7.BÖLÜM

24.9K 963 8
                                    

Kahvaltılarımızı yaptıktan sonra gamzeyle beraber,buketin yanına gidecektik. Gitmeyi hiç istemesem de yaşadığı ortamı, annesini merak ediyordum....Kapının açılmasıyla birlikte tavanda asılı duran büyük avize karşılamıştı bizi,göz kamaştırıcı,devasa büyüklüğündeydi..Buketin de güler yüzle karşılaması oldukça mutlu etmişti beni, arka bahçeyi göstererek direk oraya girmiştik.Masanın üzerinde duran birbirinden güzel kekleri,kurabiyeleri mideme indirmek için adeta sabırsızlanıyordum..Karşıdan gelen hanımı göstererek "bu annem zeliha" deyip beni tanıştırması oldukça memnun etmişti.Zeliha hanımı görünce şok olmuştum annesiyle resmen terslerdi.Biri kapalı,biri açık,olsun ama önemli olan insan olmasıydı.Buket bu şekilde devam etmeyi sürdürüp,selimden de vazgeçse gayet güzel anlaşabilirdik.Belki gerçek bir dost olabilirdik ama sanırım hayaldi bizimkisi...Zeliha hanım daha, genç birisiydi, otuz dokuz yaşlarındaydı, küçük evlendiği için hemen çocuğunu kucağına almış olmalıydı.Anne özlemini sanırım zeliha hanımda giderecektim...Sohbetimizin ilerlemesiyle hava da kararmıştı..İyice sabırsızlanıyordum artık selimin dört gözle eve gelmesini bekliyordum.Hemen oturduğum yerden kalkmak için can atıyordum adeta.Gamzeye kalsa hala duracaktı..Gamzeye kalkmak için işaret etmemle ayağa kalmamiz bir olmuştu.Tam kapıdan çıkıyorken birden kapının açılmasıyla suratıma gelmesi bir olmuştu. "pardon,çok özür dilerim farketmedim,hızla içeri girince,ne olur kusura bakmayın" demesiyle, başımı kaldırdırmamla daha önce görmediğim buketin abisiyle bu şekilde tanışmış olmuştuk...Beni hemen koltuğa oturtup burnumdan gelen kanları durdurmak için hepsi seferber olmuşlardı,buketin bile titrediğini görebiliyordum..Bir şelale gibi durmaksızın akıyordu.Sızlamasıyla birlikte gözlerimden gelen yaşlara engel olamıyordum.Yüzüm adeta dayak yemiş gibi kan içinde kalmıştı.O sırada gamzenin selimi aradığını farketmiştim... Selimin içeriye hızlı adımlarla bana geldiğini görmek bile acımın hafiflemesine neden olmuştu . " nasıl oldu bu" deyip etrafa bağırıyorken bir yandan da kendi elleriyle yüzümü temizlemesi daha da hoşuma gidiyordu. "benim yüzümden oldu selim,kusura bakma,kapıyı hızlı açınca oldu" demesiyle selimin gözleri bülenti bulmuştu..Kanın fazla akmasıyla başımın dönmesini ve yavaş yavaş gözlerimin karardığını hissetmemle,kendimi hemen selimin kucağında bulmuştum . Bu halimde bile selimin beni kucağına alışını düşünüyordum...Kendime geldiğim de selimi baş ucumda bulmanin keyfini yaşarken bile,baygın gözlerle hala ona bakıp gülümsüyordum....Selimin yardımıyla da kalkıp arabaya binmiştim.Arabayı kullanırken bile aynadan beni izlemesi çok hoşuma gidiyor ve keyif alıyordum....Eve geldiğimizde odama çıkmak için selim eşlik etmişti.Çocuk gibi yatağa yatırıp üstümü de örtüp tam çıkacakken,kayınvalidemi,zehra hanımı,zeliha hanımı ve buketi odamda bulmuştum. Sanırım hepsi merak edip gelmiş olmalıydılar. Kayınvalidemin başımı okşayıp öpmesi ve gözünün sulanması dikkatimden kaçmamıştı.Demek ki gerçekten beni merak etmişti. " canım kızım benim,yüzünü kanlar içinde görüp bayılmış şekilde de görünce öyle çok korktum ki" deyip gözünde duran yaşları da akmıştı....Burnu mu şu an görmesem de az çok tahmin edebiliyordum.Şuan hala acıdan kıvranıyordum.Acı çekerken bile buketin hareketlerini de izlemeyi ihmal etmiyordum.Etrafı büyük bir nezaketle inceliyordu ki, gülmemek için kendimi zor tutuyordum.Burnumun acısını hissetmeyeceğimi bilsem kendimi hemen bırakacaktım ama elimi dahi burnuma götüremiyordum...Buketin yanıma yaklaşıp abisi yerine özür dilemesini beklerken, birden "burnun çok kötü olmuş elif " deyip yüzünü buruşturmasıyla donakalmıştım..İmalı imalı bakıp "sağol buketcigim" dememle,selime dönmüştüm.Allahtan selim anlayıp,hepsini odadan çıkarmıştı,tekrardan başbaşa kalmıştık.Yatağın ucuna oturup "seni öyle kanlar içinde görünce çok korktum elif, ya sana birşey olsaydı?Annelere ne derdim ben?" demesi beni oldukça üzmüştü.Demek ki sırf ailemin yüzünden korkmuştu.Son dediği cümle kulaklarımda,beynimde bağırıyordu adeta,sert bir tonla "yalnız kalmak istiyorum,çıkar mısın lütfen?" Dedigimde, ne olduğunu bile anlamadan,yüzüme öylece bakıp,arkasını dönüp çıkmıştı.Burnumun acısıyla birlikte,söylediği cümle de kalbimin acımasına neden olmuştu.....Odadan niye çıktığımı ben bile anlayamamıştım.İstemsizce söylenmiş bir cümle yüzünden onu ne kadar kırdığımın farkındayım ama birşey yapamıyordum.Öylece olup bitenleri izlemekle kalmıştım.Düşünceler eşliğinde kapının ucunda dört dönerken birden elimi telefonumda bulmuştum.Arayan sekreterim canan hanımdı.Akşam akşam rahatsız edilmekten hiç hoşlanmadığım için direk sessize alıp telefonu kapatmıştım.İçeri girip girmemek konusunda kararsızdım.Onu daha fazla incitmekten korktuğum için kendimi uzak tutmalıydım bu akşam....Aşağıdan annemin çağırmasıyla hızla inmiştim.Zaferi koltukta oturuyor vaziyette görmemle şok olmuştum. " nasıl,iyi mi elif? Öyle hızla şirketten çıkınca merak ettim,geçerken uğrayayım dedim" " iyi etmişsin,sağol kardeşim,kapı baya bir sert çarpmış" dediğimde tuncayın ortada olmadığını anlamıştım.Elifin odasına çıkacak değildi sanırım,böyle birşey yapmazdi heralde deyip,yine de anne me dönüp tuncayin nerde olduğunu sormuştum.Aldığım cevap üzerine içim birazda hafiflemiş olsa da yanına çıkıp bakmayı istiyordum ama zafere ayıp olmasın diye ertelemiştim........Selim çıktıktan yarım saat sonra kapıyı tıklatanın o olduğunu düşünerek istemsizce "gel" dememle tuncayi kapıda görmem bir olmuştu.Tebessüm ederek " geçmiş olsun,naptın böyle burnuna,fena vurmuş olmalısın kapıya" sızlayan burnumun acısıyla gülerek "ben vurmadım kapıya,kapı bana vurdu" dememle gözlerimden gelen yaşlarla gülüşmüştük.Şu halimizi selim bir görse kesin kıyameti koparırdı ama bunu düşünecek halde değildim.Kapının tekrar tıklamasıyla,eyvah bu defa kesin selim,deyip kapının açılmasını bekliyordum.Yani ben ne yapayım şimdi?Adam gelmiş geçmiş olsuna benim suçum yokki,ben bunları geçirirken,selma teyzenin elinde sütle gelmesi beni rahatlatmıştı.Derinden bir ohh çekmeme neden olmuştu.."ne gerek vardı selma teyze" "iç kızım,ballı süt hemde,şifa olsun kuzuma" deyip elleriyle yanağımı okşayıp geri çıkarken birden " selma teyze" "efendim kızım" "selim aşağıda mı?" "Evet kızım,zafer bey oğlumla oturuyorlar" deyip çıkarken,şimdi anlaşılmıştı selim beyin hala bize teşrif etmemelerinin nedeni.Duyduğum şey,rahatlayarak sütümü afiyetle içmeme neden olmuştu...Birden kapının zilini duydugumda kimin geldiğini merak etmiştim.Seliminde daha fazla gelmeyeceğini düşünerek,tuncayin yardımıyla da kalkıp aşağı inmek için koluna girmiştim.Kapıdaki bayanı,selimin yanında görmem kıskanmama neden olmuştu.Elinde bir kaç kağıdı imzalarken görmüştüm,zaferinde yanlarına gitmesiyle bir köşeye çekilip kagida bakarak konuşmaları daha da ilgi mi çekmişti. O kadın ve kağıtta neyin nesiydi şimdi? Ben yavaş adımlarla gözüm selimin üzerindeyken ağır ağır merdivenlerden inerken birden,ayağımın kayıp birkaç basamak,bağırarak düşmeme neden olmuştu.Bağırmamla selimin,zaferin,o kadının ve içerde oturanların bize bakmasına neden olmuştum.Malasef bu bakış selim için iyi bir bakış değildi.Ayağım kaymasıyla tuncaya tutunup ve kolları arasında olmam,onun için hiç hoş değildi.Selimin bunu farketmesiyle bize doğru çatık kaşlarla gelmesi beni oldukça korkutmuştu. " burda ne işin var elif, senin odanda yatakta olman gerekmiyormu?" Diye herkesin içinde bağırması,daha da uzulmeme ve sinirlenmeme neden olmuştu. "Tek başıma sıkıldım" dememle tuncayin " aşk olsun elif,yanındayım ya bir saattir" demesiyle selimin alev püsküren gözleri,gözlerimi bulmuştu.Sert bir şekilde beni oturtup, "şimdi otur bakalım elif hanım" deyip imalı imalı bakıp o kızın yanına gitmişti.Ben onları seyrederken zehra hanımın kayınvalideme dönüp " bu kızda nazar var zeynep hanım,bir kapı,bir merdiven,kurşun döktürmek lazım bence" " ne nazarı zehra hanım sizde abartmayın lütfen" demesiyle yönümü onlara çevirmiştim...Âlem bir kadındı zehra hanım.Sert görünüşünün yanı sıra komik birisiydi de.Hâlâ anlayamamıştım bunların buraya ne ziyarete geldiğini.Tuncayin bazen tek kalıp uzunca telefon görüşmesi yaptığına şahit oluyordum.Sıcak kanliligin yanı sıra esrarengiz bir kişiliğe de sahipti.Bazen korkmama bile neden oluyordu.Ben bunları düşünürken birden,yanıma gelen ve bana el uzatan bayanı farkedip toparlanmam bir olmuştu " geçmiş olsun elif hanım,ben canan,selim beyin sekreteriyim" dediğinde,hemen güler yüzle karşılık verip tokalaşmıştım.Selimin "ne içersin,birşey ikram edelim" demesine kızıp sinirleniyordum.Çalışanlarına karşı bu kadar kibar olmak zorundamıydı? Cananında kalıp bunu kibarca onaylaması daha sinirlenmeme ve ateşimin çıkmasına neden oluyordu.Sinirimden elimin burnuma gittiğini bile farkedemeyecek kadar kilitlenmiştim cananın saf güzelliğine.Hızlıca burnumu kaşımama ve istemsizce bağırmama neden olmuştu.Herkesin bana dönmesiyle afallayıp kalmıştım.Selime dönüp,bir çocuk edasıyla "çok sızlıyor selim" deyip başımı omzuna koymanın keyfini yaşıyorken,sert bir ifadeyle bakıp "müsadenle elif " diyerek toparlanması,gözlerimin hayretle ona bakmasına neden olmuştu.Yine ne oldu tavrıyla bakıp,gözlerini devirerek canana bakmıştı."Yarın saat kaçta toplantımız?" "Sabah on'da efendim,bu arada zafer beyle ve sizle görüşmek isteyen beyler var, SER YAPI şirketinin adamları olduklarını söylediler" deyip,müsaade isteyip hızlıca kalkmıştı.Sonunda gidiyordu ama benim için birşey farketmezdi,yedi gün yirmi dört saat onunla birlikte çalışıyordu.Tam giderken,dönüp gülümseyerek " bu arada efendim yarın istediğiniz yerde rezervasyonunuz hazır "deyip gitmesi meraklanmama neden olmuştu.Ne rezervasyonuydu bu şimdi? İş için miydi acaba? Sorular eşliğinde beynimi kemiriyorken tekrardan elimi burnuma götürmeme ahh çekmeme ve kanamasına neden olmuştum.Tuncayin bunu farkedip birden peçete getirmesi dikkatimden kaçmamıştı...Selim,cananı ve zaferi gecirmek için kapıdan döndüğünde,başımda annesini ve tuncayı görmüş olup hızlı adımlarla bize doğru gelmişti. " yine ne yaptın,ah elif ah" deyip yanıma oturmuştu.Burnumdan gelen hafif kanı temizlemem bile canımın daha yanmasına ve gözümden gelen yaşlara neden olmuştu...Saatin ilerlemesiyle selimin koluna girip odamıza doğru çıkarken,tuncayin bize baktığını farkedip "iyi geceler" deyip başımı çevirmemle selimin tekrardan sert bakışlarıyla karşılaşmıştım.Odaya girdikten sonra,hemen kolunu çekip,elini başına götürerek bir kaç tur attıktan sonra üzerime doğru gelmesi beni korkutmuştu.

BERDEL (Tamamlandı :-) Where stories live. Discover now