21.Bölüm⚓️

4.6K 588 305
                                    


ŞURA

Barbaros bacaklarımı tuttuğunda beni duvara yasladı. Bacaklarımı beline sardım ve onu kendime çektim. Ellerimi saçlarına çıkarıp yavaşça okşadım.

Alt dudağımı dişlediğimde inledim. Dudaklarını dudaklarıma hapsetti. Dilini dudaklarımdan içeriye ittiğinde kısıkça inledim.

Beni yatağa yatırdığında üzerime uzandı. Bacaklarımı belinden çekmedim. Bacaklarımın arasına daha çok yerleşti. İri elleri bacaklarımı buldu.

Nefes nefese ayrıldığımızda gözlerimizi araladık. Dudaklarıma yeniden sıcak bir öpücük kondurdu.

"Ne oldu?" Diye sordu.

Onu saçlarından tutup kendime çektim. Başını göğsüme yasladı. Güzel kokusu ciğerlerimdeydi. Kaptan'ım mis gibi kokuyordu...

Bacağımdaki eli göğsüme çıktı. Tişörtün üstünden göğsümü sıktığında inledim.

"Kaptan!"

Masumca bana baktı.

"Stres olduğumda bir şeyi sıkmam gerekiyor, tamamen o yüzden."

Çocuk gibiydi.

Kıkırdadım.

"Elimi sık o zaman. Hem neden stres olacakmışsın?"

"Öyle arada stres oluyorum ben, bir şeye dokunmam gerekiyor." Göğsümü avuçladı. "Hatta iki şeye..." İki eli de iki göğsümü avuçladı.

Yanaklarım kızarırken elini tutup indirdim.

"Çek elini, gören olur!" Diye fısıldadım.

"Güzelim odamdayız, kim görecek? Asuman gelip bir yere gizlendiyse bilmiyorum."

Küçük bir kahkaha attım.

"Öyle söyleme yengene, yapmaz canım o kadar da!"

Birazcık meraklı olabilirdi ama o kadar da değildi.

Kaptan göğsümü daha sıkı kavradı. Hatta arsızca elini tişörtümden içeriye soktu. Sütyenin üstünden göğsümü avuçladı.

"Kaptan, yapmasana!"

"Stres altındayım dedim ya güzelim."

Kıkırdadım.

Omzuma koyduğu başıyla öyle tatlı görünüyordu ki...

Benimki bununla da yetinmeyip sütyeni kenara itti ve göğsümü serbest bıraktı. Göğüslerimi çıplakken avuçlarının arasına aldı. Ucuna parmağını sürttü. İçim titrerken titrek bir nefes verdim. Hızla elini içimden ittim.

"Sen arsızlığı ele aldın!" Dediğimde masumca güldü.

"Stresim geçti, iyi oldu. Arada böyle avuçlarım." Sırıttı. "Evlendiğimizde bırakacağımı sanmıyorum." Hah...

Yanaklarım yansa da güldüm. Hızla onun altından kaçtım. Onu yatağa itip göğsüne ben uzandım.

"Senin elin kolun durmayacak anlaşılan, uslu dur!" Dedim.

Kaptan elini belime götürdüğünde elini tuttum.

"Kızım sarılmayayım mı?"

Başımı kaldırıp ona baktım.

"Uslu uslu mu sarılacaksın?"

"Söz, uslu uslu."

Belime daha sıkı sarıldı. Başımı yeniden göğsüne yasladım. Bana o kadar iyi geliyordu ki... Çolpan Hanım'ı bile unutmuş durumdaydım.

Karanlık Liman AlaboraWhere stories live. Discover now