|37|

779 72 51
                                    

Namjoon erkenden şirkete gitmiş, Jin'in yine yalnız uyanmasına sebep olmuştu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Namjoon erkenden şirkete gitmiş, Jin'in yine yalnız uyanmasına sebep olmuştu.

Oflayarak gri nevresimlerin arasından çıkmaya çalıştı. Namjoon son zamanlarda yaptığı işi bırakmaya çalışıyordu. Bebek işi ciddiye bindiğinden beri bunu dile getiriyordu.

Jin yatakta boşluğa bakarken, Namjoon'un dün gece kulağına fısıldadığı şeyi düşündü.

Katil bir baba olmak istemiyorum Jinnie.

Oflayarak yataktan kalktı.

Elini yüzünü yıkadıktan sonra üstünü değiştirdi. Dün ablası ona bir kaç çiçek fidesi vermişti. Bugün işe gitmeden önce onları ekmeyi düşünüyordu. Eline telefonu aldı. Güne başlaması için en azından kocasının sesini duyması gerekiyordu.

"Bebeğim?"

"Joon." Dedi mızmız bir sesle. "Müsait misin?"

Müsait olmadığını biliyordu. Ama onsuz güne başlamak canını sıkıyordu Jin'in.

"Önemli bir şey mi var?" Namjoon'un sesi. Endişeli çıkmıştı. "İyi misin?"

"İyiyim. Sadece...sesini duymak istedim."

Namjoon gülümsemişti telefonun ucundan. "Akşam koşarak kollarına geleceğim."

Jin gülümsedi. "Seni seviyorum."

"Bende seni seviyorum."

Telefonu kapattıklarında Jin bir daha ofladı. Ayaklanıp üstünü değiştirmesi çok bi zamanını almamıştı. Aşağı indiğinde Aisha'nın mutfakta olduğunu gördü.

"Günaydın efendim." Dedi kız gülümseyerek. "Kahvaltıya ne hazırlamamı istersiniz?"

Seokjin gülümsedi. "Günaydın." Kızın yüz hatlarından asyalı olmadığı belliydi. Sarışın ve mavi gözlüydi."Çok aç değilim. Bir kaç şey hazırlanan yeter. Bahçeyle ilgilenip geleceğim."

"Peki efendim."

Tam çıkacağı sırada Jin tekrar kıza döndü.

"Namjoon sabah kahvaltı yaptı, değil mi?"

"Bay Namjoon'u görmedim efendim. Sanırım ben gelmeden önce çıktı."

Seokjin dudağının içini ısırdı. "Tamam. Teşekkürler." Dönüp bahçeye çıktı.

Bu kadar erken çıkmasını anlayamıyordu Jin. Onun yorulması sinirlerini bozuyordu. Bazen şirketi basıp, onu o kravatından tutup eve getirmek istiyordu.

Üstelik anlayamıyordu. Son zamanlarda Namjoon'a fazla aç hissediyordu. Elleri sürekli üstünde olsun, tenleri sürekli birbirine değsin istiyordu.

Hiç bilmediği çiçek tohumlarını poşetten çıkardı. Yine farkında olmadan dudakları büzülmüş, merakla tohumlara bakıyordu. Küçük bir çukur açmak için ablası alet edavat da koymuştu.

Pain Cycle || NamJin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin