Hep

3

Yorum yapın gencolar nolorrrrrrsunuzzz.....

GÜNÜMÜZ

"Vay canına."dedi Çağla kıkırdayarak. "Demek benden hoşlanmana seni cımırarak karşılık verdim."

Ateş gülümseyerek,"Tırnakların çok uzundu."dedi ve sanki kolu hala ağrıyor gibi eliyle sıvazladı. "Ben senden hoşlandığımın farkına da seni güzel bulduğum farkına da o an vardım."dedi mutlulukla. "Senin farkına varman birkaç ay daha aldı ama." Bunu yüzünü buruşturarak söyledi. "Benim gibi yakışıklı herifi bulmuşsun, üstelik param da var altı ay aldı hoşlanman."

"Benden hoşlandığını söylediğinde ne yaptım ki? Nasıl karşılık buldu bu ilişki."

Ateş kıza yaklaşarak elini tuttu ve kalbine götürdü. Kızın gözleri içine öyle bir bakıyordu ki Çağla ruhunu gördüğünü düşündü. "Ben bir suikast girişimi yaşadım."dedi ve kalbinin olduğu yerden biraz aşağıya kaydırdı kızın elini. Genç kız kaslı gövdede sürtünen eliyle utandı ama elini çekmedi.

"Tam burası."dedi biraz daha aşağı inerek. "Mermi buradan girdi ve belki de biraz yukarıya isabet etseydi ölecektim. Kurtuldum çünkü yanımda sen vardın." Kızın elini dudaklarına götürerek öptü.

‽‽‽

3 yıl önce New York Amerika

"Kızım biraz sakin ol."dedi yaşlı adam tekerlekli sandalyesini sürüp yanına giderek. "Amerika'nın en iyi doktoru onun ameliyatında şu anda. Benim oğlum olmasına rağmen içim rahat. Biliyorum ki ona hiçbir şey olmayacak."

Genç kız kanlı ellerine bakarak titrek bir nefes aldı. Ağlaması yeni durmuştu ve gözleri kan çanağıydı.
"Ben,"dedi ve yutkundu. "Biraz korkuyorum."diye fısıldadı. Hüseyin Bey korumasından aldığı peçeteyi kıza uzattı. "Akıtma göz yaşlarını daha fazla."dedi babacan bir şekilde. "Emin ol buna sebep olanlar oğlumdan kötü durumda, ben bunu düşünerek huzur buluyorum." Çağla peçeteyi alarak yanaklarını ve burnunu sildi.
"Teşekkürler."dedi burnunu çekerek.

Biraz sonra ameliyathaneden çıkan doktoru başıyla işaret etti. "Bak, adamın yüzü gülüyor."

**

"Bizi çok korkuttun eşşək sıpası."
Ateş gülümsedi ve kafasını çevirerek başında dikilmiş kıza baktı. "Çağla olmasaydı ölüyordum."

Çağla utanarak,"Abartma."diye mırıldandı. "Ben sadece kalbinin orada kırmızı beneği görünce seni ittim."

Babasına baktı Ateş ve kaş göz yaparak,"Çağla sence de bugün çok güzel değil mi, baba?"diye sordu.
Babası aralarındaki muhabbeti bildiği için kuvvetli bir kahkaha attı ve Çağla şaşkınlıkla ikisini izledi.
"Bu halde bile böyle davranabiliyorsun."dedi hayretle.

Baba oğul beraber kızın yüz ifadesine güldüklerinde Çağla kırmızının kaçıncı tonu olduğunu bilmiyordu.

Stresle nefes alarak,"Ben gideyim."dedi ve Hüseyin Beye baktı. "Bugün beni rahatlattığınız için teşekkür ederim efendim."

Hüseyin Bey kafasını iki yana salladı. "Hiçbir yere gidemezsin güzel kızım."dedi. "Benim acil çıkmam gerekiyor ve oğlum yalnız kalmamalı. Annesi olacak kadın Paris'te ve o gelene kadar oğluma refakatçi olarak sen kalacaksın."

Çağla ağzını açıp bir şey diyecekti ki Hüseyin kaşlarını çatarak konuşmasını engelledi. "Kesinlikle itiraz istemiyorum."

Biraz sonra Hüseyin Bey'in koruması gelip onu kapıya doğru sürüklerken genç adama göz kırptı yaşlı adam. Çağla bunu görmüştü.