already, i'm hurt.

Yapmam Demiştim

Yoongi

Dün gece Jimin'in ağlarken kucağımda uyuya kalmasıyla onu yatak odasına götürmüştüm. Tüm gece uyuyana kadar onu izlemiştim. Sessiz iç çekişleri arasında kendimden iğrenmiştim. Eğer daha erken davransaydım o zaman ona yardım edebilirdim. Geç kalmıştım.

Tüm gecikmeleri onu kırmıştı. Ben geciktikçe insanlar ona kötü davranmıştı.

Kendimi şuan babamın yerine, Jimin'i ise annemin yerine koymuştum. Eğer gecikmesydi babam, annem hâlâ yaşıyor olabilirdi. Her gecikme birini hayattan koparıyordu.

Jimin kopmamak için sımsıkı tutunmuştu. Beklemişti onu tutup çekicek kişiyi. Güçsüzleşmesine rağmen dayanmıştı. Yetişebilmiştim.

Şimdi ise tüm yarlarını sarmaya çalışıyordum. Oldukça çoktu onlar, ama pes edemezdim.

•

Taehyung

Dün gece kendimi rahatlattıktan sonra Jungkook'un yanına yatmıştım. Gece doğru dürüst uyuyamamış ve sabah erken saatlerde artık uyumaya karar vermiştim.

Onu düşünüyordum. Ben onun için ilaç olmalıyken keskin bir bıçak olmuştum. Deşmiştim açık olan yaraların hepsini.

Yaptıklarım onun daha da içine kapanmasına neden olmuştu. Yapmam dediğimi yapmıştım. Babamın dediği gibi olmuştum. Sadece ölüm getirmiştim.

Alfa annem bana hamile iken Alfa babam ona aldırması gerektiğini söylemiş. Annem bu konuda ısrarcı olmuş ve aldırmamış. Tüm risklere rağmen beni dünyaya getirmek için çabalamış. Benim doğumum onun sonu olmuş. Ben doğarken bile iki kişiyi öldürmüşüm. Birinin bedenini toprağa gömmüşler diğerinin ise ruhunu.

Babam beni hiç sevmedi bu yüzden. Onun için hep ruh eşini ondan koparan kişiden ibarettim. Hiç baba sevgisi görmemiştim. Büyüyünce ne olursa olsun kendi ruh eşime ve çocuğuma böyle davranmaya ağına ve onlara sevgi vereceğime söz vermiştim. Yapmamıştım. Sözümden dönmüştüm. Aksine Jungkook'a zarar vermiştim. Küçük orospu? Ta kendisiyim.

Jungkook

Sabah gözlerimi açtığımda yavaş yavaş kendime gelmeye çalıştım. Hafifçe gefildiğimde yanımdaki bedenin beni izlediğini farkettim. Taehyung... Bi' dakika! Dün gece ben n'apmıştım öyle? Resmen Taehyung'un beni parmağıyla becermesini sağlamıştım.

Hatırladığım şey yüzünden kıpkırmızı olmuştum ve yorganı yüzüme kadar çekmiştim. Taehyung kıkırdamıştı.

"Gülme!"

"Neyin var Jungkook? Ha, sen dün geceyi hatır-"

Bir anda yorganın içinden ellerimi çıkarmış ve ağzına kapatmıştım. "Sus lütfen, devam etme. Zaten çok utanıyorum."

Dudaklarının üstünde bulunan ellerime bakmış ve gülümsemişti. Ellerimi çekmiştim hemen. O ise bileklerine uzanıp tekrar tutmuş ve avuç içlerimi öpmüştü.

"Jungkook, utanma lütfen. Eşimsin benim. Tabii ki de böyle şeyler yaşayacağız. Sadece biraz erken bizim için." Ellerim hâlâ dudakları üzerinde olduğundan sesi boğuk çıkmıştı. Ama birşeylerin farkına varma zamanıydı.

"Taehyung, yapma." Şaşkınca yüzüme bakmıştı.

"Ne? Neyi yapmayayım?"