Mine ★ [ÇEVİRİ]

5. BÖLÜM

Mine

Yazar: HavocLight

Çeviri: Minnie Hyung

BÖLÜM 5

Ertesi sabah Kyungsoo, okula normalden neredeyse on beş dakika erken gelmişti, kahvaltıdaki çay keyfini es geçmişti çünkü babası onu bir günde çok fazla çay içtiği için azarlamıştı. Bu yüzden okula koşmuş ve Shinjae'ye giderken yol üstünden hızlıca bir bubble tea almıştı çünkü bütün günü sabahleyin herhangi bir çeşit çay içmeden ciddi anlamda geçiremezdi. Allah da onu böyle yaratmıştı işte ne yaparsınız.

Sınıfa girdiğinde Joonmyun'un onun yanındaki sırasına çoktan oturduğunu ve esneyip miskince gözlerini ovuşturduğunu gördüğünde şaşırmıştı.

Çabucak sırasına ulaştı ve diğerini sıcak bir selamlamayla selamladı. "Hayırlı sabahlar!"

Joonmyun şaşırmıştı ve ani selamlama yüzünden neredeyse sırasından düşüyordu; Kyungsoo'nun bugün bu kadar erken gelmesini beklemiyordu. "Vay anasını, çok erkencisin, Soo."

"Ben her zaman erkenciyim." Diğeri sırasına büyük bubble teasini ve çantasını yerleştirirken kıkırdadı.

"Ama genelde bu kadar erken gelmezsin." Joonmyun son kez uykulu gözlerini ovaladı ve Kyungsoo'dan tarafa döndü. "Eee cumartesi günü parti nasıldı?"

Kyungsoo her ne yapıyorsa işini bıraktı ve Joonmyun'un bakışlarından kaçmak için elinden geleni yaptı. "N-Ne kastediyorsun?"

"Parti," Diğeri rahatça devam etti. "Jongin de oradaydı, değil mi? Garip bir şey... Yaptı mı?"

Kyungsoo boğazındaki ani yumruyu yutkundu, birden cumartesi gecesi Jongin ile yaşadığı küçük sarılma faslını hatırlamıştı. Yüzünde yeşeren pembelikle hızlıca savaşarak konuştu. "Y-Yapmadı... Zaten büyük bir parti olduğundan birbirimizi zar zor gördük..."

"Oh, tamam." Joonmyun, diğerinin bocalayışından bihaber cevapladı. "Eğer garip şeyler yapacak olursa bana söyle." Diye de çabucak ekledi.

"T-Tamam." Kyungsoo suçlulukla cevapladı; arkadaşlarına yalan söylemek fikrinden cidden hoşlanmıyordu, özellikle de Joonmyun'a.

Jongin ve Kyungsoo'nun çoktan bir çeşit anlaşma yapmış oldukları gerçeğine rağmen, diğeri bunu Joonmyun'a rahatça açamıyordu işte. Joonmyun'u tanıyordu, çocuk Jongin'den onun nefret ettiğinden çok daha fazla nefret ediyordu ve Jongin'in sahipleniciliği yüzünden eski okulundan ayrıldığından beri Kyungsoo'ya karşı çok korumacıydı. Joonmyun'un Jongin'den gelecek hiçbir söze veya yemine inanmayacağını ve ona partide yaptıkları konuşmadan bahsetmenin çok da iyi bir fikir olmadığını biliyordu.

Kyungsoo Joonmyun'un ilgisine minnettardı, bunun için sonsuza dek müteşekkir olacaktı. Fakat kendi başına vermesi gereken kararlar ve yapması gereken şeyler olduğunu biliyordu ve Jongin'e hayatına girmesi için bir şans daha vermek bunlardan biriydi.

Birkaç dakika sonra, kapı tekrar açıldı ve hafifçe esmer tenli zayıf bir genç, gözlerini sevimlice ovalayarak ve neredeyse sınıfın önündeki platforma takılıp düşerek sınıfa girdi. Tökezledikten sonra uyku halinden ayıldı ve alçak sesle kendi kendine kıkırdadı, ardından kendi masasının olduğu dördüncü sıraya gitmek için yürümeye devam etti.

"Günaydın, Kyungsoo!" Yanından geçip geçerken kısa oğlana bakarak seslendi.

Diğeri cevap vermedi ve sadece başını salladı, gerçek bir cevapla selam vermek için fazlasıyla çekingen ve tuhaftı.