Benden Nefret Ediyor

106 14 24
                                    

Bu hikaye bana ait değil, izin alarak çeviriyorum. Hikayenin asıl yazarı: @TyjoSmolJishwaBean

josh'un gözünden

!!! anksiyete/depresif düşünceler

Siktir

Siktir

Siktir

Siktir, dudakları çok yumuşaktı.

Siktir!

Her şeyin içine ettim.

Her şeyi bok ettim.

Her şeyin içine sıçıyorum.

Kahretsin.

NEDEN?

"Noluyo lan? Acil durum olduğunu söylemiştin?", dedi Brendon hızla içeri girerek.

"Zaten öyle! Siktir Brendon!" diye cevapladım hâlâ yüzüstü yerde yatarken.

"İyi misin?" dedi tedirginlikle.

"Hayır, Brendon! İyi değilim!" (ç/n: i'm not okay (i promise))

"Evet, pardon biraz saçmaladım."

"Aa valla mı?" dedim alaycı bir şekilde ve yüzümü ona dönecek şekilde oturur pozisyona geçtim.

"Vay, bugün birileri alıngan sanki. Tamam, muhallebi çocuğu olmayı bırak da sıçtığımın acil durumunun ne olduğunu söyle."

"Onu öptüm.", dedim sesimde hafif bir şokla.

Sanki daha yeni ne yaptığımı kavrıyordum.

Brendon'ın gözleri açıldı. "Cidden mi? UuUuuU Josh'a bak be-"

"Hayır Brendon." diye mızırdandım. "Bok gibiydi."

Sesim titriyordu.

Kafamı salladım, sinirle saçımı çekerek.

"Ah, iyi öpüşmüyor mu?"

"Hayır, o şekilde değil!- B... bir anda ve beklenmedikti ve ahg!" Şurama kadar gelmiş sinirimin kontrolü ele aldığını hissettim.

"Baya açıkladın ya."

"Ağzına sıçayım Brendon. Her şeyi bok ettim, YİNE! Yani, daha yeni şu el tutma olayını yapmıştım ve pişman oldum ve sonra onu ziyarete gittim ve başta garipti ama sonra giderek iyileşti – harikaydı aslında. Ve güldü – ben onu güldürdüm. Ve sonra ne yaptım?! Sıçtığımın Josh Dun'ı ne yapmanın iyi olacağına karar verdi?! Tabii ki de onu öpmek. Hemen düşünmeden zaten utangaç ve büyük olasılıkla gey olmayan – ya da sadece benden hoşlanmayan – çocuğu öptüm. BENİM DERDİM NE?!", diye çıkıştım.

Ve ardından çok kötü hissettim.

Bağırdığım, ona sesini kesmesini söylediğim için.

Kendim olduğum için, böyle olduğum için.

Gözlerimi sıkıca kapatıp açmaya devam ederken nefes alıp verişim giderek hızlanıyordu.

"Hey, sakin ol Josh.", dedi Brendon yumuşak bir ses tonuyla, panik atak geçiriyor olduğumu fark ederek. "Her şey daha iyi olacak.", diye beni sakinleştirmeye çalıştı ve yanıma gelip sırtımı sıvazladı.

Bacaklarım şimdi göğsüme çekilmişti ve nefes alıp verişim olması gerektiğinden çok daha hızlıydı.

Hemen kafamı salladım.

"O- olmayacak! Siktir Brendon!", demeyi başarabildim seri nefes alıp verişlerimin arasında. "Benden nefret ediyor, sıçayım, içine ettim! Onla arkadaş bile olamam. Kimseyle arkadaş olamam."

Sadece işlerin içine ederim.

İçlerine ederim çünkü onları hak etmiyorum.

Ne yapacağını bilemediğinden şimdi de Brendon biraz panikliyordu.

"Hayır, şşş... Sen onu öptükten sonra ne olduğunu anlat."

Dikkatimi vermeye çalıştım.

Herhangi bir şey düşünmek bile çok zor geliyordu.

"Ö- özür diledim. G- garipsedi. Bir bahane buldu ve gitti..."

Benden nefret ediyor.

Benden nefret ediyor.

Benden nefret ediyor.

"Bu herhangi bir şey demek olabilir Josh." Brendon'ın sesi yarışan düşüncelerimin arasından duyuldu. "Belki sadece korkmuştu. Demek istediğim evet, belki düz. Ama bu seninle işi bitince yapacağı bir şeye benzemiyor. Onunla hâlâ arkadaş olabilirsin Josh. Hiçbir şeyin içine etmedin. Şşş..", dedi sırtımı okşayarak ve beni yatıştırarak.

Durumu kontrol altına alış şekline şaşırmıştım.

Ama bir süre sonra kendini tekrarlıyor olsa bile konuşamaya devam etti ve aklımdan geçenleri dinlemektense onu dinlemeye başladım.

Nefes alıp verişim yatıştı.

Uzun sürdü, ama yatıştı.

"Sağol, Bren..." diye fısıldadım fısıldayabildiğim zaman.

"Sorun değil.", hafifçe bana baktı. "Kafa dağıtmak için super smash oynamak ister misin?"

Sorusu üzerine gülümsedim.

"Evet."

Aslında hakkında düşünmeyi bırakamadım.

Ama yardımı oldu. Şükürler olsun ki Brendon'a sahiptim.

Ve bu nedenle Ty ile aramızı düzeltmeliydim.

Onun kimseye sahip olmadığı düşüncesine katlanamıyordum.

Öylesine bir arkadaşı olsam bile,

Onun yanında olmak istiyordum.

jøshler |-/ sømetimes quiet is viølent [Türkçe Çeviri]Where stories live. Discover now