"senin yüzünden hasta oldum"

1.3K 45 0
                                    

bana nasıl ölmek istersin diye sorsalar hemen emrenin kollarında hep sürecek bir huzurla sonsuz bir uykuya dalarak derdim.. belkide.. son isteğim gerçekleşir ha? ne dersiniz...

kucağına alıp koltuğunu hissettim.. hoşçakal sevgilim hoşçakal aşkım hoscakal hayatimin anlamı

"seni.. seviyorum emre..seni seviyorum aşkın".

ikinci adını söylediğim için gülümsedi ve asla unutamayacagim o bakişlar aklima kazindı...

*****

"nerdeyim ben"

etraf bembeyazdi ilerde bir parıltı fazla aydınlık olmasına rağmen gözlerimi kamaştırmıyordu. kulagimda duyduğum bir fısıltı. ses çok tanidik geliyor ancak..

"me-meri?"

tam karşımda ölen ikiz kardeşim duruyor ona sarılmak için koştugumda bana gülümseyerek baktı.

"Merhaba erica. kardeşim ne kadar da güzelsin sürekli seni izliyorum"

suratimda oluşan gulumsemeyi silemedim ve isyemsizce gözyaşlarımın yanagimdan suzulmesine izin verdim.

"ama erica daha çok erken. buraya gelmen için sen o dünyaya aitsin onların sana ihtiyacı var.."

yavaş yavaş ışığa doğru süzülen kardeşime tekrar baktım.

"seni seviyorum meri mendson, seni seviyorum kardeşim.."

ani bir darbeyle yataktan firlayarak nefes nefese uyandım. bacaklarimin üzerinde uyuyan emrenin saçlarına ellerimi geçirdim.

"geri döndüm aşkım erica asla bu kadar kolay pes etmez değil mi?"

hafif hareketlenmesinden uyandigini anladım.  yüzünü gormemle çığlığı bastım.

"TANRIIIMM SENIN YÜZÜNE NE OLDUU?"

aniden gözlerini açıp boynuma sarıldı.

"ö-öld-öldüğünü sa-sanmıştim.."

"ben iyiyim ama bu yüzünün hali ne böyle?"

"bişey yok sadece yere düştüğümde bikaç cam battı. o kadar sen nasılsın"

"bikaç cam mı? tanrim yüzün berbat halde!"

ayağa kalkıp ilerdeki ecza dolabına ilerledim. pamuk gazlı bez yara bandı baticon aldıktan sonra yanına oturdum.

"gereken yok"

"kapa ceneni ve dizime kafanı koy"

oflayarak sözümü dinledi.ben yaralarini temizlerken konusuyorduk.

"ruth nerde?"

ani sorum karşısında kaşları çatildi. belki beklemiyordu ama merak ettim.

"gittiler"

şaşkınlığım daha da arttı.

"kim gitti?"

"o ve adamlari bir anlaşma yaptık. ona para ve kız verdik  oda sonsuza dek siktir etti!"

daha fazla konuşursam kalkıp tekrar o herifi öldürebileceğini bildiğimden sustum.

"ah! biraz yavaş acıdı!"

"sakarliğinin bedeli bu maviş!"

"bana maviş deme güzellik"

"o zaman psikopat.."

ayağa kalktı eli yarama geldi ancak aldirmadim. kucağına alıp aşağı indirdi. arabaya bindirip kendisi de şoför koltuğuna geçti.

"pekala güzellik biraz kafa dinlemeliyiz simdiii..nerde bakalım senin şu yaptığın ev?"

psikopat ve sadistWhere stories live. Discover now