41.BÖLÜM - BANKA

89 7 0
                                    

Siyah renkli ekip otosu, kar yüklü bembeyaz bulutlarla kaplanmış gökyüzünün altında, birkaç gün önce yağan karın kalıntıları arasında İstanbul sokaklarında ilerlerken Ferdi Düzyol caddesindeki kavşakta kırmızı ışığa yakalandı. Vitesi boşa alan Tahsin Komiser montunun cebinden çıkardığı cep telefonunun ekran kilidini açarak Haritalar uygulamasına girdi ve kırmızı ile mavi işaretler arasındaki yolda Cavidan Adana Kebap salonunu görünce:

"Tamam şimdi İKA bankasının Erenler yolunu çıkardım. Cavidan Adana Kebap salonu az ileride.. yani on dakikaya bankada oluruz." Ön camdan gökyüzüne bakan Ayla Komiser bembeyaz bulutları gördü:

"Yine kar yağacak. İnşallah biz işimizi bitirip emniyete döndükten sonra yağmaya başlar. Aksi halde trafikte bir sürü vakit kaybedeceğiz." Aracın arka koltuğunda oturan Profesör:

"Çocuklar madem daha on dakikalık yolumuz var isterseniz bir durum değerlendirmesi yapalım." Aylin ve Tahsin Komiser 'Olur.' Dediler. Profesör:

"Tahsin evladım bu Pınar UYANIK'ın oturduğu Sarmaşık sitesinde ikmat edenler için istediğim GBT araştırması ne durumda?"

Yüz metre ilerideki trafik ışıklarında kırmızı yandığını gören Tahsin Komiser ışığa yakalanmamak için vitesi üçe çekti ve dikiz aynasına kısa bakışlar atarak Profesöre cevap verdi:

"Amirim stajer Polis Okulu öğrencisi Erkan ve Muhammet maşallah çok hızlı ilerliyorlar. Sitenin dörtte üçünün GBT sorgulaması nerdeyse bitti. Şimdiye kadar 45 kişinin GBT kayıtlarında Basit Yaralama, Hakaret, Karşılıklısız Çek, Kasten Yaralama, Taksirle Yaralama, Hırsızlık suçlarından kayıtları olduğunu tespit ettik."

"GBT kaydı olanların işlediği suçların önemine bakmadan Pınar UYANIK ile bağlantılarının olup olmadığını araştıralım Tahsin evladım."

Tahsin Komiser onaylar şekilde kafasını salladı ve ışıkları geçtikleri için aracın vitesini tekrardan dörde çekti. Profesör:

"Ayla Kızım 81 İl Emniyet Müdürlüklerine gönderdiğimiz benzer cinayetler ile Akıl Hastanelerinden firar eden hastalar hakkında olan yazılarımızın cevapları gelmeye başladı mı?"

"Doğrudur amirim. Bizim yazıcı Murat gelen cevapları dosyalıyor amirim ama henüz işimize yarar bir cevap gelmemiş."

"Pınar UYANIK'ın Büyükbabası Profesör Robert için İngiliz Konsolosluğu yazdığımız suç kaydı ile alakalı yazıya cevap geldi mi Ayla Kızım?" Ayla Komiser kafasını iki yana salladı:

"Hayır amirim. Biraz daha sürecek gibi."

"Peki Letafet Hanımından öğrendiğimiz Sussanna hakkında İl Milli Eğitim Müdürlüğüne yazdınız mı?"

"Bugün sabah yazı gönderildi amirim. Sussanna denilen İngiliz vatandaşı bir bayanın 10-20 Sene önce İstanbul'da öğrenmenlik yaptıysa kimlik bilgilerinin gönderilmesini istedik."

"Her iki olay yerinden elde edilen kum sonuçları ile çiçeğin inceleme sonuçları Kriminalden geldi mi Ayla Kızım?"

"Dün Kriminal Şube Müdürlüğünden Eren Komiser ile görüşmüştüm. Bugün öğlenden sonra sonuçları göndereceğini söylemişti. İsterseniz bizim yazıcı Murat'ı arayıp sorabilirim?"

"Ara bakalım Ayla Kızım?" Ayla Komiser siyah montunun yan cebinden telefonunu çıkardı ve parmakları yazıcı Murat'a hızlı bir mesaj yazmaya başladı. Profsör:

"Tahsin evladım şu ikinci cinayette maktülün bayıltılması için koklatılan Kerimax isimli ilacı araştırdın mı?"

"İnternete yazınca hemen sonuçlar geldi amirim. Bu Kerimax denilen ilaç bir öksürük şurubu. Esotox isimli molekül ismini tam hatırlamadığım başka bir molekül ile etkileşim halinde bulunduğu için zararsız oluyormuş ama bu öksürük şurubu alkol ile tepkimeye girince uçuculuğu artıyor ve Esotex molekülü diğer molekülden ayrışıyormuş. Yani bir beze bir miktar Kerimax ile saf alkol dökerseniz Esotex molekülü gaz haline geçiyor ve koklayan kişiyi bayıltıyormuş."

İKİ BEDEN BİR KALP(TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin