdu. "Bir kere de abartma be Doğu." Doğukan istediği tepkiyi alamamış olmalı ki yine bize sataştı.

"Siz ne zamandır sevgilisiniz ya?" diye sordu. Panik içinde etrafıma bakınırken aklıma gelen şey ile parmağımı şıklattım. "Ders... Aaaa benim dersim vardı. Kesin geç kaldım, gidiyorum ben. Konuşuruz bunları bir ara Doğukancığım ya."

"Kaçma Naz, gel buraya."

"İnan kalmayı çok isterdim ama biliyorsun ders bu beklemez." dedim yapay bir üzüntüyle. Sonra da Alaz'a döndüm. "Sonra görüşürüüz." dedim cilveli bir sesle.

"Görüşürüz." dedi elimi bırakmamaya çabalayarak. Sonunda parmaklarımız birbirinden ayrıldı. "Gözümün önünde cilveleşiyorlar resmen." diye isyan etti Doğukan. Gülerek yanlarından uzaklaştım ve fakülteme doğru yürüdüm.

...

Naz : ben çıktım dersten

Psikolog : bahçedeyim ben de hâlâ

Psikolog : seni bekliyordum

Naz : keşke beklemeseydin ama ya hava çok soğuk
hasta olacaksın

Naz : senin arabanın yanında buluşalım o zaman?

Psikolog : bahçeye gelsen daha iyi olur gibi

Psikolog : birileri hâlâ seni bekliyor

Naz : ay deme onu

PSİKOLOG BEYOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz