GEL SAR BENİ✔️ (Ara Verildi )

19.Bölüm

Leyla gözlerini Ömer'e bir saniye bakmak için kaldırınca adamın koyu gözlerinde gördüğü umutla geri indiremedi kendini onun karanlığına gönüllü bıraktı.
Biliyordu Ömer uçurumun kenarıydı bıraktı kendini nereye düşerse düşsün gittiği yere kadar gitmek istedi.

Ömer , geçmişinde nasıl biri olursa olsun affetmeye hazır bir kalbi vardı.
"Sonuçta sende hatalar , yanlışlar yaptın.  Sende masum bir melek değilsin ki ! İzin ver, izin ver ki birbirinizin dikenleri batmadan sevebilesiniz "
Kendi kendini ikna etmeye çalıştı.
Kararını vermişti Ömer'i sevmekten kaçmayacak kalbini özgür bırakacaktı fakat adam ona kendi gerçeklerini  anlatmadığı sürece karısı da olmayacaktı.
Verdiği karar ile başını daha da dikleştirdi Ömer  ve abisinin yanına doğru yürümeye başladı.

Yusuf'un önüne sarılmak için gelince adamın baktığı yöne başını çevirip bakıp gülümsedi.
Ömer'in yaptığı delilik belkide en çok Şirin ve Yusuf için hayırlı olmuştu.
Ömer uzanıp kızın eline dokununca Leyla vücudunda ki titreme ile başını sağ sola salladı.
Bu deli adam verdiği ani karar ile bir çok insanın hayatını değiştirmişti ve Leyla ne yaşarsa yaşasın kendine düşen yardan memnundu.
Cahit ağanın sesi ile genç kız elini tutan Ömer'in gözlerinin içine derin derin fakat suçlayıcı şekilde baktı.
Kendince kaçmama ,affetmese de hatta adamı anlama kararı almıştı fakat Ömer efendinin bunu hemen bilmesine gerek yok diye düşündü.

"Haydi herkes arabalara binsin .Nikah işini halledin sonrada belediye nikahına başvurun."
"Tamam baba hallederiz."
"Yusuf ,evladım siz " deyip söylecekelerinde zorlanan yaşlı adam başı  önde ayağını yere vuran Şirin'in halini görünce  gülümsedi.
Küçük kızının bu hallerini bildiği için adam kendinden emin konuştu.
"Sizin nikahınızda bugün kıyılsın .Artık tanışma işini sonra yaparsınız "dedi.

Gülbahar hanım kocasının sözleri ile gülümserken gözlerini kocaman açmış kızına da kıyamıyordu.
Cahit ağa şaşkın kızıyla ,damadı Yusuf'tan umutluydu küçüklüklerini bilmek bile  yüzüne tebessüm veriyordu.

"De haydi herkes arabalara binsin . Aslı sen benim önüme düş !"
Diyerek kahya Hakkı beyin şöför koltuğunda oturduğu arabaya doğru yürüdü.
Gülbahar hanım ise kimin arabasına binsem diye düşündü.
Şirin ve Yusuf ile gitse gençlerin nikaha kadar hiç konuşma şansları olmayacaktı.

Ömer ve Leyla ile gitse onlarda sorunlarını konuşamayacaktı .
Kadın ne yapacağını düşünürken Leyla Ömer'in arabasının arka koltuğuna bindi.
Kadın kızın arka koltuğa oturduğunu görünce derin bir nefes alıp Ömer'in arabasına öne bindi.

Yusuf arkadaşından ödünç aldığı arabanın kapısını açıp Şirin'in binmesini bekledi.
İkisi hala tek kelime etmemişken nikahlarının kıyılması tuhaf geliyordu.
Herkes arabaların binince Cahit Bey ve Aslı, Hazar konağına doğru yola çıktı.
Diğerleri ise hocanın evine doğru yol aldılar.
Leyla ,araba süren adamın arada aynadan kendisine bakmasını umursamamaya çalışırken ,Ömer kızın o kalkık burnunu sıkmak , sımsıkı sarılmak istiyordu.
İçi buruktu adamın kendi aldığı elbiseyi kızın üzerinde göremediği için üzgündü fakat nikaha geliyor olması ile kendini avutuyordu.
"En azıdan senin karın olmayı kabul ediyor. İmzayıda attırdık mı gerisi kendiliğinden gelir .Bir ömür sararsın kimsede kollarından çekip alamaz " diye kendi kendine söylendi.

Şirin ve Yusuf ise sessizliğin hakim olduğu bir yolculuk yapıyorlardı.
Yusuf önden giden Ömer ile mesafesini açıp arabanın hızını yavaşlattı.
Ömer bunu arkasına bakınca anlasada sesini çıkarmayıp başını gülümseyerek sağ sola salladı.
Leyla adamın hareketi ile arkasına dönüp camdan bakınca abisinin arabayı  yol kenarına parkettiğini  gördü .Ömer'e bakıp derin bir nefes aldı. Demek ki göründüğü gibi kadar kaba sert biri değil anlayışlı biri hatta iyi bir abi diye düşündü.