57. Bölüm Sezon Finali

823 44 66
                                    

Suga'dan

Önümdeki mavi gözlü kıza baktım. Gözleri parlıyordu. Aynı şekilde iblisinde.

O sırada hızla kolumdan çekilmemle çeken kişiye baktım.

Oliks
"Uzaklaş. Sana zarar gelebilir."

Ben
"Hayır bırak beni."

Kurtulmaya çalışıyordum ama olmuyordu. O sırada büyük bir gürültü kopmuştu. Aynı zamanda büyük ve parlak bir ışık belirmişti.

Biraz sonra Açelya'ya baktığımda yerde baygın bir şekilde yatıyordu. İblis ise çoktan yok olmuştu.

Ben
"A-Açelya? Açelya!!!"

Sonunda serbest kaldığımda koşarak onun yanına gittim.
Yanına çöküp başını dizlerime koydum.

Oliks
"Hemen eve gitmemiz gerek. Çabuk."

Hemen Açelya'yı kucağıma alıp eve doğru koşmaya başladım.

Diğerleride arkamdan geliyordu.

~~~~~~~~~

Eve geldiğimizde hemen içeri geçip Açelya'yı koltuğa yatırdım. O sırada bayan Darbus gelmişti.

Bayan Darbus
"Ona bakmam gerek."

Dediğinde kenara çekildim  ve gözümden akan yaşlarla ona bakmaya başladım. Lütfen beni bırakma Açelya. Lütfen.

Bayan Darbus
"Vücudundaki enerji çok az. Daha önce kullanmadığı bir güç ortaya çıktı. Bütün enerjisini bu güce vermiş çünkü."

Duyduklarım karşısında yere çöktüm.

Ben
"O-o öldü mü?"

Bayan Darbus umutsuzca baktığında daha çok ağlamaya başladım. Hayır o ölemezdi. Bu olamazdı hayır.

Ben
"A-ama o benim Koruyucu Meleğim. O ölemez. O olmasa ben ne yaparım? Ben onsuz yaşayamam. Lütfen birşey yap lütfen."

Bayan Darbus
"Gerçekten üzgünüm Yoongi. Ama Açelya'nın vücudunda hayata dönebilecek kadar enerji yok. Gerçekten üzgünüm."

Bayan Darbus salondan çıktığında koltukta yatan bedene sarıldım. Sıkı sıkı sarıldım ona. Cansız bedenine sıkı sıkı sarıldım.
Hiç bırakmayacakmış gibi sıkı sıkı sarıldım.
Neden  gittin Açelya? Neden gittin? Beni kendine aşık edip neden gittin?
Neden seni sevdiğimi duymadan gittin ha? Bunu bana neden yaptın?

Ben
"Hayır Açelya! Sen gidemezsin Açelya! Lütfen gitme lütfen. Biliyor musun ben sana aşığım. Ve bunu sana söyleyemedim. Bu yüzden lütfen uyan. Lütfen."

Onun ölmüş olduğu düşüncesi aklıma geldikçe daha da çok ağlıyordum.
Kabul etmek istemiyordum. Öldüğünü kabullenmek istemiyordum. O benim meleğimdi. Benim Koruyucu Meleğimdi. Ben o olmadan yaşayamazdım. Ben onsuz yapamazdım.

Yavaşça ondan ayrılıp soğumaya başlayan dudaklarını yavaşça öpüp geri çekildim.

Seni çok seviyorum biliyor musun? O kadar çok seviyorum ki yanına gelmek istiyorum. Beni de yanına alır mısın Açelya?

Beni yanına almayacağını bildiğim halde sana bunu soruyordum. Sen hep "Yaşamak için bir sebebimiz varsa asla ölmeyiz" derdin. Bu sözün sadece benim için mi geçerliydi? Neden senin için de geçerli değil? Neden ha neden?

Namjoon
"Hyung sakin ol."

Jungkook
"Hyung ayağı kalk lütfen."

Arkamdan sarılan Jungkook'u ittim.

Ben
"Bırakın beni!! Onunla kalmak istiyorum."

Oliks
"Yoongi o artık bir ruh oldu. Ve şuan seni yukarıdan izliyor. Bu yüzden lütfen ayağı kalk artık."

Beni izliyordu. Ama ben onun kokusunu içime çekmek istiyordum. Saçlarını öpmek istiyordum. Varlığını yanımda hissetmek istiyordum. Neden gittin Açelya? Neden?

Yaren'den

Gözlerimden yaşlar hızla akarken bedenime sarılan bir çift kolla ağlamam daha da artmıştı.

Ben
"O gitti! Kardeşim gitti!"

Jin
"Şşhh sakin ol. Ben senin yanındayım."

Ona daha çok sarılıp ağlamaya devam ettim. Kızlar da çok kötüydü. Hele Yoongi. O daha da kötüydü. Açelya'ya aşıktı ve bunu ona söyleyememişti.

O sırada hızla açılan kapı sesini duyduğumda bakışlarımı oraya çevirdim. İçeri annesi, babası, kardeşi ve kuzeni Deniz girmişti. Açelya'nın ailesi ona sürpriz yapmak için gelmişlerdi. Ama kızları ona veda edemeden gitmişti.

Ebru teyze ağlamaya başladığında aynı zamanda Ayaz ve Haluk amca da ağlamaya başlamıştı. Deniz ise öylece Açelya'nın cansız bedenine bakıyordu.

Ebru teyze
"Ne oldu kızıma? Ne oldu sana meleğim?"

Yoongi
"Beni korumak için önüme geçti. Herşey benim yüzümden oldu."

Ebru teyze Yoongi'ye sarılıp ağlamaya devam etmişti.

Yoongi'den

Açelya'nın annesi bana sarılıp ağlamaya devam ettiğinde ben de ona sarılmıştım.

Annesi
"Kızım seni öyle benimsemiş ki senin için ölümü bile göze almış."

Duyduklarım daha da ağlamama sebep olmuştu. Bağırarak ağlıyordum.

Annesi
"O artık bir ruh Yoongi. Seni izliyor unutma."

Doğruydu.
O artık bir ruh olmuştu. Beni, bizi izliyordu.

Ayağı kalkıp pencereye doğru ilerledim.

Pencereden gökyüzüne bakıp iç çektim.

Ben
"Seni seviyorum Koruyucu Meleğim."

Yazar'dan

Yoongi'nin ailesi de Açelya'nın ölümüne tıpkı diğerleri gibi çok üzülmüştü. Açelya'yı kendi kızları gibi kabul etmişlerdi.
Açelya'nın ailesi ise büyük bir acı içindeydi. Kore'ye taşınmışlardı. Annesi sırf Yoongi de rahatça görebilsin diye kızının mezarının Seul'de olmasını istemişti.
Tabi Yoongi'yle de ara sıra ilgilenmeyi ihmal etmiyordu. Kızının ilk aşkı olabilirdi. Kendi oğlu gibi sevmişti.

Kızlar ise Koruma işlerine devam ediyorlardı. Yani öylede denebilir. Çünkü mutlak güç sayesinde dünya üzerindeki bütün İblisler yok edilmişti.

Geriye ise ikinci kitapta ne olacağı vardı. Sahi ikinci kitapta ne olacaktı?

Yoongi'nin karşısına yeni biri mi çıkacaktı?
Yoksa kimsenin bilmediği şeyler mi ortaya çıkacaktı?

Mesela Alexa gezegenine ne oldu?

İkinci kitabı bekleyin...

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Sizleri gerçekten çok seviyorum💜💜💜💜
2. Kitap veya hikayenin geri kalan kısmı ile ilgili bir fikrim daha vardı ancak şuan aklımda olan fikir daha cazip geldi.

Sizleri seviyorum
Kendinize dikkat edin 💜💜💜💜💜

Yeni kitap iki gün sonra yayıma girecek.
💜💜💜💜💜💜

Koruyucu Melekler¹ || Min YoongiWhere stories live. Discover now