chapter one

9.5K 134 282
                                    

uyarı: rica ediyorum şu afalladım kelimesine pek aldırış etmeyin. bir zamanlar wattpad'de okuduğum bir kitapta yazar afalladım kelimesini 'kafa sallamak' anlamında kullanmıştı ve ben de öylesine salağım ki bu anlamda aklıma kazıyıp hiç de anlamına bakmamıştım. (yani bi' bakıma kitaplarda gördüğümüz kelimelerin anlamı açıkça belliyse kalkıp sözlükten ekstra bi' kontrol yapmıyoruz) ahmaklığımı mazur görünüz, afalladım kelimesini görünce kafa sallamak anlamında varsayabilir veya siniriniz bozuluyorsa okumayı bırakabilirsiniz. bi' aralar düzeltmeyi planlıyorum, kusura bakmayın.

Okuldan çıktığımda güneş karşımdan tam olarak bana vuruyor, gözlerimi acıtıyordu. Güneşe, sıcağa ve yaza asla tahammül edemiyordum. Sonbahara gireli çok olmamıştı ancak halen yazın kavurucu sıcağını hissedebiliyordum. Aslında bazı günler fazlasıyla sıcak, bazı günler ise ürkütücü bir soğuklukla geçiyordu. Oysa ki İzmir'den biraz uzak bir yaz kasabasında yaşıyordum.

Anlam veremediğim sıcaklık düşüncelerim yaya geçidinin önüne geldiğimde son bulmuştu. Tek omzumda asılı duran ve koluma doğru kayan çantamı geriye doğru ittirdim ve karşıya geçmeye başladım. Eteğimin cebindeki telefonumun titremesiyle birlikte araba geçmeyen ufak yolda duraksadım ve elimi cebime attım. Telefonumu çıkartıp ekrana baktığımda Atıl'ın aradığını gördüm. Muhtemelen bu akşam yemeğe katılıp katılmayacağımı soracaktı.

Aramayı açacağım esnada işittiğim korna sesiyle sağ tarafıma bakmam ve arabanın bana çarpmasıyla yere düşmem bir olmuştu. Önce yolun bir tarafına sürüklenmiş olan telefonuma, ardından tam önümde durmuş olan büyük, siyah arabaya bakıp küfür savurdum. Ellerimle yerden destek alarak doğrulduğumda arabanın kapısı açıldı ve içerisinden çıkan uzun boylu adam sinirli bakışlarıyla yanıma hızla geldi. "Yolun ortasında aptalca durmak küçük bir kız çocuğundan beklenecek bir hareketti." dediğinde kaşlarım çatıldı. Kabahatini kabullenmek yerine bana 'küçük bir kız çocuğu' diyerek hakaret etmeye çalışıyordu. "Yaya geçidindeydim, densiz!" diyerek kalktım. Bakışlarımı adamın üzerinden çekip üzerime götürdüm. Gömleğimin açık olan ilikleri arasından siyah sütyenim belli oluyordu ve eteğim toz içindeydi.

Hızla gömleğimi düzelttim ve eteğime elimle vurmaya başladım. "Bir daha yolun ortasında durursan ölebilirsin, küçük. Eğer daha süratli geliyor olsaydım muhtemelen şu an can çekişiyordun. Yayayken telefonunu kullanma." Adamın dediklerini umursamadan telefonuma doğru ilerledim ve eğilip telefonumu yerden aldım. "Bir daha seni görürsem, sana sorarım." dediğimde karşımdaki adam kibrime karşılık beni öldürecek gibi bakıyordu. Arkamı döndüm ve adamı umursamadan yolun karşısına geçtim. Özrü kabahatinden büyüktü...

Telefonumun tekrardan çalmasıyla sinirle elimdeki telefona baktım. Atıl tekrardan arıyordu. Kaldırımda durdum ve aramayı sinirle açtım. "Ne var Atıl?" diyerek çıkıştığımda yola dikkatle bakarak yürümeye devam ettim. "Ne oldu sevgilim? Niye sinirlisin? Bilmeden bir şey yaptım?" dediğinde derin bir nefes verdim. "Sana sinirli değilim, densizin biri az önce arabasıyla bana çarptı."

"Ne?" dediğinde halen sinirliydim ve istemeden sinirimi ondan çıkartıyordum. "Ne demek 'ne'? Duymadın mı? Biraz daha hızlı gelseydi muhtemelen ölecektim." Atıl bir süre duraksadı, ardından "Nasıl oldu? Anlat." dedi. "Okulun arka sokağındaki yaya geçidinden geçiyordum. Sen arayınca duraksadım ve telefona baktım. O sırada araba çarptı işte. Bir de hayvan herif, özür dileyeceğine beni azarlıyor." sinirle çıkıştığımda, o adamı öldürmek istediğime yemin edebilirdim. "Sana bir şey oldu mu? İyi misin?" dediğinde gülümsedim. "Hayır. Bana bir şey olsaydı o adamı yaşatmazdım."

"Tamam, sana bir şey olmadıysa sorun yok. Bu akşam yemeğe geleceksin, değil mi?" Evimin önünde durdum. "Evet, geleceğim. Umarım annenler beni sever." dedim. "Seni seveceklerine eminim Asena. Kötü düşünme." Gülümsedim. "Pekala, yine de fazla terbiyeli bir kız olmaya çalışacağım..." Atıl güldüğünde basamakları çıktım. "Eve geldim, sonra ararım."

you can be the boss, daddy. +18Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang