VL-5

2.3K 141 56
                                    

5: aptal bir kek

°°°
"Dawon biliyorsun değil mi, o çocuk Hwiyoung'un götünden çıkmayacak." Inseong, Dawon'un getirdiği doğum dergilerini kanepenin diğer ucuna fırlatırken sinirle konuşmuştu.

"Bu dergileri doğum için mi getirdim sanıyorsun?" Dawon, Inseong'un fırlattığı dergileri düzenleyip sehpaya koydu. "Nefes egzersizleri yaparken rahatlar da hamilelik agresifliğini çekmeyiz."

"Sana agresifliklerini çekmemen için harika bir önerim var." Inseong alayla konuştu. "Hwiyoung'un yakınına gelme."

Dawon yapmacık bir alınganlıkla konuştu. "Aşk olsun, ben burada sana yardımcı olmaya çalışıyordum oysaki."

"Olma Dawon! Bana yardımcı falan olma." Inseong gergince bağırdı. "Zaten Taeyang akşam yemeğine gelecek, gerginim."

"Ooo..." diyerek keyifle arkasına yaslandı Dawon. "Bu dedikodu kaçmaz. Ben Chani'ye de haber vereyim."

Inseong çaresizce omuzlarını düşürdü. "Sadece bu ailede değil, çevremdeki tek normal insan benim."

Çalan zil sesiyle ayaklandı Inseong. Karşısında sadece Taeyang'ı görmeyi beklerken Taeyang'ın arkadaşlarını da görmesi üstündeki gerginliği biraz daha arttırmıştı. "Taeyang'ı kandırmanıza izin veremezdik!" Zuho, Inseong'un sormak istediği sorunun cevabını vererek içeri geçti. Diğerleri de içeri geçtikten sonra Taeyang mahcupça Inseong'a baktı. "Gelmelerine engel olamadım, kusura bakma."

Inseong önemli değil dercesine Taeyang'ı da içeri yönlendirip kapıyı kapatacakken karşı dairelerinde oturan Chani fırlayarak kendini içeri sokmuştu. "Olay varmış." diyip keyifle o da odaya geçmişti.

Inseong boş bulduğu yere otururken annesi odaya girmiş ve keyifle konuşmuştu. "Ben en son bu kadar yakışıklıyı futbol takım kaptanı eski sevgilimi soyunma odasında ziyaret ettiğimde görmüştüm." Ardından Inseong'a döndü. "Hatırlıyorsun değil mi Inseong? Kang Joon'un kız kardeşini sevgilisi zannedip beni aldatıyor diye dövmüştün ve benden ayrılmıştı." Annesinin eski olaylar yüzünden tekrar öfkelendiğini fark eden Inseong zoraki gülümseyerek konuşmuştu. "Çocuklara eski sevgilinden önce kendini tanıtman daha hoş olmaz mı anne?"

"Ah, tabi." Anneleri gülümseyerek karşısındaki yabancılara döndü. "Ben Inseong ile Hwiyoung'un annesi Lee Guk Joo. Sen de..." Zuho, kadının bakışlarına maruz kaldığını fark edince konuşma gereği hissetti. "Ben Zuho, Hwiyoung yine Taeyang'ı kandırabilir diye engel olmak için geldim."

Zuho'nun ardından yanında oturan Jaeyoon sözü aldı. "Ben de Jaeyoon. Inseong suratımı gördükçe keyfi kaçsın diye geldim."

"Oouv, seni sevdim." Anneleri bakışlarını Jaeyoon'dan Rowoon'a çevirdi. "Ve seni de... Telefon numaram ne demiştin?"

"ANNE!" Inseong ile Hwiyoung'un bıkkın sesi duyulduğunda anneleri "Tamam, tamam." diyerek Taeyang'a dönmüştü. "Sen de Taeyang olmalısın."

Taeyang ayağa kalkıp hafifçe eğilerek selam verdi. "Tanıştığıma memnun oldum efendim."

Anneleri, Taeyang'a gülümseyerek karşılık verip herkesi masaya çağırdı.

Masanın başına kendisi geçerken bir yanına sırasıyla Hwiyoung, Inseong, Dawon ve Chani; diğer yanına ise Taeyang, Jaeyoon, Zuho ve Rowoon geçmişti.

Yemek boyunca hamilelik mevzusu hiç açılmamış, Hwiyoung'un annesi ortamdaki soğuk havayı birazcık da olsa değiştirmek için epey uğraşmıştı.

Yemekten sonra hazırladığı kuruyemiş kaselerini herkese dağıtırken Hwiyoung'un istememesi üzerine "Sen artık çift canlısın, yemelisin." diyerek hamilelik konusuna giriş yapmıştı.

"Yemekte tabağıma tüm tencereyi boşaltmasaydın kuruyemiş yiyebilirdim!" Hwiyoung sinirle konuştuğunda annesi odadakilere dönmüştü. "Görüyorsunuz değil mi, ben bunun agresifliğini çekip sonra torunumu bir daha görmemek üzere Taeyang'a vermem. Taeyang da hamilelik sürecinde Inseong ve bana yardım etsin."

"Bebeği neden bir daha görmeyesiniz ki? Böyle bir düşüncem yoktu. Sadece Hwiyoung istemiyordu ve ben istiyordum, bebeğin benim yanımda olması daha iyi olur diye düşündüm ama sizinle iletişimini kesmem için bir sebep yok, buna hakkım da yok zaten." Taeyang'ın sözleri üzerine Hwiyoung'un annesi duraksadı. Kafasında bu konuşmayı böyle hayal etmemişti. Kavga edeceklerini bile düşünmüştü. Taeyang'ın direkt kabul etmesi kafasındaki tüm planları silmişti.

"O zaman bu süreç nasıl ilerleyecek bunun hakkında plan yapalım." Annesi sevecenlikle konuştuğunda Hwiyoung gözlerini devirdi. Annesi pazartesi diyete başlayıp bozmak için salıyı bile beklemezdi, plan yapsa bile uygulamazdı ki. Sırf gösteriş yapıyordu.

"Öncelikle hamilelerin dikkat etmesi gereken şeylerin listesini çıkardım, bu konularda nasıl yardımcı olabilirsin onu konuşalım." Annesi ortaya bir kağıt koydu. "Öncelikle sağlıklı beslenmeli. Bu iş bende evde uygun yemekler hazırlarım ama sizler de dışarıda sağlıksız şeyler yemesine engel olmalısınız."

Oradakiler onay verince diğer maddelere geçti. "Hamileler için zararlı olan şeyler: Sigara, alkol, kahve, saç boya-"

Hwiyoung annesinin sözünü kesti. "KAHVE DERKEN?" Herkes bunu bilmiyor musun der gibi Hwiyoung'a baktığında Hwiyoung 'Benden bu kadar.' der gibi baktı. "Tamam, güldük eğlendik. Yarın bu bebek alınacak. NE DEMEK KAHVE YOK? HER ŞEYİMİ ALIN BENDEN AMA KAHVEYİ ASLA!"

"Hwiyoung, saçmalamayı keser misin kardeşim?" Inseong sakince konuşmaya başladı. "Bebek için kendinden fedakarlık etmen gerekir."

"NEDEN HAYATIMI KISA BİR SÜRE DE OLSA BİRİSİ İÇİN DEĞİŞTİRMEK ZORUNDAYIM Kİ? İSTEMİYORUM!" diye bağırmıştı Hwiyoung.

"ÇOCUKLUK YAPMAYI KES!" diye bağırmıştı Inseong. "Bir bebeğin olacak, nasıl kendini düşünebilirsin sadece? Bu yaptığın saçmalık!"

"Esas sizin yaptığınız saçmalık!" demişti Hwiyoung meydan okurcasına. "Beni bir pastacı, karnımdakini de aptal bir kek olarak düşünün. 9 ay sonra gelip alacağınız şey için pastacıya ne yapması gerektiğini söylemezsiniz! Bunu da öyle düşünün. Bundan sonra ona bebek de demeyeceğiz, aptal bir kek diyeceğiz, isterseniz aptal demezseniz ama o sadece bir kek!"

Hwiyoung sinirle odasına giderken Dawon yanında oturan Chani'nin kulağına fısıldamıştı. "Bu teori hem çok saçma hem de çok mantıklı."

Inseong, sinirle Hwiyoung'un peşinden gidecekken annesinin onu durdurmasıyla duraksadı. Annesi gözlerini Taeyang'a dikti ciddiyetle. "Sen benimle gel." Ardından Inseong'a döndü. "Buradakilerin, özellikle Dawon'un bizi dinlemediğine emin ol."

Annesi, Taeyang'ı da peşinde götürerek odadan çıkarken Inseong annesinin dediğini yaptı. Yaklaşık 10 dakika sonra Taeyang ve annesi odadan çıktığında ise Taeyang'ın tek yaptığı arkadaşlarına gitme talimatı vermekti.

O gece Taeyang ile Hwiyoung'un annesinin ne konuştuğunu kimse öğrenemedi.

°°°
Merak etmeyin Taeyang ve annenin konuşmalarını ileriki bölümlerde sizinle paylaşacağım.

V Love  |TaeHwi|Where stories live. Discover now