Hep

40

"Bu saçmalık. Her erkek aldatır." Eşsiz omuz silkti. Kenan kıza şaşkınlıkla bakarak,"Ne?"dedi.
Ateş sinirlenmişti. "Her erkek aldatmaz seni sersem."

Eşsiz kaşlarını çattı. "Hayır, aldatır sersem."
Çağla merak etti. "Neden erkeklere hiç güvenmiyorsun Eşsiz?"

Eşsiz ona hala hayretle bakan sevgilisine dönerek,"Bakma şöyle!"diye kızdı. Sonra Çağla'ya doğru,"Kiminle konuşsam aldatılmış. Erkekler uçkuruklarına biraz fazla düşkünler."dedi.

Kenan sabır çekerek,"Ateş kardeşine vurabilir miyim?"diye sordu.
Ateş arkadaşının vurmaktan kastının ne olduğunu bildiği için kafasını salladı. "Bir tane de benim için vur."

Kenan yanında oturan sevgilisinin kafasına bir tane vurunca Eşsiz bağırarak,"Ne yapıyorsun be sen?"diye ona döndü.
Kenan bir tane daha vurup,"Bu da Ateş içindi."dedi.

Eşsiz elini kaldırıp Kenan'a sert bir tokat attı. Yana düşen kafasını Ateş'e çeviren Kenan,"Eli çok ağır."dedi.

Ateş sırıttı. Çağla iç çekti. "Her erkek aldatmaz Eşsiz."dedi. "Seven erkek aldatmaz. Sevdiğini sanan erkek aldatır. Türkiye böyle insanlarla dolu. Avrupa'da. Amerika'da. Her yer."

Uyuyan Uraz'ı kucağına alarak saçlarını okşamaya başladı. Eşsiz kıza katılmadı.

"Kadınlar da aldatıyor ancak erkekler daha çok. Sebebi belli değil mi?"

Ateş sinirleniyordu. "Eşsiz biraz daha erkeklere sallarsan bozuşabiliriz."

Göz devirdi genç kız.
Kenan imayla sordu. "Sen şimdi bana güvenmiyor musun?"

Kafasını salladı. "Ateş'e de güvenmiyorum, sana da."

Ateş kaşlarını havaya kaldırarak,"Ateş?"diye sordu. Eşsiz yüzünü buruşturdu. "Sana asla ağabey demeyeceğim."

Kenan ofladı. "O zaman ben de sana güvenmiyorum Eşsiz."dedi ne diyeceğini bilemediğinden. Eşsiz alayla güldü. "Güvenme."

Çağla ayağa kalkıp,"Uraz'ı yatağa yatırıp geliyorum."dedi ve kucağındaki oğlu ile merdivenlere yöneldi.

Ateş karısı gözden kaybolunca kaşlarını çattı. Elini tehdit edercesine salladı. "Bana bak küçük hanım,"dedi. "Karımın aklını bulandırmaya başladın. Seni dizime yatırır gerçekten döverim."

Eşsiz kaşlarını çattı. "Baya korktum."dedi. Ateş arkadaşına baktı. Kenan ne dediğini anlamış gibi kafasını sallayınca ayağa kalkıp kıza ilerledi.
Kenan da ayağa kalktığında,"Ne yapıyorsunuz be?"diye sordu Eşsiz korkuyla.
"Beni öldürüp düşüncelerimle mezara mı gömeceksiniz?"

Ateş dibine girince ayağa kalktı Eşsiz ve koltuğa tırmanarak geriye doğru aniden kaçmaya çalıştı.
Ateş kızı belinden yakalayarak omzundan aşağı sarkıttı. "Aç kapıyı Kenan."dedi bahçeye çıkan camı işaret ederek.
Kenan camı açtı ve havuza doğru ilerleyen arkadaşının peşinden gitti.
Eşsiz, Uraz uyuyor diye çok bağırmamaya özen göstererek çırpınıyordu.

"Bırak beni!"diye ciyakladı.
Ateş,"Pekâlâ."dedi ve kızı havuza fırlatarak bıraktı. Eşsiz engelleyemediği çığlıkla suya düştüğünde boğulduğunu sandı. Çünkü yüzme bilmiyordu.
Çırpınırken Kenan güldü. "Eşsiz ayaklarını yere koysan değecek!"diye uyardı kızı.

Eşsiz debelenmeyi kesip ayaklarının yere koyduğunda kafasını suyun üstünde durduğunu fark edince rahat bir nefes aldı ve az önceki çırpınmaları yüzünden utandı. Elini yüzüne atarak saçlarını geriye verdi. "Allah'ın belaları."diye yüzünü buruşturdu.
Ateş ve Kenan gülme krizine girerken Çağla merakla aşağı inmiş,"Ne oluyor?!"diye telaşla sormuştu.
Havuzun içindeki Eşsiz'i görünce,"Naptınız siz!"diye kızdı kocasına.

Yanından geçerken Ateş'in kafasına uzanıp bir şaplak attı ve havuzun kenarına giderek elini Eşsiz'e uzattı.
Ateş kafasına vuran karısına kızmak bir yana dursun kahkaha atarken Kenan arkadaşının yediği tokatla daha fazla gülmeye başladı.
Eşsiz,"Beni boğmaya kalktılar!"diye abarttı durumu.

Ateş şaşkınlıkla kendisini savundu. Konuşurken hala gülüyordu. "Kucağıma aldım beni bırak dedi bende bıraktım. Havuz olduğunu görmedim, boğma falan yok."

Eşsiz zor bela ve Çağla'nın yardımıyla havuzdan çıktığında deli gibi üşüyordu. Popo cebindeki sertliği hissettiğinde ciyakladı. "Ayy!"dedi elini atıp içi su dolan telefonunu çekerek. "Allah gerçekten sizi nasıl biliyorsa öyle yapsın, gitti telefonum!"

Çağla kızı hızla içeri sokup banyoya yöneltirken Kenan,"Eşsiz benden ayrılmasa bari."dedi iç çekerek.

Ateş omuz silkti. "Onun yerinde olsam ayrılırdım. Bana bakma öyle Kenan, ben yapabilirim ancak senin sevgilin o. Nazik olmak zorundasın."

Kenan dehşete düştü. "Ateş seni suya atarım he!"

Ateş dalga geçti. "Nah atarsın."

"Öyle mi?"

Arkadaşına tehdit edercesine yaklaşınca Ateş kaşlarını çatarak elini kaldırıp,"Bak sakın! İkimizde şirket sahibi, tanınan insanlarız böyle bir çocukluk yaparsan seni döverim!"diye tehdit etti.

Kenan güldü.

**

"Siz niye ıslaksınız!"diye ciyakladı Çağla şaşkınlıkla.

Ateş ve Kenan mahçup gözlerle kıza bakarken burnundan soluyan Ateş Kenan'ın yanına giderek karnına sert bir yumruk attı. "Bu puşt yüzünden."diye homurdandı.

Eşsiz güldü. Çağla'nın pijamalarını giymiş sıcak sütü içerken,"Kenan senden ayrılmayı düşünüyordum ancak bu hareketinle bir şans daha vermeyi düşünmeye başladım."dedi.

Kenan gülümsedi. "Sağ ol aşkım."dedi resmiyetten uzak.

Ateş elini Kenan'ın omzuna atarak sinirle sıktı. "Her yer su oldu. Git banyoya da sana kıyafetlerimden getireyim beyinsiz."dedi.
İkili aynı anda merdivenlere yönelince Çağla gülmeye başladı.

"Keşke beni de havuza atsalar."dedi.
Ateş bunu duyunca kaşlarını kaldırdı ve kıza döndü. "Şakaydı!"diye kızdı Çağla birden.
Ateş güldü. "Tamam korkma."dedi ve arkasını dönerek merdivenlere ilerlemeye devam etti.

Çağla oh çekti. Eşsiz'e bakarak,"Otuz yaşındalar ama değil gibiler."dedi gülerek.

Eşsiz"En küçüğünüz benim ancak en olgununuz da benim."dedi homurdanarak. "Bana bir telefon borçlular."
Eşsiz'e hak verdi Çağla. "Yarın iste. Hatta de ki akıllı saatimde bozuldu suya düşünce. Koluna saat olup olmadığını bile farkında değillerdir. Bir taşla iki kuş almış olursun."

Eşsiz ağzındaki sütü fışkırtmamak için çabalayıp zor bela yuttu.
Nefes almaya çalışırken güldü. "Sen çok fenasın Çağla."dedi.

Ateş yukarıdan bağırdı. "Planını duydum Çağla!"

Çağla utandı." Hangi plan?!"diye karşılık verdi.

"Saat olan!"

Göz devirdi genç kız. "Ateş bazen çok sinir ediyor beni. Geçmişten kalan bir kinim de var zaten ona karşı. Sürekli sürekli-"
Ateş yine bağırdı.
"Çağla!"

"Ulan bağırma Uraz uyanacak!"
Çağla öyle bir bağırmıştı ki Uraz gerçekten uyanmıştı.