2.5

26.5K 2.1K 2.5K
                                    

Kendimden nefret etmeme neden olacak şeyler yapıyordum. Kendimi resmen tanıyamıyordum son zamanlarda. Hayatımda yapmam dediğim ne varsa yapmaya başlamıştım ve bu beni kendimi kötü hissettirmekten başka bir işe yaramıyordu.

Ben gerçekten fazlasıyla aptal bir insandım. Savunmasız ve güçsüzdüm. Kendi dürtülerimin esiri olmaya meyilli birisiydim. Kontrol edemiyordum kendimi.

Zayıf bir karakterdim. Beni aylardır zorbalayan birisine karşı yelkenleri suya indirmem o kadar acınasıydı ki... Fakat kendimi durduramayacak kadar kafayı yemiş gibi hissediyordum.

Ben iğrenç bir insandım.

Normal insanlar kendisine bu denli hayatı işkence eden birinden ölümüne nefret ederdi ama ben...

Büyük elleriyle sırtımı öyle sert kavramıştı ki. Dudaklarımı kemiren dudakları kalp atışlarımın göğüs kafesimde patlarcasına neden olacak kadar iştahlıydı. Kokusu burnumun deliklerini okşuyordu. Ellerim gergin bir şekilde onun kollarına tutunuyordu. Alt dudağımı kendi ağzına alıp emerek öptüğünde ne kadar görmezden gelmeye çalışsam da inanılmaz hoşuma gidiyordu. Islak dudaklarımız birbirine karıştı. Ben acemice ona karşılık vermeye devam ederken bir anda dilini çıkarıp ağzıma götürmesiyle yüreğim ağzıma geldi aynı anda.

"Melih." Uyardım onu hafifçe geri çekilerek fakat umursamadı. Tekrar dudaklarıma yapıştı. Dizlerimin bağı çözülecek gibi hissediyordum.

Bu duruma nasıl gelmiştik?

Üç gündür anlamsızca kuytu köşelerde öpüşüyorduk. Aslında bunu ikimizden birisi dile getirmeden yapıyorduk. Teneffüste beni soyunma odasına çağırıyordu ve bir şey demeden dudaklarıma yapışıyordu. Ben ise hiçbir karşı koyma olmadan ona izin veriyordum.

Yanlıştı biliyorum ama itiraf etmem gerekirse onunla öpüşmek çok hoşuma gitmeye başlamıştı.

Öpüşmek ne kadar da güzelmiş, diye düşünmeden edemiyordum. Sürekli istekle dolup taşıyordum.

O kadar saçmaydı ki. Aramızda hiçbir şey olmamasına rağmen, hatta birbirimizi sevmememize rağmen sırf hoşumuza gidiyor diye öpüşüyorduk.

Oturduğumuz uzun oturakta üzerime doğru abandı. Beni geriye doğru yatırarak öpmeye devam edince ellerimi arkaya koyup kendimi tuttum. Belimi koluyla sardı. Dudaklarıyla dudaklarımı emiyordu ve kendine çekerek öpüyordu. Çıkan her ses ortamdaki tansiyonu yükseltiyordu. Hırçın öpüyordu beni. Öperken bile sertti. Bana karşı hep sertti zaten.

Yapılı olduğu için üzerime abanması beni gerdi. "Melih." Dudaklarımı hala esir almışken ellerimi omuzlarına yerleştirip ittirdim ve ayırdım. Dudaklarımız büyük bir şapırdamayla ayrılınca nefes nefese kaldık.

"Kaptırıyorsun kendini." dedim kısık bir sesle. Utanarak bakışlarımı kaçırdım.

Gözleri direkt gözlerimdeyken alt dudağını yaladı. İrislerindeki parıltılarla dudaklarıma baktıktan sonra yüzümü bir süre daha inceledi.

Gözlüğümü düzeltip ondan uzaklaştığımda o da kendini toparladı.

"Bunun üzerine bir sigara iyi gider." dedi piçimsi bir sırıtışla cebinden sigara çıkartmadan önce.

Sessizce yan yana oturduk bir süre. Bacak aramdaki sızıyı görmezden gelmek için bacaklarımı birbirine sıkıca bastırdım. Dizlerim titriyordu.

Bakışlarımı kaçamak bir şekilde yandan ona çevirdiğimde zor durumda olanın tek kendim olmadığımı anladım. Pantolonunun önünde fazlasıyla belli olan kabarıklığı gözlerimin büyümesine neden oldu.

ZORBA | BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin