9. BÖLÜM

2.7K 212 143
                                    

Mine

Yazar: HavocLight

Çeviri: Minnie Hyung

BÖLÜM 9

Kyungsoo okula her zamankinden biraz geç kalmıştı, ilk derse gecikmekten korkarak koridorlarda aceleyle koşturuyordu (oysa ilk dersin başlamasına hâlen on beş dakika vardı). Etrafındaki sakin ve telaşsız öğrencilere fazla dikkat etmeden yapabildiği kadar hızlı yürüdü çünkü telaşlı ve paniklemiş görünen bir tek kendisiydi. Derse hâlâ birkaç dakika varken ortada telaşlanacak hiçbir şey yoktu ancak Kyungsoo bazen fazlasıyla titiz olabiliyordu.

Salı günüydü ve ahu gözlü çocuk ev ödevini normal zamandan daha geç bitirmişti, bu yüzden sabaha kadar biraz fazla uyumuş ve kahvaltıda hızlı bir çay saati geçirmek için vakti olmamıştı. Otomattan çabucak bir kutu soğuk çay aldı ve sınıfına gitmek için koridorlarda yürümeye başladı. Kyungsoo önceki zamanların aksine sadece baloncuklu çayla ya da soğuk çayla idare etmek durumunda kalışına hayıflanıyordu.

Biraz hızlıca nefes alarak çabucak sınıfına ulaştı ve kapıyı açtı. Jongin'in çoktan kendi sırasının arkasındaki sırasına oturduğunu, gözlerinin kapalı olduğunu ve sanki hafifçe uyuyormuş gibi başını biraz eğdiğini gördüğünde şok ona doğru süzülüyordu.

Jongin sabahları okula asla gecikmezdi ancak asla Kyungsoo'dan erken de gelmezdi, bu yüzden kısa oğlan onun sırasının hemen arkasında oturduğunu görünce şok olmuştu.

Ardından yavaşça diğerini uyandırmamaya çalışarak sırasına yöneldi. Sınıfta zaten birkaç öğrenci olmasına rağmen onlar da pek gürültü çıkarmıyorlardı, bu sayede Jongin sırasında uyuyabilmişti. Kyungsoo Joonmyun ve Minseok'un etrafta olmadığını fark etti ve Sehun da her zaman hoca gelmeden sadece birkaç dakika önce gelirdi. İki sıra arkadaşı henüz gelmediğinden, Kyungsoo Jongin'in bu fırsatı kendisiyle konuşup vakit geçirmek için değerlendireceğine adı kadar emindi, bu yüzden kısa oğlan diğerini uyandırmamak için elinden geleni yapmıştı.

Ancak sırasına oturmak üzereyken yanlışlıkla biraz sırasını tekmeledi ve tüm masa, Jongin'in geveleyip kaşlarını çatmasına ve en sonunda yavaşça ve uykulu bir vaziyette gözlerini açmasına sebep olarak gıcırdayıp sallandı.

Kyungsoo neden bu kadar makûs bir talihe sahip olduğunu merak ediyordu.

"Oh, Kyungie-- Şey yani Kyungsoo." Jongin önündeki sırada oturan kişiyi tanıdığında söyledi. "Hayırlı sabahlar!"

Kyungsoo hemen kendini toparlayıp düz bir sesle "Sana da hayırlı sabahlar." dedi ve nihayet sandalyesine oturdu, çantasını ve soğuk çay kutusunu rahat ve havalı bir tavırla sırasının üzerine koydu. Jongin'i uyandırmamayı ve onun varlığı yüzünden baskı altına girmemeyi tercih ederdi ancak kendi planlarını da devreye sokmak istiyordu.

Jongin'in Kyungsoo'ya kendini affettirmek ve kendine âşık etmek için adımlar listesi varsa, Kyungsoo'nun da Jongin'e ve beraberinde getirdiği baskıya direnebilmek için zihnine aldığı notlar vardı. Jongin müzik kulübü yerine Sehun ile birlikte yüzme kulübüne girmeye karar verdiği için hayal kırıklığına uğrayacak hiçbir şey olmadığına kendini ikna ettikten sonra, Kyungsoo Jongin'in etrafında far görmüş tavşan gibi davranmayı bırakması gerektiğine karar vermişti. Her zaman baskı altında olan, her zaman kızarmalarla mücadele eden, her zaman diğeri tarafından sataşıldığını hisseden ve kontrolsüz bir biçimde titreyen kişi her zaman kendisi olamazdı. O da kendine güvenmeli ve havalı olmalıydı. Jongin onlarla takılırken kendisi olmayı zaten başarmıştı, bu yüzden Jongin'in kendisiyle de konuşup iletişim kurarken bu şekilde davranmaya başlamalıydı. Onun önünde artık zayıf ve edilgen görünmemeye karar vermişti.

Mine ★ [ÇEVİRİ]Where stories live. Discover now