◇Ten◇

135 13 2
                                    

Siyah kan... Chimchim'in gözlerinden ve ağzından akan sıvıydı bu. Ne zaman kederlense vücudu ona özel bir savunma mekanizması verirdi.Gözyaşları tek çareydi.

Bu sefer silmedi onları. İçinde bir yerlere gömdü tekrar çıkarmak için. Yavaşça ayağa kalktı ve koşarak Suga'ya sarıldı aynı elleri kendi belinde hissederek.

***

Yoongi soğuk ellerini ağına düşen güzel kızda gezdirdi. Yavaşça kendisine gelmişti ve hiçbir suçu yoktu. Elindeki viski bardağına ne olduğunu unutmuştu Yoongi. Sadece kırmızı dudaklar ve kendisininkine benzeyen siyah gözler.

Joohyun kırmızı ojeli tırnaklarını Yoongi'nin morarmış boynuna batırdığıda Yoongi'nin dudaklarından hafif bir inleme kaçtı. Bu karşısındakini gülümsemişti.

-Bedeninden çıkan ses dominantlığın mıydı yoksa oppa?

Yoongi sertçe baktı ve Joohyun'un kulak memesini dişleri arasına aldı.Kendi vücudunun sıcaklığını Joohyun'un kaynayan derisiyle buluşturdugunda güzel kız titredi ve Yoongi'nin ellerini kendi elleri arasına aldı.

-Ellerin soğuk?

-Sen ısıtamazsın.

Bu sözler Joohyun'u hırslandırmıştı .Yavaşça ellerini çekti ve bu sefer boynunu öpen Yoongi'nin yüzünü avuçları arasına aldı.

Göz göze geldiklerinde ise burnuna küçük bir öpücük kondurdu.

-Isıtırım oppa.

Yoongi el yordamıyla bulduğu viski bardağını aldı ve sonuna kadar doldurdu. Parmakları arasından sızan alkole rağmen onu Joohyun'a uzattı.
Sarı renk kızda iştah hissini uyandırırken o My'nin beyaz parmaklarına bakıyordu. Ellerinin üstünde, bazı kısımlarda süslü harflerle bezenmiş dövmeler vardı. Sayılar da bunların arasına girip küçük bir kargaşa ortamı yaratmıştı ama güzel kız bu kavganın arasından bir tarih ile CH harflerini yakaladı.

-Sus ve iç.

Joohyun şaşırmıştı. Bildiği ya da bildiğini sandığı kişi -taptığı kişi- ona alkol uzatıyordu. Önce yüzüne baktı Yoongi'nin sonra zaten iyice kestiği mor kollara.

Bardak titremeye başlayınca hemen aldı.

-Teşekkür ederim.

Bardağı ruj iziyle benlemişti.

-Sen içmeyecek mısın?

-Seni öpecek kadar sarhoş olduğumu görmüyor musun?

Yoongi sırıttı. En sevdiği sözlerdi bunlar:Hissetmediği sözler.

İçi boş olan bu yalanları söylerken duyduğu pişmanlık sıfırdı. Ne kendisini kötü hissederdi ne de sonuçlarını düşünürdü. Yanında şekilden şekile giren bu kızın söylediği her şeye inandığından haber bir şekilde onunla konuşuyordu.

-Dedikleri kadar kötü değilsin.

Yoongi'nin küçük gülümsemesi büyürken gözlerini kısarak kıza baktı.

-E ben meleğim zaten.

-Daha çok bir kediciğe benziyorsun.

-Koala da olabilirim.

Joohyun karşısında gülen ama aklı başka bir yerde olan Yoongi'nin gözlerine baktığında çok daha ileride bir çocuk fark etti.

Dolu gözleri bu kadar uzaktan bile fark edilecek şekilde kızarmış ve irileşmişlerdi . Yeşil - turuncu ışıklar açık sarı saçlarına vurup duruyordu ve onun tek yaptığı bulundukları yere bakmaktı. Joohyun'a göre tam bir ezik gibi duruyordu. Tahminen kız arkadaşından ayrılmanın şokunu yaşıyordu. Ona göre bu kilolu ve çirkin haliyle (!) birini bulduğuna şükretmeliydi.

The Guardian Angel • YoonminWhere stories live. Discover now