Eight Letter Love • Taekook

🦋 Yenilikler

~İyi okumalar~

"Orospu çocuğu!"

Taehyung'un ağzından çıkan küfürle bakışlarım Metawin üzerinden çekilmiş ve onu bulmuştu. Elindeki bardağı sertçe masaya bırakıp ayaklanmıştı ki hızlıca kolunu yakaladım.

"Saçma bir şey yapma," bakışları bana döndüğünde ilk başta kolumu tutan elime bakmış daha sonra sertçe kurtulmuştu tutuşumdan. Neyseki bir asilik yapıp hareketlerini sürdürmemişti.

"Nasıl bakıyor şuna bak! Gidip şu sırıtan ağzına bir tane çakmak istiyorum," dediğinde gözlerimi devirmiştim. Tam o sıralarda dans etmekten yorulan Jay oldukça keyifli bir şekilde masaya gelmiş ancak bizdeki gerilimi fark edince sorunun ne olduğunu sormuştu. Taehyung'sa onu aldırmadan "Gidelim buradan," demiş ve Jay'in tüm keyfi gözle görülür bir şekilde kaçmıştı. Hızlıca Taehyung'a karşı kaşlarımı çattım.

"Hiçbir yere gitmiyoruz. Saçmalamayı keser misin?" viskinin dibini bardağına doldurup diklediğinde ayağıyla yerde tekdüze bir ritim tutturmaya başlamıştı. Bu kesinlikle sakinleşme çabalarıydı.

"Eğer yanımıza gelirse-"

"Gelmez, ben gitmedikçe o gelmez. Sorun yok, tamam mı?"

"Kim gelmez? Kimden bahsediyorsunuz," diyerek ikimize bakarak konuştu Jay.

"Jungkook'un ilk aşkı," demişti abartılı bir şekilde Taehyung ve sabırla derin bir nefes almıştım.

"Oh, hani nerede?" diyerek heyecanlanan Jay'e Taehyung umursamaz bir şekilde gözleriyle karşımızı işaret etti. Diğer bir yandan da masadaki içecekleri tüketmeye devam diyordu. Oysaki çok içmeyecekti.

"Woah bayağı yakışıklı, Kook zevkliymişsin," diyerek bana bakıp elini omzuma koyduğunda Taehyung hayretle ona dönüp gözlerini devirmişti. Tam o sıra yanında bir kızla birlikte Kang da masaya geldi. Oldukça sarhoş olduğu her hâlinden belli oluyordu. Bu yüzündeki alık gülüşten bile anlaşılabilirdi. Zaten ikimizin Jay ve Taehyung'a göre hassas bir yapısı vardı.

"Gençler bu Jennie; Jennie bunlar da Taehyung, Jungkook ve kardeşim Jay," diyerek tanıştırmıştı bizi. Hepimize gülümseyen kıza bakıp Jay ve Taehyung'un selam vermesini izlemiştim.

Adını ögrendiğimiz bu kız kesinlikle Kore standartlarının dahi üstünde bir güzelliğe sahipti. Hep birlikte dans ederken o ve Kang'ın yakınlaştığını görmüş ancak çok önemsememiştim. Şimdi ise ikisini yan yana ve yakından görünce birbirlerine oldukça uyum sağladıklarının farkına varıyordum. Jennie; koyu kahve upuzun saçları, bebeksi yüz hatlarına nazaran keskin göz yapısıyla oldukça hoş bir görünüme sahipti ve üzerindeki çiçekli elbiseyle barbie bebeklere bile taş çıkarırdı.

"Seni tanıyorum. Şey... Jeon Jungkook? Değil mi?" sesini duyurmak istediği için kullandığı yüksek sese karşı başımı sallamıştım yalnızca. O sıra Kang masadaki votkadan bir yudum almıştı.

"Kitaplarını okumuştum. Kalemin gerçekten çok kuvvetli, insanların bilinçaltına kadar inmeyi ve etkilemeyi çok iyi biliyorsun. Okuduklarımın etkisinden uzun bir süre çıkamamıştım,"

"Teşekkürler," dediğimdeyse nazikçe gülümsemişti daha sonra Kang'ın elindeki votkayı alıp "İyice uçtun, daha fazla içme bence," demiş ve gözlerinin içine bakarak yavaş bir yudum almıştı. Kang sarhoştu ancak Jennie'nin bu hareketinden sonra tamamen uçtuğuna emindim. Zaten karşılıklı bakışmalarından ikisinin de birbirinden etkilendiği apaçık belli oluyordu. Eminim ki bugün onların birlikte olacağı son gün olmayacaktı.

O andan itibaren Jennie ile birlikte beşimiz takılmaya devam etmiştik. Tabii Taehyung'un bütün tadı kaçmıştı, ona eş olarak benim de. Kang ve Jennie kendi havasındaydı. Jay ise sonunda sarhoş olmuş ve kolunu yerleştirdiği masaya kafasını da yaslayıp gözleri yarı açık bir şekilde etraftaki hareketliliği izliyordu. Elimi Taehyung'un omzuna yerleştirip sesimi duyurabilmek adına kulağına doğru eğildim.