2. Kitap 6. Bölüm Part 1 "Dean"

675 44 52
                                    

"Eric." dedim sessizce. Four bana ve dolan gözlerime baktı. Eric bir kez daha kapıya alacaklı gibi vurdu. Birkaç adım sendeledim ve dolap rafının arkasına girdim. Girdiğim yerden Four ile göz göze geldik. Eric bir kez daha kapıya vururken kafamı salladım. Four dudaklarını birbirine bastırdı ve kapıyı açtı. Kocamın hışımla içeri girdiğini gördüm.

"Tanrı aşkına bir kapıya bakmak ne kadar uzun sürebilir?" dedi Eric girer girmez. Four kollarını birbirine bağladı.

"İşim vardı." Eric bir elini havaya kaldırdı.

"Bilmek istemiyorum. Hadi. Gelişmeler var. Gitmeliyiz." dedi. Four onayladı ve Eric'in çıkması için bekledi. Eric'se çıkmadan duvara yaslandı ve Four'u beklemeye başladı.

"Çıkacak mısın?" dedi Four irrite olduğunu belli edercesine. Eric göz devirdi ve kapıya doğru yöneldi. Ardından hemen önümde duran içki masasına baktı ve bana doğru yürümeye başladı. Gözlerim korkuyla açıldı. Karşımdaki kocam olmasa, şimdiye buradan çoktan çıkmıştım. Fakat konu Eric'se, bırakın düşüncelerimi, kanım bile donuyordu. Eric ile önümdeki masaya birkaç adım kala, Four Eric'in önüne atlayıp dolap kapağını açtı ve beni kapattı. Eric Four'un hızlı hareketiyle sendeledi.

"Problemin ne senin?" dedi Eric sinirli bir sesle. Four bana baktı, ardından bir metre sağında duran Eric'e.

"Hızlı olmamı söyledin. İçki için zamanının yok." dedi ve önüne dönüp çaktırmadan bana bakarak dolabı karıştırmaya başladı.

"G*t." Kıkırdamamak için kendimi zor tuttum. Eric'in hareketlerini önümdeki dolap kapağı nedeni ile göremiyordum, fakat sinirle soluduğunu duyabiliyordum. Four bana bakarak üstünü çıkardı ve başka bir tişört giydi.

"Yarın. Gece. Tren." dedim dudaklarımı oynatarak. Four üstünü düzeltirken çaktırmadan başını salladı ve dolap kapağını açık bırakarak Eric ile birlikte odadan çıktı. Kapının kapanış sesini duyduğumda hızla bulunduğum yerden çıktım ve derin bir nefes aldım. Hemen ardından Kamp'a doğru yola çıktım.

*

Four'un Ağzından

*

"Nedir bu önemli gelişmeler?" dedim Eric ile birlikte liderlerin toplantı odasına giderken.

"Biraz sabırlı ol Four, birazdan öğreneceksin." dedi Eric sinsi bir sırıtışla ve kapıyı hışımla açarak odaya daldı. Dean ve Eva da dahil olmak üzere 5 lider de odadaydı. İçeride Korkusuzlukta başarılı olmuş birkaç kişi dahil önemli mevkilerdeki insanlar bulunuyordu. Eğer buna bakılırsa, konu mühimdi.

"Herkes burada olduğuna göre başlayabiliriz."dedi Angelica, beş liderden biri. Gözlerimi odada gezdirdim.

"Bildiğiniz gibi geçtiğimiz günlerde Barışçıl topluluklarımıza bir kız, bir erkek ve tanımlayamadığımız canavarlar tarafından saldırıya uğradık." diye başladı Dean.

"Ripperlar." Ağzımdan çıkan fısıltı ile herkes bana döndü. "Onlara öyle denildiğini duymuştum." diye düzelttim hemen. Eric'in kuşkulu gözleri üzerimde gezdi. Tedirginlikle kollarımı sıktım. Hemen ardından Eric gülmeye başladı.

"Ripperlar ha? Bunu beğendim. Devam et Dean." dedi. Belli etmeden derin bir nefes aldım.

"Amaçları ne bilmiyoruz. Gizemli kızımız kim, Ripperlar nereden geldi... Bunların hepsi bir soru işaretiydi." diye devam etti Dean. Hemen ardından bir parmağını havaya kaldırdı. "Fakat yarın akşam, bu sorulara cevap bulacağız."

"Neler oluyor?" dedim. Eric bana baktı ve birkaç saniyeliğine gülümsedi, hemen ardından sert surat ifadesine geri döndü.

"Korkusuzu getirin!" diye bağırdı kapımızda bekleyen görevlilere. Arkamdaki demir kapı açıldı ve içeri bir Korkusuz üyesi girdi.

Korkusuz -Divergent/Uyumsuz Fanfiction-Où les histoires vivent. Découvrez maintenant