32.Bölüm

13.7K 696 128
                                    

Günler sonra sevdiğinden gelen mesaj ile Ömer adeta eve uçarak gelmişti.
Bu mesaj yüzüne kapanan kilitli kapının açıldığını gösteriyordu.
Zamanla kapı aralanacak genç adam yüzünü soldurduğu Leyla'sının gülüşünü görecekti.
Ayakları konağın yüksek merdivenleri hızlı hızlı bir cesaret, bir kavuşma arzusu ile birbiri ardına çıkarken yüreği çoktan sevdiğinin ardında durduğu kapı önünde bekliyordu.
Nefes nefese odanın önüne gelince , ciğerlerine temiz havayı çekti.

Odanın kapısını çalmakla , bir anda girmek arasında gidip geldi .
Ne yapması gerektiğini düşünüp olduğu yerde öylece kaldı.

Eli kapı kolunda duran adam kapının açılması ile aldığı nefesi karşısında duran güzel yarinin tenine doğru savurdu.

Leyla, yolunu beklediği kocasının gelişi , karşısındaki heyecanlı haliyle kıpır kıpır oldu.
Aslı haklıydı .
Neden geçmişlerinde  kalmış bir kadının ölümünü üzerlerine alıyorlardı.
Gülnihal ölmeseydi akıllarında hayatlarında bu kadar yer edecek miydi ?
Üzülmek ise günlerdir zaten üzgündü.
Ceza ise en büyük ceza düğün günlerini yasa bulamıştı.
Hayatları boyunca o günü hiç unutmayacaklardı.
Yetmez miydi bu ceza ?
Bir kadının ahı ömürlerini ele mi geçirirdi yoksa ?
Hak mıydı peki bu !
Ömer'in bir kadının canını yakmasını unutur geçmiş diye yok sayabilir miydi ?

Oysa yaralı yüreği  Ömer'i her gördüğünde   kuş misali kanat çırpıyordu.
Dermanın  orada tam karşında durma bekleme artık diye Leyla'ya cesaret veriyordu !

İki yolunu kaybetmiş ruhtu onlar ..
Bir gün bir çıkmazda karşılaşmışlardı.
Şimdi bakşa bir çıkmaz vardı önlerinde ve Leyla ne yaşanmış olursa olsun  hiç bir yolu artık  tek başına Ömer'siz yürümek istemiyordu.

Karşısında nefes nefese duran adamın kollarında olmak nefesini her daim teninde hissetmek istiyordu.
Ceza mı ?
Ah mı !
Bunları ona ödetmesi gerekirse yapardı ama ayrı durmak ,kollarının arasına girememek Ömer'e değil artık Leyla'ya azaptı.

Uzanıp hala kapı kolunu tutan adamın elinin üzerine ince  parmakları ile usul usul kaçacak bir kuşun kanadına dokunur gibi dokundu.

Ömer ela gözlü sevdiğinin her bir hareketini , her bir nefesini kararsız ürkek bir şekilde takip ediyordu.
Eline tüy gibi dokunan parmaklar cesareti oldu.
Bir adım atıp kollarının arasına çekti küçük bedeni sıkı sıkı sardı özlediği kokuyu ..

Oradan çıkmak ,kaçmak istesede artık bırakmayacaktı.
Affedecekse böyle affetsin . Ondan uzak durmak istemiyordu.

Adam gardını almış göğsünde yumruklar beklerken Leyla'nın elleri bellini sardı.
Ömer'in yumruk beklediği göğsünü sevdiğinin gözyaşları ıslattı.
Hiç konuşmadan bir süre özlem giderdiler .
Ömer saçlarını kokladı Leyla o çok sevdiği boynuna başını gömdü.
Sanki orası cennetti .
Leyla için yapılmıştı.
Belini saran ellerin hareketi ile kendine geldi.
O kollardan çıkmaya çalışmadı başını Ömer'in hızlı atan kalbinin üzerine koydu.

"Sana çok kızgınım ! Sarılıyoruz diye affettim sanma sakın . Affetmedim."

Mırıl mırıl konuşan duygu yüklü aşk kokan ses ile gülümsedi adam.
"Affetme hakkın !"

"Kızgınım ve hala kırgın !" Derken başını özlediği adamın göğsüne yaslayıp kollarının arasına daha çok girdi.

"Zaman ilaç olmayacak,bir gülüşle insafa da gelmeyeceğim ."

"Gelme istemem ." Deyip kızın kollarındaki haline tezat konuşmasına tebessüm ediyordu.

Yandığını kadar Leyla'yı da yaktığını görmek tuhaf bir güç verdi ayrılık ile düşen omuzlarına.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 06, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GEL SAR BENİ✔️ (Ara Verildi )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin