♧Eleven♧

136 12 3
                                    

Suga, küçük sevgilisinin ellerini tuttu ve ona gözlerini kapatmasını söyledi.

-Chimchim şimdi sana göstereceğim ama sakin olmalısın.

Chimchim korkmaya başlamıştı bile. Suga'nın ellerini sıkı sıkı tuttu ve başını salladı.

-Tabi korkmam.

Tekrar gözlerini açtığında Chimchim ve Suga'nın tüm koleksiyon taşları havadaydı. Suga'nın ise burnundan siyah bir kan damlası süzülüyordu.

-Yıldızları da sen mi uçuruyorsun Suga?

Suga gülümsedi.

-E benim bildiğim tek yıldız sensin.

***

Yoongi sinirle sınıfa girdiğinde Jimin ürkmüştü.

Yine ne oldu diye düşünmeye fırsatı kalmadan Yoongi, Jimin'in yanına geldi ve ona dışarı gelmesini işaret etti.

Üzerinde siyah bir kaban vardı ve okul formasından iz yoktu. Jimin Yoongi'nin hemen arkasından yürüdüğü için ona çarpmamaya özen gösteriyordu.

-Nereye gidiyoruz?

Yoongi soruyla arkasına dönüp bakmadı bile. Tek yaptığı elleri cebinde başı önde yürümekti.

-Hyung nereye gidiyoruz?

Bu sefer Jimin'in sesi kararlıydı ve cevap almak istiyordu. Arkası dönükken Yoongi ile konuşmak kolaydı. Hele sana cevap vermeye tenezzül bile etmiyorsa ona istediğini söyleyebilirdin.

-Yukarı Jimin. Çatı katına.

Jimin o an Yoongi'nin sesindeki yumuşaklığı fark etti. Daha önce hiç onda duymadığı bu ses tonu yeni bir keşif havası vermişti Jimin'e.

-Peki ya dersler?

-Kendin için endişelen.

Jimin durdu. O son fotoğraftan sonra Yoongi'nin hayali ona yavaşça ızdırap vermeye başlamıştı bile.

Eğer yukarda onları karşılayan bir Joohyun varsa orası gitmek isteyeceği son yer dahi olamazdı.

-O zaman derslerim için endişelenip geri dönmeye karar veriyorum hyung.

Bu cümle Yoongi'yi uyandırmıştı. Gevşekçe arkasına döndü ve sürmeli gözlerini Jimin'in yüzünde gezdirdi aynı ilk günki gibi.

-Derslerini tamamlamanda yardım edeceğim.

Bu küçük zafer, birinin Yoongi karşısında kazandığı ilk galibiyetti.
Yoongi, Jimin karşısında kelimelerinin bittiğini hissetti. Yoongi'yi bitiren Jimin'di. Belki de hep Jimin olarak kalacaktı.

Jimin gülümsedi ve Yoongi'nin yanına geldi. Bu sefer onunla aynı hizada yürüyordu hatta bir an ellerini bile tutmak istedi ama hemen vazgeçti.

-Hyung... Sonuçlarınla alakalı değil mi?

Yoongi büyüyen gözlerini Jimin'e çevirdi.

-Sen...nerden biliyorsun bunu?

Ve ikinci zafer birinciyi kutlamak için ardından gelmişti. Yoongi'nin kutsal kasesine zehirler yavaşça damlatılıyor ve ona zorla içiriliyordu.
Ama bu kadar ayaklanma Jimin'in sınırlarını zorlamıştı tabi.

-Taehyung'dan öğrendim. Bir şeyler duymuş.

Çatı katına geldiklerinde Yoongi Jimin'e önden gitmesi için merdivenleri gösterdi ve hemen arkasından kendisi geldi.

The Guardian Angel • YoonminWhere stories live. Discover now