0.5

20.4K 1.8K 1.3K
                                    

Dizlerim titriyordu. İçe dönük bir insan olmamın bana verdiği dezavantajlardan biri bence günün sonunda yine kendimle oynamamdı.

Yorganın altından elimi penisimde gezdirirken gözlerimi açık tutmakta gayret ediyordum fakat aldığım zevk beni iliklerime kadar uyarıyordu. Kapıyı kilitlemiş, yatağımda mastürbasyon yapıyordum. Gözlerimi etrafta gezdirirken masamın üzerindeki Allah kolyesine takıldım. Hemen bakışlarımı çektim utanarak.

Porno izlemeyi bırakmama rağmen içimdeki bu yüksek arsızlığı yenemiyordum. Mastürbasyon yapmanın günah olduğunu biliyordum ve kendimi çokça dizginlemeye çalışmıştım ama durduramıyordum. İki hafta dirayetli olsam üçüncü haftasında pes ediyordum. Kendimi nasıl dizginleyecektim hiç bilmiyordum çünkü böyle gitmeye devam ederse bağımlılık yapacaktı ve ben bundan korkuyordum açıkçası.

On sekizime günler kalmıştı ve ben ergenliğin zirvesinde bir birey olarak yüksek hormonlarımın esiri olmuştum.

Çıplak bacaklarımı iyice araladım. Neden bacaklarımı her seferinde aralayıp kendime doğru çekiyordum bilmiyordum ama daha fazlasını istiyordu vücudum.

Ağzımdan kaçan küçük iniltiler eşliğinde penisimi çekiştirmeye devam ettim. Sızım sızım sızlıyordu kasıklarım. Orgazmın eşiğine geldiğimde kirpiklerim titredi ve yatakta gerildim. Gözlerimi kapatarak yorganın altındaki elimin ritmini arttırdım. Saniyeler sonra boşaldığımda elimi ağzıma götürdüm ve iniltilerimi ağzımın içine tıktım.

Dizlerim titriyordu. Kalp atışım hızlıydı. Orgazmın ardından vücudumu ele geçiren o uyuşma hissi bir süre yatakta öylece uzanmama neden oluyordu.

İşte bu histen nefret ediyordum. Pişman olma hissinden. Mastürbasyon yaptığım için kendimi kötü hissediyordum ve her seferinde bir daha yapmayacağımın sözünü kendime veriyordum ama işin sonunda yine yapıyordum.

Ofladım. Elimi alnıma götürüp terden alnıma yapışmış saçlarımı geriye ittim ve yorganı üzerimden atıp yataktan indim. Annem muhtemelen akşam yemeğini hazırlıyordu. Kardeşim okuldan gelince sıkıntı olurdu bu yüzden hemen duşa attım kendimi. Erkek kardeşimle beraber kalıyorduk odada.

Duştan sonra üzerime siyah bir kazak altıma ise kırmızı-siyah ekose desenli pijama altımı giydim. Ablam işten, erkek kardeşim okuldan gelmişti. Babam henüz gelmemişti. Bu yüzden akşam yemeğinde dördümüzdük.

Önümdeki pilavdan kaşığımı doldurarak tepeleme yerken o kadar hızlıydım ki, boğulacak gibi olunca su bardağına uzanıyordum.

"Oğlum yavaş. Kıtlıktan mı çıktın?" Annem kaşlarını çatarak konuştu.

"Harbiden. Hem sen pilav sevmezsin." dedi ablam yeşil fasulyesinden yerken.

Ağzımdaki pirinç tanelerini hızlıca çiğnedim. "Kilo almam lazım." dedim.

Çok yemek yiyip kilo almam lazımdı. Belki o zaman Melihle baş edebilirdim.

"Yine mi bu konu?" diye söylendi annem. 

Elimdeki kaşığı bıraktım. "Anne, Muhammet benden kaç yaş küçük ama boyu beni geçiyor. Herkes ondan küçük olduğumu düşünüyor."

"Evet," dedi karşımda oturan erkek kardeşim. "Geçen bana küçük kardeşin ne yapıyor dediler iyi dedim. Çaktırmıyorum." dedi sırıtarak.

Ona ters ters baktım.

"Oğlum kardeşsiniz diye aynı gelişimi gösterecek değilsiniz. Hem senin boyun ve kilon gayet ideal bence." dese de annem, bunun böyle olmadığını hepimiz biliyorduk aslında.

ZORBA | BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin