32. (Sorun.)

11.3K 179 2
                                    

Ateş;

Baygın bedeni üzerime yığılmıştı. Hızlı olmam gerekiyordu. Plan şimdiye kadar mükemmel işlemişti. Ellerindeki kelepçeleri çözdüm. Ağzındaki bandı çıkarttım. Kucağıma alıp banyoya götürdüm. Duşa girdikten sonra kalıntıları temizledim. Bende işimi kısa sürede halletmiştim.

Duştan çıktıktan sonra morluklar için krem buldum. Morluklara sürdüm. Elbisesini tekrar giydirdim. Ayakkabı çanta elbise.. herşey tamamdı. Makyaj için ne yapacağımı düşündüm. Ruju bozulmuştu sadece. Çantasına baktım. Rujunu alıp tekrar sürdüm. Ben ateş kor... bir kadına makyaj yapıyordum. Harika! Eskisi gibiydi. Hızlıca giyindim bende. Cem'i aradım. Körfez'e gelmesini söyledim. Yatırdığım yatağa baktım.

Telefonumun çalmasıyla ecrin'i kucağıma aldım. Dışarıya çıktım. Arabada dalgınca önüne bakıyordu. Tek elimle kapıyı açtım. İçeriye geçtim. "Hallettim.. hadi mekana sür." Dedim. "Yalnış yapıyorsun ateş." Dedi. "Yürüyerekte gidebilirim." Dedim. Başını salladı. Arabayı çalıştırdı.

Bir süre sonra;

Mekana girdik. Boştu. Cem'e baktım. Pişman bir halde kucağımdaki baygın haldeki ecrin'e bakıyordu. "Aradın mı? Ne kadar hızlı!" Dedim. Telefonunu aldı. Elindeki listeyle arkaya geçti. Ecrin'in oturduğu masaya geçtim. Onu oturtup başını kollarına yaslamasını sağladım. Uyuyor gibi gözüküyordu.

"Yiğit buraya gel!" Garson yanıma geldi. "2. Bir emre kadar bulaşığı yıkamamanızı söylemiştim değil mi?" Diye sordum. Garson bana bakarken yanımda korkudan titrediğini hissettim. Ben garsona değil ecrin'e bakıyordum. "Yıkamadık efendim." Dedi. "Bu hanımefendinin bardağını getir. İçinde erimiş buz olsun." Dediğim zaman başını salladı. İçeriye koştu. Mekana insanlar akın etmeye başladı. Kenarda bekliyorlardı.

Önüme gelen bardağa baktım. "Kağıt?" Diye sordum. "Buyrun efendim onu da getirdim." Diyerek masaya koyduğu bardağın yanına koydu kağıdı. Cem yanıma geldi. Kenara sinmiş kalabalığa baktım. Kimseden çıt çıkmıyordu. "Dj?" Diye sordum. "Geldi bak orda." Diyerek en kenardakini gösterdi. Ayla ve selinde ordaydı. Herkes tekrar buradaydı.

Plan tıkır tıkır işliyordu. Dj' i yanıma çağırdım. "Bugünki listeyi çal tekrardan." Dedim. Başını salladı ve müzik sistemine ilerledi. Kenara sinmiş topluluğa döndüm. "Şimdi herkes beni dinlesin. Buraya daha yeni gelmiş gibi eğleneceksiniz. Dans müzik herşey aynı olacak. Şimdi herkes kendi köşesine geçsin." Dedim sakince. Benim sözümü duyan herkes yerini aldı. Cem'e dönerek yapması gerekeni anlattım. Derin bir nefes alıp başını salladı. 'Planın sonunda kim gülüp kim ağlayacaktı?' Bu soruyla yerimi aldım..

Ecrin;

"Ecrin! hey iyi misin?" Sesle kendime geldim. Aniden doğruldum. Korkuyla cem ağabeye baktım. Geriye çekildim. "Ecrin neler oluyor?" Diye sordu. Üzerime baktım hızla. Giyiniktim. Ama... kalabalığa döndüm. Herkes müzik eşliğinde dans ediyordu. Ben ise oturduğum yerdeydim yine. Anlamaya çalışıyordum. Ateş ile yaşadıklarım... hepsi rüya mıydı?

Cem ağabeye döndüm. "Ecrin?" Diye sordu. Cem ağabey yanıma oturdu. Sarıldım aniden. Elleri sırtımdaki yerini aldı. "Çok kötü bir rüya gördüm cem ağabey.." dedim. Ellerinin titrediğini hissettim. "4 saattir uyuyorsun. Normaldir." Cem ağabeyden ayrıldım. Şaşırmıştım.

Bana ne olmuştu bi anda? Masaya baktım. Not olduğu yerde duruyordu. Bardakta ise çoğunluğu erimiş buzlar vardı. Notu açtım. "Buraya geldiğin için canın ne kadar yanıyorsa o kadar hızlı iç bu suyu." Yazıyordu. Cem abiye baktığımda kağıda kaşlarını çatmış bir halde baktığını gördüm.

BUZDAN KALP (Mafyanın Doğuşu) (Tamamlandı.)Where stories live. Discover now