Nyx • Pietro Maximoff

35

Hala burada birileri varsa eğer... selam.

Baya uzun bir aradan sonra geldim. Bu kadar da boşlanmaz, ne deseniz haklısınız da iki ay içine 2 terk edilme ve bir aldatılma sığdırdım.

Bırakın bölüm yazmayı uyumak ve okula gitmek dışında herhangi bir aktivitem yoktu. Bu sefer ciddili battım. Bunları bölüm sonu konuşuruz.

Sınır
40 oy
50 yorum

Sabah uyandığımda hemen yanımda onun olması dünyanın en güzel duygusuydu. Mırıldaya mırıldaya arkamı dönüp kapalı gözlerimle yoklayarak yüzünü buldum.

Çenesi olduğunu tahmin ettiğim yeri öptükten sonra biraz daha aşağı inip göğsüne yanağımı yasladım. "Rissa, kalkmayacak mısın?" Dedi boğuk gelen sesiyle.

Hayır dercesine homurdanıp biraz daha yerleştim. O da pes edip omuzlarıma sarıldı ve çok uzun olmadığını tahmin ettiğim bir süre boyunca öyle kaldık.

Kapı çalınan kadar.

"Kim o?" Diye seslendim kapıya doğru.

"Carissa, benim bebeğim." Duyduğum sesle gözlerim açılıp uykum anında yok olurken Pietro da ayaklandı.

"Bekle!" Diye bağırdım kapıya doğru. "Müsait değilim!"

"Bekliyorum!" Diye bağırdı.

Pietro hızlıca kıyafetlerini toplayıp kucağında kıyafet yığınıyla kalakaldı. Hızlıca etrafa bakındım, saklayacak yer de yoktu ki. "Banyoya!" Diye bağırdım sessizce. Pietro girdikten hemen sonra aynaya bakıp kapıyı açtım.

Yeni uyanmış gibi durmalıydım, Pietro'yla uyanmış gibi değil. Babam içeri girerken kapıyı kapatıp ben de girdim.

"N'oldu babacığım?" Dedim o yatağa otururken ellerimi arkada birleştirip. "Pek bir şey yok," etrafa bakındı. "Sana bir uğrayayım dedim."

Tam da vakti! Kaç haftadır uğramıyorsun da şimdi mi gelesin tuttu!

Hay anlından öpeyim.

Biraz daha konuştuk ama çok gergindim, kalbim fırlayacak gibiydi. Ve tuvaletteki Pietro'yu asla açıklayamazdım.

"N'oldu, Carissa?" Diye sordu. "Biraz gergin gibisin?"

"Yoo ne alakası var? Değilim gergin falan?" Zaten dolaşıp olan saçlarımı biraz daha karıştırdım.

"Buradan önce Maximoff'un odasına gittim." Dedi imalı ama sert bir sesle. "Ve yoktu?"

"Aa, niye ki? Dışarı çıkmıştır belki, dün girdiğini görmüştüm." Yalan değildi, önce onun odasına gitmiştik.

"Aranızda bir şey mi var?"

"Ne?" Dedim. "Ne alakası var, arkadaşız biz!"

"Carissa benimle oyun oynama, iki ay öncesine kadar beni öldürmeye çalışıyordu bu adam."

"Sana yok öyle bir şey dedim!" Sinirle patladım. "Seni öldürmeye çalışan adam benim hayatımı kurtardı!"

Alayla ayağa kalktı ama devam ettim. "Ve ben de onun hayatını kurtardım, aynı yerden geçtik, aynı yemeği yedik, aynı kişilerle uğraştık. Onu düşündüğünden daha fazla anlıyorum."

Sırıttı ama sonra ciddileşti. "Benimle oynama, dedim." Net sesiyle beni yerime sabitledi. "Nereye sakladın gizli aşığını, tuvalete mi?"

Hayretle ona bakakaldım, böyle bir şeyle beni suçlamak için çok emin olması gerekirdi. Banyoya doğru olan beş adımın ikisini gitmişti, çok hızlı düşünmem gerekiyordu öyle de yaptım. Gücümü kullanarak balkondaki çay fincanını yere devirdim.