8.Bölüm⚓️

4K 608 375
                                    


ŞURA

Aniden kapı açıldı.

Barbaros dehşetle bana bakıyordu. Hızla bakışlarımı kaçırdım. Aceleyle orayı terk etmek istedim.

Asuman bok varmış gibi her yerden çıkmasaydı bu rezilliğe tanık olduğumu kimse bilmeyecekti!

"Şura..." Adımı zikretti.

Cevap vermeden koşar adımlarla aşağıya indim. Hızla beni belimden yakalayıp kendine çekti.

"Şura-" Gözyaşlarımı serbest bıraktım.

Evli haliyle seni ayartmaya çalışan kız yarın bir gün seni de aldatır!

Sindiremiyordum...

Sinirle ona döndüm.

"Ne var be? Ne var?" Diye bağırdım. "Hani ben Allah'ın emanetiydim? Bu mu emanete sahip çıkma şekliniz? Yok seninle evlenirsem seni aldatırmışım, yok beni istemiyormuş! Ben senin annenin gelini olmak istiyor muyum acaba? Kim ne yapsın be o kadını? Saf kötülük, başka hiçbir şey değil!" Dedim öfkeyle.

Hızla ondan uzaklaştım ve odaya girdim. Barbaros peşimden geldi.

"Ne dersen de haklısın! Boş konuştu, biliyorum. Onu savunacak halim yok! Sana haksızlık yapıyor! Ben asla onun gibi düşünmüyorum."

Ona kötü kötü baktım.

"Çık dışarıya Barbaros!" Diye bağırdım.

Çıkmadı.

Üstüme geldiğinde sinirle göğsüne vurdum.

"Çık dedim!"

Karşımda dimdik durdu.

"Gitmiyorum lan bir yere, konuşacağız! Sen şimdi gideceğim diyeceksin-" Çığlık attım.

"Sus, sus artık! Lanet olsun sana geldiğim güne! Keşke İstanbul'da kalsaydım! Keşke kalsaydım, keşke Rıfat'la evli kalmayı kabul etseydim! Belki beni aşağılamazdı, bana değer verirdi, belki severdim! Allah'ım neden geldim? Lanet olsun, neden geldim neden?"

Hıçkıra hıçkıra ağladım...

Ellerim saçlarımı bulurken saçlarımı çektim. Sinirimi kendimden çıkarmak istiyordum... Nefret ediyordum her şeyden!

"Şura sakin ol!" Ellerim titriyordu. "Şura tamam, tamam sakinleş!" Beni aniden göğsüne çekti.

Hızla göğsüne vurup geri çekildim.

"Annen namusuma laf etti! Ben hiçbir şey yapmadım! Yemin ederim yapmadım! Buraya seni ayartmak için gelmedim! Yemin ederim öyle bir amacım asla olmadı, bak sana yemin-" Barbaros hızla beni göğsüne bastırdı.

"Şura tamam sakin ol! Ben senin yanındayım, sakin ol. Sakince konuşalım istiyorum."

Konuşacak ne kalmıştı ki?

Hızla başımı olumsuz anlamda salladım.

"Ben gitmek istiyorum! Bana bu gözle bakan insanlarla aynı çatının altında durdukça kafayı yiyorum! Anlamıyorsun beni..."

"Anlıyorum, anlıyorum ama gidemezsin Şura. Seni bırakırsam ne yaptığını düşünmekten kafayı yerim. Seni yakalamayı başarırlarsa haberim olmaz! Bu yüzden gitmeni istemiyorum."

Gitmeni istemiyorum...

Hayır gidecektim...

Yaşlı gözlerle ona baktığımda gözyaşlarımı sildi. O kahveleri baktıkça beni yakıyordu... Öfkeyle bakışlarımı yere çevirdim.

Karanlık Liman AlaboraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin